hagsaeng;; jimin ✅

yedi;; gangnam

öğrenci hae na,

dün seninle geçirdiğimiz dersten sonra bugün yeniden ho seok'un gelemeyecek kadar hasta olduğunu öğreniyorum.

saat tam ikiyi bulduğunda içeriye giriyorsun ve gülümseyerek bana el sallıyorsun.

"hae na, geleceğini tahmin etmemiştim, neden burdasın?"

"bugün de dersim vardı ama?"

şaşırmış gibi yapıyorum. "haberin yok mu? ho seok hala hasta."

"aa, bilmiyordum.."

"sana ders vermemi ister misin? benim derslerim bitti."

başını iki yana salladığında hayal kırıklığına uğruyorum.

"aslında bugün kuru temizlemeden kıyafetimi almam gerek, dersi iptal edebilir miyiz?"

"olur tabii," diyorum isteksizce.

aklıma gelen fikirle sana nereye gideceğini soruyorum.

"gangnam," dediğinde ceketimi hızlıca üzerime geçiriyorum.

"ben de o tarafta oturuyorum, seni bırakacağım."

hayır, o tarafta falan oturmuyorum.

kararsız kalıyorsun. "zahmet olmasın.."

başımı iki yana sallıyorum. "sorun değil hae na."

arabama geçtiğimizde sadece ikimiz olduğu için heyecanlanıyorum.

"tamam," diye mırıldanıyorum kendi kendime. bana baktığını hissettiğimde gülümseyerek sana dönüyorum. "bir gün motoruma da binersin."

başını salladığında gülüyoruz.

arabayı çalıştırmadan önce gözüm bağlamadığın kemere takılıyor.

"kemerin," diyerek mırıldanıyorum kaşlarımı çatarak. üzerine doğru eğilip kemerini tuttuğumda nefesini tuttuğunu fark ediyorum.

bakışlarımız birbirini bulduğunda dudaklarımı ıslatıp kendime gelmeye çalışıyorum. fakat gözlerin dudaklarıma indiğinde dikkatimin iyice dağılmasına sebep oluyorsun.

içimden henüz benden hoşlanmadığını kendime tekrar ediyorum ve kemerini hızlıca takıp geri çekiliyorum.

"hae na," diyorum ellerimi direksiyona koyup bakışlarımı yola sabitlediğimde. "nefesini verebilirsin."

-kurs öğretmenin ji min.