BİR EKİM MESELESİ

2. KAZA

Okul açılalı iki ay kadar olmuştu ve ilk sınavların sonuna gelmiştik, sağlık dersini seviyordum ve sınavım iyi geçmişti hocamız çok tatlı bir kadın olduğu için dersi dikkatle dinliyordum, umarım tahmin ettiğim notu alabilirdim böylece ortalamama katkı sağlardım seçmeli ders falan demeden ağırlık verenlerdendim çünkü hedeflerine ulaşmak istiyorsam her derse önemvermeliydim. Koridorda yankılanan zil sesi ile düşüncelerimden sıyrıldım ve kağıdımı öğretmen masasına bırakıp sınıftan çıktım çok aç olduğum için kantine gidecektim okulumuz ne kadar büyük olsa da kantinde çok fazla yemek seçeneği yoktu, sınıftan çıktığımda sınıftaki arkadaşlarımın çıkmasını bekledim elif ve dila anca çıkabilmişti tabi arkalarından da Tarık dene  o çocuk, nedense o çocuğu her görüşümde bir tuhaf hissediyordum bunu düşünmek istemiyordum bu yüzden arkadaşlarımın koluna girerek kantine indim bugün sosis 🌭 ekmek vardı ne kadar sevmesem de aldım çünkü açtım ve yenen her şey benim için önemliydi, telefonumu çıkarıp saate baktım ve henüz 2. Teneffüs te olduğumuz gördüm bu beni üzmüştü çünkü diğer ders fizikti ve ben o dersi hiç sevmiyordum fakat istediğim bölüm için o derse ağırlık vermeliydim. Kantinde fazla oyalanmadık ve sınıfa çıktı çünkü hoca çok sinirli bir kadındı ve dersin başlamasına 3 dakika kalmıştı geç gelinmesini asla kabul etmezdi. Sınıfa girdik ve sırama doğru yöneldim fakat sıranın yanına gelince duraksamadım çünkü Tarık denen çocuk sırama oturmuş telefonla ilgileniyordu, tepesine dikilip düz düz bakmaya başladım beni farketmesi 2 dakika sürmüştü ve o sırada hoca sınıfa girmişti Tarık ın kalkmasını bekledim ve o kalkar kalkmaz yerime geçtim elimdeki yemeği usulca sıranın altına koyarken hoca yerine geçmişti hemen defterlerimizi çıkartıp yazı yazmaya başladık bugünkü konumuz kuvvet ve hareketti 8.sınıf fen dersinden biraz hatırlıyordum. Geçmeyen dakikalar sonunda ders bitmişti ve ben beynimin yanmasını engellemeye çalışıyordum, sonraki dersin de fizik olması beni daha fazla üzüyordu ondan daha kötü olan şey ise 5.dersin kimya olmasıydı ders programı hazırlarken çok düşünmüşler sanırım. Diğer fizik dersini de atlattıktan sonra Dila yanıma geldi ve kantine gitmeyi taklit etti, biraz hava almaya ihtiyacım olduğu için kabul ettim, kantinden alacaklarını aldıktan sonra bahçeye çıktık kimya dersi öncesi hava almak iyi gelirdi, teneffüsler kısa olduğu için bahçe keyfimiz fazla uzun sürmedi zilin çalmasına 4 dakika kala içeriye girmiştik, merdivenlerden çıkarken kafamda bir acı hissettim ve daha sonra ise bir ıslaklık kafamdan aşağı beyaz bir sıvı damlıyordu kanım beyaz olmayacağına göre bu ayran olmalıydı kafamı kaldırdım ve Tarık la Faruk un utanmış suratlarla baktığını gördüm. Hemen bağırınmaya başladım 'ne yaptığınızı zannediyorsunuz siz dikkat etsenize' ben bağırırken Tarık gittikçe kızarıyordu 'aaaa utandı' diyen iç sesime aldırmadım - yazardan bir not :evet klişe iç ses burda da var 😒- Tarıkla Faruk yanımıza geldi ve özür dilediler ben tabii ki kabul etmedim. Biz tartışmaya devam ederken çok sevgili kimya hocamız merdivenlerde belirdi tabi halimi görünce biraz şaşırdı ve ne olduğunu sordu, ona başımdan geçenleri anlattım ve eve gitmek için izin aldım duş alıp gelecektim ve tabi sonraki teneffüs öğlen arası olduğu için daha uzun süre evde durabilirdim. Güvenlik görevlisine durumu anlattım ve okuldan çıktım, öğle arası bitmeden geri dönmeliydim bu yüzden hızlı adımlarla eve doğru yöneldim. Eve girdiğim zaman annem beni beklemiyor olacak ki 'kız senin ne işin var bu saatte evde' dedi ona başıma gelen olayı üstün körü anlattım ve odama yöneldim, kısa bir duşun ardından banyodan çıktım ve dolaptaki yedek üniformamı üzerime geçirdim. Saçlarım biraz uzun olduğu için ve kurutma makinası ile kurutmaya üşendiğim için başıma bir havlu doladım ve bir sadrazam havasıyla aşağıya annemin yanına indim annem sarma ve patatesli börek yapmıştı, hmm çok severim, annem görmeden tepsiden bir kaç parça böreği ve tencerede bana gülümseyen sarmaları bir tabağa koydum. Annem görmeden salona geçtim ve büyük mor koltuğa kuruldum, dersin bitmesine daha çok vardı ve öğle arası faktörü de eklenince biraz televizyon için vaktim vardı, hızlı davranarak bir çizgi film kanalı açtım ve izlemeye koyuldum hangi çizgi film olduğunun bir önemi yoktu brni çocukluğuma sürükleyen bir kaç hareketli resim mutlu olmamı sağlıyordu işte içeriğin bir önemi yoktu.
Telefonuma gelen bildirim sesi ile hızla doğruldum ve saate baktım dersin başlamasına 15 dakika vardı. Başımdaki havluyu hızla çıkardım ve koltuğa gelişi güzel fırlattım. Anneme okula gittiğimi söyledim ve hızlı adımlara kapıya yöneldim,ayakkabılarımı giydim ve dışarı çıktım okul eve yakındı ve 10 dakika ya oradaydım, tabi hızlı olursam, hızlı adımlarla okulun yolunu tuttum tam köşeyi dönmüştüm ki karşılaştığım manzara ile dondum kaldım.
 

- Merhaba sevgili okuyan umarım bölümü beğenmişsindir, şimdilik bu kadar bakalım diğer bölümde neler bekliyor 😏😏😏 bu arada yazım ve imla hataları var biliyorum ama ilerleyen zamanlarda düzelteceğim sevgili okuyan umarım bu bölümü beğenmişsindir sonraki bölümde görüşürüz görüşleriniz ve önerilerinizi yoruma bırakmayı unutmayın -
,,, ben bunları daha önceden yazmıştım fakat muhteşem bir mikemmellikle harmanlanmış muazzam wattpat bölümün yarısını silmiş evwt tam yarısını 😒😒😒 yani kusura bakmayın yeniden yükledim