#### Mini bir flashback ^^ ####
"Evet canım. Şu öndeki evlilik akti, ortadaki anlaşmamız ve en arkadaki evlatlık alabilmek için talep kağıdı."
"Tanrım, bir de utanmadan söylüyor ya. Açıklar mısın bu 3 kağıdı?"
Yoongi bedenini koltuğa yığılırcasına bıraktı.
"Evlendik. Anlaşmamız var bu da benden 3 yıl boşanamazsın demek oluyor. Bir de tedavi ettiğin ve tanışmamızı sağlayan hastan Hye Sun'u evlatlık alacağız."
Yüzündeki gülümseme giderek genişlerken, öteki yastığa yüzünü yapıştırıyordu.
#####
Duyduklarını sindirmeyi deniyordu Yoongi.
"Evlenmedik." Düzeltme yaptı.
"Evlilik için başvuru sonuçta. Ayrıca anlaşma maddelerini dikkatle incelersen, evleneceksin."
"Hiçbir şey hatırlamıyorum. Başım çatlıyor ve bir de sen çok gürültü yapıyorsun."
"Yoongi, bu halde olman çok normal değil mi? Sabaha kadar içtin, akşama kadar uyudun. Uyandığında benim evimde olduğunu görünce ufak bir şok geçirdin. O yüz ifaden çok tatlıydı ya, yemek istiyorum yanaklarını."
Jungkook, sanki çok olağan şeylerden bahseder gibi rahat durdukça, öteki daha da geriliyordu.
"Hyung diyeceksin bana, senden 2 yaş büyüğüm."
"Bu kadar söylediğim şey içinden buna mı takıldın, hyung?" İması belirgindi.
"Şimdi senden her şeyi en baştan anlatmanı istiyorum. Şu saçmalıkları ve dün geceyi en baştan anlat. Sargılarının kanlandığını ve yaranın açıldığını söylediğini hatırlıyorum. Bu yüzden sana geldiğimi de. Fakat sonrası yok." Ağrıyan başını ellerinin arasına aldı Yoongi.
"Pekala." Jungkook itaatkardı, dudaklarını yaladı.
"Önce, sana yaptığım çorbayı içmelisin. Söz veriyorum, unuttuğun her şeyi eksiksiz anlatacağım."
"Kabul etmekten başka çarem yok." Yoongi huysuzca kıpırdandı yerinde. Kanepeden, önündeki sehpaya uzanıp tepsiyi aldı.
"İçeriden su ve ağrı kesici getireceğim."
Toparlanmaya ihtiyaç duyan sadece Yoongi değildi. Jungkook için gece, hiç olmadığı kadar yoğun geçmişti. Kendini açmıştı, yedi yılın biriktirdiği zehri dışarıya akıtmıştı. Gözleri nemlenen Yoongi'yi sakinleştirmiş, her bir damlasını öperek kurutmuştu. Zor, duygusal ve ıslak geçen gece sevdiği adamın hafızasındaki kara deliğe hapsolunca morali bozulsa da belli etmemeyi seçmişti.
Jungkook'a göre ne olursa olsun diğer yarısı Yoongi'ydi. Bundan emindi. Bu yüzdendi bu yapışkan tavırları, ellerinden sabun misali kayıp gitmesine engel olmak istiyordu.
Dolabın içinden iki bardak çıkardı. İkisine de su doldurduktan sonra, kendininkini alıp mutfak masasına oturdu. Ağlamak istiyordu, tam da şuanda, burada. Boğazına oturan yumruyu geçirmesi için suyu içti. Faydası yoktu biliyordu.
Bazen havaya bakıp derin bir nefes alırdınız ya hani, daha da direnebilmek için. Ciğerleriniz büyürken cesaretiniz yenilenirdi. İşte Jungkook'un da ihtiyacı şimdi buydu; derin bir nefes.
Kalkıp ilaçların bulunduğu ilk yardım dolabına ilerledi, ilacı ve suyu alıp içeriye döndü.
"Çorbayı sen mi yaptın?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Can U Stay? ||| Yoonkook + VMin
FanfictionBeni unut. Bizi unutma. *Hikaye boyslove kategorisinde, homofobikler için uygun değildir.*