Bu bölüme başlamadan önce bazı şeylerin açıklamasını yapmam gerekiyor. Öncelikle Aras kıza aşık değil veya hoşlanmıyor. Mina güzel olduğu için her erkeğe olabileceği gibi ilgisini çekiyor. Daha güzel kız görse fikri değişir, anlayın işte :) Doruğa gelirsek minaya aşık ama o iş biraz karışık. İlerleyen bölümlerde ne demek istediğimi daha iyi anlıyıcaksınız.Bora ve defne zaten önceden aynı okuldalardı. Eğer yapabilirsem multimedia Mina. İyi okumalar.
Perdeyi gürültü bir şekilde açan annemin sayesinde erkenden kalktım.
"Az sessiz aç şu perdeyi anne yaa" deyip kafamı kaldırdığımda perdeyi açanın annem değilde abim olduğunu gördüm. Aynı anda çığlık atıp üstene atladım.
"Çok özlemişim seniiii" dedim ve yanağından sulu sulu öptüm.
"Ne kadar ağırlaşmışsın in üstümden, her yerimi salya ettin zaten"
"Ne kadar çok özlemişsin beni ya, ben aşağı iniyorum " dedim ve kapıyı çarpıp çıktım. Normal insanlar gibi sakin sakin merdivenlerden inerken kendimi birden havada buldum.
"İndirsene beni ya hani ben çok ağırdım? "dedim ve sırtını yumruklamaya başladım.
"Elin kolun bi rahat dursun kızım ya, aşağı indiriyorum daha ne istiyosun? "dedi ve beni mutfaktaki masanın önüne bıraktı. Annemlerin masada oturduğunu görünce bizde hemen yanlarına geçtik. Karşımda ki varlık hayvan gibi yerken ben limonatamı bitirip odama yöneldim.Tam odama giricekken annem
"Üstüne kalın bi şeyler giy-"
"Bolu'ya gidiyoruz, biliyorum anne" dedim. Abim yurtdışından her döndüğünde Bolu'ya giderdik. Önceki evimiz oradaydı ve annemlerin bir çok tanıdığı olduğundan olabilir. Odama girip kırmızı örgü kazağımı ve siyah kot pantolonumu alıp banyoya gittim. Normalde banyoda giyindiğimden değil artık evde odalara kapıyı çalmadan giren bi öküz var. Giyindikten sonra odama geçtim. Küçük kahverengi deri çantamı bulup içine cüzdan, kulaklık ve sakız attım. Tamda beklediğim gibi abim birden odama girdi.
"Hadi Mina yarım saatir süslenemedin mi? "
"Hayvan gibi ne dalıyosun odama ya? Uf neyse hazırım ben hadi gidelim " dedim ve annemler kapıdan çıkarlarken onlara yetiştik, beraber çıktık ve arabaya bindik. Babam arabayı sürmeye başlayınca çantamdan kulaklığımı çıkarıp telefona taktım ve müzik dinlemeye başladım.
Saatlerdir müzik dinlemekten başım ağrıdığı için müziği kapatıp telefonumu kulaklıkla beraber çantama tıktım.Çantamdan tane sakız çıkarıp ağzıma attım ve başımı abimin dizine yasladım.
-----
"Kalksana kızımmm, gitti annemler"
"Uyuyamadım zaten bi rahat durmadın ki ikide birde dizini oynatıp durdun"
"O kadar uyuduğuna şükret sayende dizime kan gitmedi"
"İlk günden başımı şişirdin, çık çık "dedim ve arabadan ittim.Açılan kapıyı görünce arabayı kilitledik ve annemlerle beraber içeri girdik.
"Hoşgeldiniz, şöyle geçin"dedi orta yaşlı bir kadın. Eliyle gösterdiği yere geçip oturduk.
"Merhaba canım ben Sevde"
"Memnun oldum ben de Mina" Klasik sorulardan bir kaçını sorduktan sonra annemle koyu bir sohbete daldılar.Şuan mal gibi oturmak tabirini dibine kadar yaşıyordum. 'Bunların çocuklarıda mı yok ?' diye düşünürken sevde abla cevap olarak
"Sen sıkıldın galiba Anıl'ı çağırayım seni biraz dolaştırsın"dedi.Daha 'O mu acaba?' diye düşünemeden merdivenlerden biri indi.
"Bende seni çağırıcaktım Mina'yı biraz dolaştırır mısın ?" Anıl başını kaldırıp bana baktı ve gülümsedi. İlk aşkım tam karşımda duruyordu. Bende dayanamayıp koştum ve boynuna sarıldım.Ben sarılınca o da belimden tuttu ve döndürmeye başladı. Yanımızda annem babam ve kıskanç bi abim varken.Abim'in uyarıcı öksürüğünü duyunca indirmek zorunda kaldı. Herkesten kibarca özür dileyip çıktık.
Bahçeye çıkınca sıkı sıkı sarıldık. Geri çekilip yüzüme baktı ve kolunu omzuma atıp beni kendine çekti.
"Gittikten sonra çok güzelleşmişsin Audrey" Birlikte izlediğimiz bir filimde sarışın bir kız vardı adı Audrey di.Çok güzel bir kız olduğunu söylrmişti tabi bende bunun üstüne kıskanmıştım. Bana bundan sonra böyle sesleneceğini çünkü onun kadar hatta ondan daha güzel olduğumu söylemişti. Ve o günden sonra bana hiç adımla hitap etmemişti.
"Sende bi farklılık yok önceden de tipsizdin şimdi de tipsizsin" dedim ve koşmaya başladım.
"Park'a kadar yarışa var mısın?"
"Tabi ki " dedi ve sırıtarak koşmaya başladı .Küçükken yaptığım gibi
"Salıncağa oturdum artık bana dokunamazsın ve ceza olarak beni sırtında taşı" dedim ve edildiği sırtına çıktım.
"Sana bunu ödeteceğim" dedi ve koşmaya başladı .
"Ya tamam indir beni düşüceemm" diye anırmak ve gülmek arasında gidip gelirken sokaktaki herkez bize bakıp cıklıyordu.
Anıl sonunda beni indirdiğinde telefonu çaldı.
"Efendim anne"
"Tamam siz gidin biz arkadan geliyoruz"
"Ne olmuş Anıl ?"
"Yemeğe gidiyolarmış bizide çağırıyorlar.Arabam evin orada hızlı olursak onlara yetişiriz " dedi
"Hızlanalım o zaman " dedim ve yine koşmaya başladım. Anıl'la her seferinde yarış yapardık.
Eve vardığımızda BMW olduğunu tahmin siyah bir arabaya bindik .Gerçekten güzeldi. Restoranta vardığımızda Anıl'ların evinden daha soğuk olduğunu farkedip hızlıca içeri girdik . Annemlerin oturduğu masayı bulup bizde oturduk.Bir şeyler sipariş ettik ve annemannemler her zaman ki gibi lafa daldılar . Siparişler gelince herkes yemeğini yedi ve çay istediler. Ben de biraz dolaşacağımı söyleyip ,izin istedim ve kalktım.
Dışarısı buz gibiydi böyle bir salaklığı nasıl yaptım bilmiyorum. Büyük salıncağa geçip oturdum ve kollarımı birbirine sardım. Birden yanıma bir ağırlık çöktü ve biri omzuma şal bıraktı. Dönüp baktığımda sırıtan bir Anıl gördüm .Şalla beraber tek kolumu açıp "Gel" dedim.Şalın altına girdi ve bana sarıldı . Bende başımı göğüsüne yaslayıp kokusuyla mayışırken gözlerimi kapattım.
Minanın abisinin adı bu bölümde geçmedi ama diğer bölümde geçicek. Votelayıp yorum yaparsanız sevinirim.