~ Bölüm 6 ~

58 3 0
                                    

Bölüm Parçası:

Emily Browning- Sweat Dreams

Ed Sheeran- Give Me Love

Çok severim şarkıları. Şiddetle tavsiye ediyorum. Çok öptüm :*

~ Bölüm 6 ~

Başındaki kanı gördüğüm gibi Nehir'i kucaklamış, arabaya götürmüştüm. Trafikte elimden geldiğince hızlı davranıp hastaneye getirmiştim. Nehir'i Acilden sedyeye yatırıp Emar bölümüne götürmüşlerdi. Onu silindir şeklindeki garip makineye yatırıp, 60 dakikalık süreyi başlatmışlardı.

----------

50 dakikadır karanlık, makinenin çıkardığı garip çekırt çekırt sesi dışında sessizliğe gömülü odanın içinde bekliyordum. Doktor bilgisayarında bir şeyler yazıyor, arasıra da duvardaki saymadığım, üzerinde hiç anlamadığım yazılar ve Nehir'e ait beyin görüntüsü olan ekranlara bakıp ' Hımm ' lıyordu. Sıkılmıştım. Bir an evvel bu kasvetli odadan çıkmak ve Nehir'in uyanmasını istiyordum. Sonunda doktor kadın gözlerini bilgisayardan ayırıp ilk defa beni umursadı. Evet çünkü geldiğinden beri bana hiç bir şey söylememiş, gözlerini çevirip bakmamıştı bile. Kadın ciddi ifadesini bozmadan gözlüğünü burnunun ucundan geriye doğru ittirdi. Boğazını temizleyip konuşmaya başladı. " Nehir Sancar'ın akrabası mısınız?" diye sordu. Rahatsızca kıpırdandım. Bir an önce ne olduğunu söylemesini istiyordum.

"Yakın arkadaşıyım. "diye cevapladım. Kadının zarif sarı kaşları birazcık çatıldı. Orta yaşlarını biraz geçmiş, yine de güzelliğini kaybetmemişti.

" Arayıp haber verebileceğimiz herhangi bir akrabası var mı?" Yine de kadının soruları beni sıkmaya başlamıştı.

" Babası yurtdışında. Başka akrabası yok. sonucu bana söyleyebilirsiniz." dedim. Kadının kaşları biraz daha çatıldı.

"Üzgünüm beyfendi, ama bunu size akrabası olmadığınız sürece söyleyemem." dedi. Tamam. Haydi olaya el atalım.

Cebimden 100 lira çıkarıp masaya koydum.

"Beyfendi bunu kabu-"

Sözünü kesen masaya koyduğum 200 liraydı. Kadının hoşnutsuzluğu herhalinden belliydi. Parayı istiyordu ama sonuçları bana gösterip göstermemekte kararsızdı. Sonunda parayı alıp beni ofisine götürdü. Nehir'i hemşireler, başka bir yere alacaklardı.

"Bakın beyfendi. Küçük hanım, mermere kafasını mermere en hassas bölgelerinden biriyle çarpmış. Bu orada kanamaya yol açmış. Yarılan bölgeye dikişler atıldı ancak," dedi son heceyi biraz uzatarak." Mermere vurduktan sonra yere düşmüş. Bu ikinci darbe beyinde küçük bir

hasara yol açmış. Allah'tan kafatası zarar görmemiş. Daha kötü olabilirdi. Yine de Küçük hanımın artık ekstra dikkatli davranması gerekicek. Ilk bir hafta fazla yorulmamasına, üzülmemesine, kızmamasına, korkup heycanlanmamasına ve çok fazla düşünmemesine özen gösterin. Bu sonraki haftalar içinde geçerli olacak. Kafasına kesinlikle darbe almamalı. Bu konuda çok dikkatli olmalı. Önümüzdeki 3-4 gün içerisinde baş ağrıları olabilir. Bunun için haplar vereceğim. 3 hafta sonra dikişlerin alınması için küçük hanımı tekrar buraya bekliyorum. Unutmayın ki hasta kesinlikle kafasına darbe almayacak. Aksi takdirde beyin ciddi hasar görür, en kötü ihtimal beyin ölümü gerçekleşir." diye açıkladı doktor kadın. Ayağa kalktıktan sonra, " Teşekkürler Filiz Hanım ." dedim önlüğündeki isimliğe bakarak. Kadın tebessüm edip "Rica ederim beyfendi. Geçmiş olsun." dedi. Kapıdan çıkınca Nehir'in bulunduğu odaya gittim. Yoğun bakıma geldiğimde duraksadım. Odadan çıkan hemşireyi görünce yanına gittim. " Merhaba. Şey, Nehir'i neden yoğun bakıma aldınız ?" Kısa boylu hemşire gülümseyip " Merak etmeyin beyfendi, yakında uyanır. Ne olur ne olmaz diye hastayı şimdilik burada tutacağız. Uyandığında normal odaya alır, sonrada Nehir hanımı taburcu ederiz." dedi. Rahatlamıştım.

"Şey, onu görebilir miyim?" diye sordum. Hemşire hafif gülümseyip başını salladı. Ben de kapıyı açıp içeri girdim. Sandalyeyi çekip oturdum. Normalde yoğun bakıma özel kıyafet ve maskeyle alırlar diye biliyordum ama hemşire önemli olmadığını söylemişti. Elini sıkıca tutup öptüm.

Özür dilerim Nehir... Çok özür dilerim. Sana bağırmamalıydım. Bir daha da asla bağırmayacağım. Üzülmemen ve düşünmemen gerek ama önündeki günler tamda bunu yapmanı gerektiriyor. Zor günler seni bekliyor. Yine de ufaklık, seni asla bırakmayacağım. Ailenle ve benimle ilgili öğrendiklerinde hepimizden kaçacaksın ama ben seni bırakmayacağım.

Söz veriyorum ufaklık, yalnız kalmyacaksın. Sadece...

Uyan Nehir.

KİMSİN SEN?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin