SADECE BENİM -4-

1K 46 3
                                    

Defne yanılıyor. Aras gibi biri etrafında onlarca kız varken benim gibi birine aşık olamaz .Ve bende öyle.

Her sabah olduğu gibi yine erken kalktım. Annemin sayesinde alışkanlık oldu artık.Daha erken olduğundan duş aldım. Kurulandıktan sonra kıyafetlerimi giydim .Saçımı topladım ve sade bir makyaj yapıp banyodan çıktım . Odam kaç gündür toplanmadığından dağınıktı.Odamı topladım ve evden çıktım.

Kapının önünde beni bekleyen Defneyi gördüm ve beraber  okula gittik.

Sınıfa girdiğimizde Allah'tan Aras boranın yanındaydı. Doruk tek oturuyordu .Ne kadar yanlış anlaşılacağımı bilsem de

"Defne ben bugün doruk'un yanına oturucam , sen burcuyla oturur musun ?"dedim."Peki"dedi ,bende gidip doruğun yanına oturdum. Kafasını sıraya koymuş uyuyordu.İlk başta ses çıkarmadım ,dürtükledim,vurdum yinede uyanmadı.Zaten bu hareketlerimden dolayı sınıfın yarısı bana bakıyordu.

" Heyy ! Uykucu uyan ! " diyince çok sesli söylemiş olmalıyım ki aras dahil herkes bize döndü. Dorukta kalkıp beni böyle görünce kıkırdamaya başladı.

"Ya ne gülüyorsun ? Senin yüzünden rezil oldum zaten. ". dedim. Şakasına gidiyormuş gibi yapıcaktım (!) ve masanın demirine takılıp yere yapıştım . Doruk

"İyimisin ? Bir şeyin varmı ?" diye sordu telaşla.

"Ben iyiyim "deyip yerime geçtim. Doruk herkezin bana bakıp güldüğünü görünce

"Hepiniz önünüze dönün lan !"diye gürledi. Herkes korkup susmuştu. Bir kişi hariç.O hala gülüyordu. Aras .

"Gülmeyi kes!" dedi doruk Arasa.

"Sana mı sorucam lan ! " dedi ve ayağa kalktı. Tam kavga edeceklerdi ki hoca geldi .İkiside yerine oturmak zorunda kaldı.  Doruk dişlerinin arasından "Bu iş burda bitmedi" dedi ve yanıma oturdu.

Öğleye kadar işlediğimiz derslerin hepsi çok sıkıcıydı.

"Mina hadi yemekhaneye gidiyoruz biz "dedi defne.

"Ben kütüphaneye inicem,biraz kafamı dinlemem lazım siz gidin" dedim ve defneyi gönderdim.

Aşağı katta olduğunu öğrendiğim kütüphaneye indim .Sonunda kendime uygun bir kitap bulabilmiştim. Kitaba dalmış olmalıyım ki yanıma oturan doruğu sonradan farkettim.

"Sen beni mi takip ediyorsun ?" dedi.

"Asıl sen beni takip ediyorsun ?"dedim ve kitabıma döndüm .

"Neden buraya geldin ?" dedi.

"Biraz kafa dağıtmak için"

"Ne tesadüf bende " dedi ve gülümsedi .Arkamda bir yere bakarken gülümsemesi soldu. Ne olduğuna bakmak için döndüğümde arası gördüm .Doruk aras onu farketmeden gitti.(Korktuğundan değil).Bunlarda birşey var kesin kavga edicekler diye düşünürken yanımda ki sandalye çekildi ve aras oturdu .Bende anında kalktım .Arkamı dönmüş gidiyordum.

"Nereye gidiyorsun,korktun mu yoksa ?"

"İşim var senden mi korkucam"dedim dönemeden.Bişey demesini beklemeden sınıfa çıktım.

Son dersteyiz ama dorukla aras orta da yoklar.Bir şey olmaması için dua ederken zil çaldı. Defneyle hemen aşağıya indik. O sıra da bahçedeki bankın başında bir sürü insan vardı.Hemen aralarına girip kim olduğuna baktım.  Doruk.  Şuan kanlar içinde banka uzanıyordu. Ordaki herkesi yollayıp sınıftan pansuman için gerekli şeyleri alıp hemen doruğun yanına gittim .

"Doruk iyimisin ? Kim yaptı bunu sana ?!"

"Aras" dedi sessizce .

Doruğa pansumanını yapıp patlayan kaşına yarabandını yapıştırırken yüzünü ekşitti.

"Çok mu acıyor ?" dedim

"Evet biraz  "dedi.

Bu sırada yanımızdan gülerek geçen arası gördüm.Arasın da birkaç yerinde morluk vardı ama doruğun patlayan kaşı ve dudağından daha kötü değildi .Doruğun başının altına çantamı koyup

"Sakın bir yere gitme hemen geliyorum"dedim.

Arkamdan bağırışını dikkkate almadım ve defneyle beraber arasın yanına gittim.

"Sen ne yaptığını sanıyorsun ha ?"

"Herkesin içinde bana bağırmasaydı" dedi umursamaz bir şekilde .

"Sorun da bu dimi ? Senin için önemli olan tek şey itibarın .Bir kere sadece bir kere bir şeye kalkışmadan önce neler olabileceğini bir düşün .Şu yaptığına bir bak .Adi herifin tekisin" dedim. Ve doruğun yanına gittim .

Defneyle doruğun kollarına girdik. Bir taksiye bindik ve doruk evini tarif etti.

Cebinden anahtarı alıp kapıyı açtık.Odasına çıkıp yatırdık.Defne annesinin çağırdığını söyledi.Bende defneyi geçirdikten sonra hazır çorba yaptım ve tepsiye koyup  odaya çıkarttım. Doruk yiyemeyeceğinden ben ona yedirdim .Bir kase çorbayı yarım saate içti ve uyudu . Bende bulaşıkları yıkadım ve evi şöyle bi topladıktan sonra doruğa bakıp eve gittim . Bir şey lazım olur diye numaramı yazmayı unutmadım tabi .

Eve girer girmez "Nerdeydin mina? İnsan bi haber verir değil mi ?" dedi.  "Anne defnelerdeydim aramayı unutmuşum" dedim ve odama çıktım.

Gerçekten bugün çok yorucuydu ve bugün olanlar yüzünden bitkin düştüm.

Bu yüzden üstümü değiştirip hemen yatağa girdim.Arasın böyle bir şeyi yaptığına inanamıyorum,aslında nasıl bir insan olduğunu anlamış oldum . Bi an ondan hoşlandığımı sanmıştım .Aptal düşünceler.Doruğun iyileşmesi için dua ederken uykuya daldım.

SADECE BENİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin