Onun burada olduğuna hala inanamıyordum.Bu ani şokla gözlerimi birkaç keç kırpıştırdım.Karşımdaki o değildi değil mi? ben rüya görüyordum ama hayır oydu onu en son ben kaçtığım sırada arkamdan bağırırken hatırlıyordum çok vahşi görünüyordu ve ben vahşi olan herşeyden nefret ederim ondanda nefret ettiğim gibi.
"Burada ne arıyorsun senden kurtulamiyacakmıyım ben "
"Asıl sen burda ne arıyorsun Saramina hemen buraya gel bu sürtüğün burda ne işi var?" bunu söylediği an kalbim öyle bir sızladıki o an hiç var olmamayı diledim onu birdaha görmek istemedim.O an ölmeyi diledim tanrıdan keşke yer yarılsaydıda yerin dibine girseydim
"O benim okul arkadaşım Andrew hem sen ona nasıl sürtük diyebiliyorsun ve SİZ tanışıyor musunuz?" bu sefer suskun kalmiyacaktım hemen ben cevap verdim.
"Evet tanışıyoruz sana bahsettiğim üvey annem vardı ya işte o beni bu adama satmıştı ama ben kaçıp ondan kurtulmuştum niye biliyormusun o benim hiçbirşeyim değildi benim kalbimi değil vücüdumu istiyordu ama hesaba katmadığı birşey vardı benim bakire oluşum tabi o bir kızla sex yapıcak onun bakire yada sürtük olmasının ne önemi var değil mi?" cümlemi bitirdiğimde gözlerim dolmuştu son anda gözümden bir damla yaş düştü o anda kafamı kaldırıp Andrew'e baktım o anda ilk önce şaşırdı sonraysa alay eder gibi konuştu.
"Çalışmak istemediğini ona söyleyebilirdin ama bir dakika o kadını tanıyorum senin gibi bir çirkini verdi bana sende de tip yok be güzelim"
"Güzelin batsın senin pislik Tanrının cezası seni istemiyorum anlaşılmayacak gibi birşey değil bu sanırım ve sende sara bir daha görüşmeyelim lütfen "
"Ama ben ne yaptım kelsey elimde olan birşey değil sana bunları yaptığını bile bilmiyo-"
"Bana açıklamak zorunda değilsin size iyi günler" diyerek bir hışımla evden çıktım ve koşarak evime gittim sakinleşmem gerekiyordu bu yüzden hemen eve girdim eşyalarımı bıraktım ve bikinilerimi giyer giymez aşağıya indim koya yürüdüm çok hoştu direk atladım o andan aldığım hazzı bana sex ile bile veremezlerdi çok rahatlatıcı bir etkisi vardı elbette çokda sakin buarada herkesten habersiz yaşamak nasıl desem çok hoş babamla burada en son yüzdüğümüz gün aklıma geldi babam o anda anlamadığım ama şu an anladığım bir söz söylemişti. "Küçük kızım hayatta hiçbirşey seni üzemez sen bir peri kızısın kendi korumalısın ama asla unutma benim kızım çok asildir herzaman başını dik tut ki hiçkimse seni küçük göremesin onlara asla bu zevki yaşattırma" işte babamın bu söylediği söz ben babamın perisiydim.Babamın asil kızıydım hep ve öyle de kalacaktım.Ben babamın kızıydım.Biraz daha yüzdükten sonra yağmurun yağmasıyla sudan çıkıp hemen eve girdim sırılsıklam olmuştum.Eve girince birde duş aldım duştan çıkınca kurulandım ve saçımı tarayıp kuruttum.Hemen üzerimi giyindim saçımı salaş bir topuz yaptım ve alt kata indim.Buzdolabını açtığımda hiç yemek yapmadığımı anladım.Sonra hemen kilerden bir paket makarna aldım ve tekrar mutfağa geçtim.Önce suyunu koydum tencereye o kaynayınca suyuda attım biraz oyalandım o pişene kadar sonra suyunu süzdüm.Hiç sosla falan uğraşamam ben o yüzden buzdolabından ketçap ve mayonezi çıkardım tabağıma biraz makarna koydum tam oturup yiyecekken kapım çalındı ama öyle hafif de değil paldır küldür kapıya bakmak için içeri gittim.Kapıyı açtığımda yağmurda sırılsıklam olmuş bir Andrew ile karşılaştım.
Merhaba yine ben :D.Nasılsınız umarım iyisinizdir yeni bölümü biraz geç yayınladım kişisel sebeplerden dolayı.Bugün memlekete gidebilirim ve bu yüzden belki internete giremem o yüzden bu akşam (eğer gidersem) bir yeni bölüm daha atabilim ama gitmezsem yeni bölüm hergün gelicek İyi Okumalar...
