Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Kahvaltıyı indiğimiz yerde mi yaparsınız, kahvaltılık bir şeyler çıkarayım mı?"
Soru yöneltmişti Elçin oturan gruba,
"Yok, yani ben almayayım. Siz?"
Demet hem Elçin'in sorusunu cevaplamış hem de Barış'a ve Poyraz'a soru yöneltmişti. İkiside hayır anlamında kafasını sallamıştı Elçin aldığı cevapla birlikte önüne dönmüştü ki Zehra konuşmaya başladı,
"Ay tatlım ben isterim aslında. Ama doğal şeyler varsa alırım yoksa metabolizmama uymaz falan kilo alırım."
Çattık demişti Elçin içinden,
"Unuttuysanız söyliyeyim hanımefendi İzmirdesiniz zaten. O sizin evin yanında fabrika olan şehirlerinize benzemez. Her şey kendiliğinden doğaldır zaten."
Kadının vereceği cevabı beklemeden bağırmıştı Elçin,
"Ozaaaan! Yukarı gelsene"
Elçin'in seslenmesi ile yukarıya onun ile aynı yaşlarda, zayıf, açık tenli, kahverengi saçlı bir adam çıktı.
"Ne oldu?"
"Sen dümene bak ben kahvaltılık bir şeyler hazırlayacağım."
"Tamam, burası bende."
Elçin aşağı inip birkaç parça bir şeyler hazırlamıştı. Tepsiye koyup yukarı Barışların yanına çıkarmıştı.