Sakın Ağlama!

1.2K 93 9
                                    

 Herkese selam! Temmuzun 15'inde sezon finali olduğu için uzun bölümler yazıyorum. Veeeeee, 3k olduk! Çoooook teşekkürler!! Temmuzun ilk haftası yeni bir hikayeye başlıyorum. Sezon finaline kadar 5 bölüm yayınlayacağım. SEÇOSE, iyi okumalar!

instagram: dancer_wattpad

 Ayakta zorlukla durabiliyordum. En sonunda yere çöküp ağlamaya başladım. Lexi'nin sırtıma dokunması ile kafamı kaldırıp kollarımı boynuna doladım. Benimle birlikte yere eğildi. 

" Lex, ben, ben çok üzgünüm. Hepsi benim hatam. ". 

" Saçmalama bebeğim. Geçti, merak etme. ". 

 Saçlarımı okşamaya başladı. Derin bir nefes aldım ve ayağa kalktım. Herkesin gözlerindeki siniri görebiliyordum. 

 Ne olurdu buraya gelmeseydim... 

 Asansörden indiğimizde kendimi can havliyle odaya attım. Üzerimdekileri çıkarıp duşa girdim. Sıcak suyun altında huzur buluyordum. Herşeyi düşünmeye başladım, Zack'i, Matthew'ı, ailemi...  

 Birkaç dakika sonra suyu kapattım ve üstüme doladığım havluyla birlikte banyodan çıktım. Lexi yatağına yatmış müzik dinliyordu. Dolabı açtım ve içinden gri bir eşorfman ile üstüne bol bir t-shirt çıkarıp kendimi yatağa atıp bilgisayarımı açtım. Yaklaşık 15 dakika sonra kapı çalındı. Kapıdakiler Matthew ve arkadaşlarından başkası değildi. 

" Selammm! ". 

" Selam? ".

 O sırada Lexi yanıma geldi. 

" Şey, bizim odada takılıyorduk ve acaba gelip bize katılmak ister misiniz? ". 

 Okyanus gözün söylediği bu söz üzerine Lexi hemen atıldı. Bende onun peşinden odadan çıktım. 

 Çocukların odasının çok dağınık olmasını umursamayarak odaya girdim. Çocukların isimlerini tam bilmediğimiz için bize kendilerini tanıttılar. Ardından Carter'ın önerisi üzerine şişe çevirmece oynamaya karar verdik. Yere bir halka halinde oturduk. Carter şişeyi çevirdi. JackJ Lexi'ye soruyor. 

" D-C? ". 

" D. ". 

" Şuana kadar kaç kişiyle çıktın? ". 

". Uhm, 6. ". 

 Nash'in gözlerinin koyu laciverte dönüştüğünü görmemle Lexi'yi şişeyi  hızlıca çevirmesi için dürtüklemem bir oldu. Sonunda şişeyi çevirdi. Cameron Taylor'a soruyor

" D-C? ". 

" Dostum tabiki cesaret. ". 

" Peki, soyun ve koridordaki tüm kapıları çalıp kaç. 

 Taylor gülümsedi ve iç çamaşırlarına kadar soyunduktan sonra koridora fırladı. 

 Taylor geri geldiğinde biz kahkahalar ile gülüyorduk. Üstünü giydi ve tekrar yerini alıp şişeyi çevirdi. Nash bana soruyor

" D-C? ". 

" C. ". 

" Matt ile dolapta 10 dk! ". 

 Matt'e baktım. Omuzlarını silkti ve ayağa kalktı. Bende onunla birlikte ayağa kalktım. Dolapta yeterince yer yoktu. O nedenle bacaklarımızı birbirimize kenetledik. 

" Camilla, sana bir şey sorabilirmiyim? ". 

" Tabi. ". 

" O çocuk kimdi? ". 

" Eski sevgilimdi. 

 Bir sessizlik oldu. Sonra bana tekrar döndü ve ellerimi avuçlarının arasına alıp eliyle çenemi kaldırdı. Gözümden düşmek üzere olan bir damla yaşın geri dönmesi için yalvarıyordum. 

" Sakın ağlama. ". 

 Parmağıyla yaşı sildi. Beni kendine doğru çekti ve sıkıca sarıldı. Ve gerçekten kendimi hiç bu kadar güvende hissetmemiştim. 

 Lexi'nin " Çıkabilirsiniz! " diye bağırması üzerine dolaptan çıktık. Bir süre daha şişe çevirmece oynadık. Ardından bir film izlemeye karar verdik. 

" Bakalım burada neler var... ". 

 Nash filmlere bakmaya başladı. 

" Halka, Devil's Due, Hell Baby, Garez. ". 

Saydığı bütün filmler korku filmleriydi. 

" Tanrı aşkına, sizde hiç normal bir film yok mu? ". 

" Üzgünüm canım. Henüz Tinkerbell'in yenisi çıkmadı. ". 

 Kaderime mahkum bir şekilde başımı eğdim. Herkes yatağa çıktı ve Halka'yı izlemeye başladık. Ben Matt'in yanındaydım. Kulağıma eğilip " Korkma, ben burdayım. " demesiyle gülümsememe engel olamadım. 

 Film gerçekten korkunçtu. Daha önce Owen adlı bir arkadaşımla izlemiştim ama yinede korkuyordum. Samara Morgan diye ölü bir kızın ruhu ile ilgiliydi. Bir kaset falan vardı. Kız kuyuya atılmıştı. Kafamı çevirince Lexi ve Nash'in sarmaş dolaş olduğunu gördüm. O sırada çıkan sahneyi görünce gözlerimi yumup kafamı yastığa koydum. Matt kolunu boynuma atıp beni kendisine çekti. Ve kafamı omzuna yerleştirdi. Parfümünün erkeksi kokusunu alabiliyordum. Kokuyu iyice içime çektim, hiç gitmemesi için.

 Hani bazı anlar vardır, hiç bitmesin dediğiniz anlar, bende kendi minik sonsuzluğumu yaşıyordum...

DancerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin