Dancer

Dance of our Love

Selam benim muhteşem okuyucularım. 2.5k'yi geçmiş olmanın mutluluğuyla sizlere uzun bir bölüm yazdım. Artık konu tam olarak oturmaya başladı. Size bazı haberlerim var. Öncelikle temmuz sonunda sezon finali var. O nedenle artık 2/3 günde bir bölüm yayınlayacağım. İkinci olarak ise Dancer hikayesi sezon finaline kadar 3k olabilirse sezon finalinden sonra yeni bir hikayeye başlayacağım. Yine bir Magcon fanfic olacağı için hangi çocuk ile ilgili olmasını istediğinizi yorum atın. Ve son duyuru; DANCER HİKAYESİNİN ARTIK BİR INSTAGRAM HESABI VAR! Anketler, yarışmalar, yeni bölümlerden kesitler ve karakterlerin fotoğraflarını paylaşacağım. Takip etmeyi unutmayın: @dancer_wattpad Sizleri çok seviyorum. İyi okumalar 💞

" Matt. "

" Selam, oturabilir miyim? ".

Kafamı evet anlamımda sallayınca yanıma oturdu. O sırada gözüm Lexi'ye kaymıştı. Yanımda oturan Matt'i görünce bana muzipce baktı ve sorun yok dercesine elini oynatıp Matt'in mavi diyip geçmenin imkansız olduğu, okyanus gözlü arkadaşının yanına oturup bir sohbete daldı. O sırada ben ise içimdeki kelebekleri durdurmaya çalışıyordum.

" Ee, sen iyi misin? Yani, geçen gece olanlar... ".

O sırada aklıma geldi, ona bir teşekkür borçluydum. Kendimi toparlayıp " Ben iyiyim. Ayrıca teşekkürler. Siz gelmeseydiniz herşey daha farklı olurdu. ". " Rica ederim. Her zaman. " dediğinde gülümsememe engel olamadım.

En sonunda araç hareket etti ve yolculuk boyunca pek konuşmadık. Araba kocaman bir stüdyonun önünde durmuştu. Herkes çantalarını alıp arabadan indi. Arabadan indikten sonra hemen Lexi'nin yanına doğru yürüdüm. Bana imalı imalı bakarken suçlu bir şekilde sırıttım ve grubun en gerisinden yürüyerek binaya girdik.

İçeride bizi gruplara böldüler. Birçok eyaletten dans grupları vardı ve hepside benim yaşlarımdaydı. Benim grubumda Matt, arkadaşları, Lexi, Kendall, Kristen, Abbie, Jessica ve Courtney vardı. Diğer arkadaşlarım ise San Diago'lu bir grupla eşleşmişlerdi.

Ben ve grubum kaslı bir çalışanın arkasından çalışma odamıza girdik. O sırada Matt'in arkadaşlarından homurdanmalar geldiğini duyabiliyordum.

" Tanrı aşkına, ne olurduda şu dans kampına katılmasaydık. ".

" Carter, bu şovun bir parçası. Hem kızlarda güzel. Bütün bir yazı dansçı kızlarla geçirmenin neresi kötü. ".

" Taylor, kapa çeneni. ".

Taylor, kardeşimin adı.

En sonunda kaslı adam konuşmaya başladı:

" Selam millet. Ben Cody. Bana Cody diye hitap etmeniz yeterli olacaktır. Sizin eğitmeninizim. Bu yaz birlikte çalışacağız. Şimdi herkes sıraya girsin. Ah, ayrıca, erkekler! Lütfen aklınız sadece dansta, gözünüzde sadece bende olsun. ".

Cody, yirmilerinin ortasında olduğunu tahmin ettiğim, sarışın, koyu renk gözlü, yapılı ve oldukça hoş bir adamdı. Dediği üzere sıraya girdik. CD çaları getirdi ve hareketli bir parça çalmaya başladı. Bize arkasını döndü ama odanın duvarlarındaki aynalardan bizi izliyordu. Basit hareketlerle başladık. Çoktan kendimi ritme kaptırmıştım. Zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım ki Cody CD çaları kapattı ve dersin bittiğini söyledi. Herkes odanın köşesinde duran çantalarını aldı ve odadan çıktı. Koridorlardan çıkışa doğru yürürken Matt arkama yaklaştı ve kulağıma eğilip " Gerçekten güzel dans ediyorsun Camilla. " dedi. Kıpkırmızı olduğuma yemin edebilirdim...

Otele döndüğümüzde direk akşam yemeği yedik ve odalarımıza çıkmak üzere yola koyulduk. Lexi ve ben asansöre doğru yürüdük ve Lexi düğmeye bastı. Ardından kapı açıldı. İçeride maskeli bir grup vardı ve tabiki çığlık atmama engel olamadım. Ardından çocuklar maskelerini çıkardılar ve onlar tabikide Matt ve arkadaşlarından başkası değildi. Deli gibi gülüyorlardı ama ben sadece sinirli sinirli somurtmakla yetindim. Asansöre bindik ve kapıyı kapattık.

" Yüzlerinizi görmeniz lazımdı. Gerçekten harikaydı. Kaç beğeni alacağını tahmin bile edemiyorum. ".

Matt'e sinirle baktım. Bir de bunu internette mi paylaşmışlardı?! Asansör spor salonunun olduğu katta durmuştu ve kapılar yavaşça açıldı. Yüzüm yere dönük olduğu için gelenin kim olduğunu göremiyordum. Lexi'nin kolumu dürtmesi ile başımı kaldırdım. Karşımdaki Zack'di. Çocuklarda anlamış olacakki Cameron kolumu tutup beni arkaya doğru çekti.

" Bakın burada kim varmış. Camilla... ".

" Çık dışarı. ".

" Sürtük kızın sürtük arkadaşı Lexi. Beni hatırladın mı? ".

Sürtük kız? Sürtük arkadaşı?

" Sana çık dışarı..."

Cümlesini bitirmesine izin vermeden Lexi'yi itti. Mavi gözlü çocuk Lexi'nin yanına doğru geçti ve " Gücün ancak kızlara yetiyor anlaşılan. " diye bağırdı. Zack hiçbir şey demedi ve asansör beşinci kata çıkınca dışarı çıktı ve kapılar tekrar kapandı...