~ Bölüm 4 ~
Bana genişçe gülümseyen çocuğa mal mal baktığımı fark edip beceriksizce gülümsedim.
"Memnun oldum." dedim samimi olmaya özen göstererek. O kadar fazla ve geniş gülümsüyordu ki yanaklarının ağrıyıp ağrımadığını soracak oldum ama yanlış anlayabileceğini düşünüp çenemi kapadım.
"Ben de memnun oldum Nehir." dedi hala tatlı tatlı gülümseyerek.
"Nereden geliyorsunuz?" diye sordum diğerlerini de kastederek.
"Aydos Koleji."dedi. Ası tanıdık geliyordu ama tam çıkaramamıştım. Bu yüzden kafamı saklamalar yetindim. Kısa bir süre sessizlik olunca konuştum.
" Tanıştığımıza memnun oldum Kerem ama gitmem gerek. Sonra görüşürüz. Aramıza hoşgeldin." diyerek ayağa kalktım. Ona döndüğümde hiç eksik etmediği - kabul etmeliyim ki ona çok yakışan - gülümsemesiyle bana bakarak " Görüşürüz." dedi.Arkamı dönüp okula yürümeye başladım.
Sınıfa girdiğimde hocanın gelmediğini görünce rahatladım. Tamam çok geç kalmamıştım ama sevgili tarih hocamızın sağı solu belli olmuyordu. Bazen derse 15 dakika erken bile gelebiliyordu. Yine de önlemden zarar gelmezdi. Doruk arkadaşlarıyla konuşurken en arkadaki sırama oturdum. Çantamdan Tarih kitabını çıkarıp kaldığımız sayfayı açtım. Üzerine de hırkamı çıkarıp yastık gibi olsun diye topladım. Bu hırkayı derslerde uyumak için yanımda taşıyordum ve cidden yumuşacıktı. Ayrıca önümde iri-yarı bir çocuk oturduğu için hoca beni göremiyordu. Sınıfın kapısı açılınca herkez oraya dönmüştü ama gelen sadece Kerem'di. Sınıfa göz gezdirirken beni fark edip gülümseyerek yanıma doğru yürüdü. Tam yanıma gelmişken ne ara geldiğini görmediğim Doruk, dibimde bitiverdi. Yapmacık gülümsemesiyle Kerem'e doğru bakıp "Üzgünüm, dolu." dedi soğuk sesiyle. Neyin nesiydi şimdi bu? Beni kısakanmış mıydı? Hayır. Kerem'le aralarında bir sorun mu vardı? Çocuk okula daha yeni geldi, hayır. Benden hoşlanıyor muydu? Saçmalama Nehir. İç sesim beni azarladıktan sonra bu konuyu ' Sonra Düşünülecekler ' kısmına ekleyip ana odaklandım. Kerem bizim iki sıra önümüze geçti. Bana döndüğünde ona ' üzgünüm ' bakışı attım. O da - yine - gülümseyip bana ' boş ver ' bakışı attı. Tamam, bu çocuk fazla gülümsüyordu. O sırada sınıfa çok sevgili (!) hocamız girdi ve ben kafamı hırkama gömüp uyku seansıma başladım.
----------
Okul çıkışı Doruk'un arabasıyla eve döndük. Öküz gibi parayla ' arabası ' ve ' ehliyeti ' var.
Piç Yasalar!
Bizim evin önünde durunca arabadan indik. Bahçenin üç basamaklık merdivenlerinden çıkarken kapıya tutturulmuş kağıdı fark ettim. Doğru tahmin, babam.
Üzgünüm birtanem ama babanın acil bir işi çıktı. Yurtdışında olacağım için Doruk seninle kalabilir. Ailesine haber verdim.
Seni Seviyorum
BabanAh, harika! Hep böyle oluyordu. Babam gider ve Doruk bizde kalır. Aman ne güzel (!) Hayır! Şikayet ettiğim yok. Tabi yemekleri hazırlayıp, bulaşık yıkamak dışında. Off!
"O çocukla konuşmanı istemiyorum."
Daha beynim algılayıp düşünme aşamasına geçemeden dudaklarımdan histerik bir kahkaha çıktı. Klasik replik. Okuduğum kitaplarda ve izlediğim filmlerde kızın aslında sevdiği en iyi arkadaşı, kızın yeni gelenlerle arkadaş olmasını istemez. Çünkü çocukta kızı seviyordur. Evet senaryolar bu yöndedir. Ama maalesef ki burası gerçek dünya. Belirli bir senaryomuz yok.
"Ama ben istiyorum."
"Ben istemiyorum."
"Ben istiyorum."
"Ben istemiyorum."
"Ben istiyorum." dedik inatlaşarak. Sonra o devam etti."O çocukla konuşmayacaksın!"
"Evet konuşacağım!"
"Hayır konuşmayacaksın!"
"Evet konuşa-"
"Hayır."
"Evet."
"Hayır."
"Evet."
"Hayır."
"Eve-"
"Nehir!"
Üzerime adeta kükrediğinde bir kaç adım gerilemiştim. Kısa bir süre sessizlik oldu. Yanaklarımdan sıcak sıvı damlacıklarının kavisli yolda süzüldüğünü hissediyordum. Lanet! Ağlıyordum.
"Nehir... Bak be-" Konuşmaya devam ederken elimi kaldırıp onu susturdum. İnsanların bana karşı bağırmasından korkardım. Bunu biliyordu.
Bana doğru bir adım attığında ben de geriye bir adım attım."Yaklaşma." sesim çatlak, titrek ve zayıf çıkıyordu. " Dokunma bana."
Arkamı dönüp merdivenlere yöneldim ve koşar adımlarla merdivenleri çıktım. Arkamdan seslendiğini duysam da dönmedim. Banyoya girip kapısını kapadıktan sonra kilidi çevirdim. Anahtarı alıp sırtımı duvara yasladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİMSİN SEN?
Teen FictionIntikam için her şeyi göze almış bir üvey anne. Ne yaparsa yapsın onu daima seveceği bir çocuk. Ve sırlarla dolu karanlık bir geçmiş. Ama ne yazık ki Nehir'in hiçbirinden haberi yok... Sadece Doruk var. Peki Doruk ona ne kadar dürüst?