Ne demek?

358 23 19
                                        

"Hanny, hazırlan Marge Hala gelecek-"

"Ve tabiki koca kiclarini kaldırmayan 3 kişi te hizmet edeceğiz."

"Aynen" dedi yatağın yaninda duran sandalyeye otururken. "Kacmak istiyorum, yeter artik, babamın kardeşi falan yok muydu ya? Veya babası falan yaşamıyor mudur? Niye ailemiz hakkında doğru düzgün bir şey bilmiyoruz?"

"Bilmiyorum" dedi Harry masaya gözlerini dikmişken, "Kaçıp nereye gideceksin ki?" dedi Harry bana gözlerini dikmiş bakarken.

Bu cümleyi okudum tam o an, peki sayfanın devamı yok muydu? Sayfayı cevirdim, çevirdim sonra tekrar çevirdim hicbir sayfada devamı yoktu. Resmen yarim kalmıştı.

***
"Orada sopa var mi?" Harry Vernon enişteye baktı, *Oh evet ben çok sopa yedim" dedi gülerek. "Sen?" diye bana sordu, "Ben döven kisimdaydim"

"Hak edene vurmamak gibi bir saçmalığı kabul edemem. Kötü kan Petunia, senin bir suçun yok. Babası ne yapıyordu?"

"Çalışmıyordu, işsizdi"

"Sarhoş-"

"Babam sarhoş değildi!!" diye cirladigimda Harry es zamanlı olarak"Kes sesini! Kes sesini!" diye bağırdı Harry elindeki bezi tezgaha bırakırken, "Babam hakkında böyle konuşamazsin! " diye cirladim ve elime gelen pis çatalı kadının bacağına firlattim.

"Sen ne yapti-"

"Babam öyle biri değildi, bunu kabul edersen iyi olacak! " dedim dişlerimi sikarken. Etraf taki ışıklar yanıp sönmeye ve perdeler ucusmaya başladı "Sizi küçük-" kadının ceketinin düğmesi fırladı ve parmakları şişmeye başladı.

"Hanny! Yapma, dur Hanny!! Atiliriz"

"Ben! Ben atilirim. Sen gidersin"

"Sacmalama!"

*

"Harry bavulunu toparla." dedim odanın kapısını çarparken, "Nereye gitmeyi planliyorsun Hanny?"

"Her yer buradan iyidir." dedim sinirle defteri cantama sıkıştırırken. "Gidecek bir yer söyle!" dedi bavulunu hazırlarken.

"Çatlak kazan? Çatlak kazanda kalabiliriz? Veya Hermione'lerde. Veya,Harry kalacak çok yer var!"

"Evet Hanny çok zekisin! Beni dinle, bir otobüse binip Diagon Yoluna gitmek istiyorum diyemezsin!"

"Harry ben gidiyorum ve ablan olarak sana şunu söylüyorum toparlan sen de benimle geliyorsun! Ve bütün paralani  al!" dedim ve asami sıkıca tutup aşağı bavulumu arkamdan sürükleyerek aşağı indim.

"Siz nereye gittiginizi saniyorsunuz!??" diye karşı çıktı Vernon enişte, "çok umrunda ya, bana bak uzak dur benden!" dedim ve asami çenesine dayadim. "Okul dışında buyu yapamazsin" dedi hızlıca.

"Sen öyle san!" dedim ve "Ser-"

"Hanny dur! Basimiza is alacaksın." diye geri cekti Harry beni. "Simdi giderseniz geri gelemezsiniz."

"Hah, goruşmemek üzere Vernon!" dedim ve kapiyi acip dışarı çıktım.

  Bavulumu cekistirirken defterimi ve asami sıkıca tutuyordum. Tek guvendigim şey onlardı.  Parkın önünden geçerken bir rüzgar esti. Ben de oturdum. Fakat Harry hala ayaktaydi. Çok sert bir rüzgar esti ve yere düştü. Hala gözleri başından beri baktığı caliliktaydi. "Ne var orada?"

"Bir kopek galiba,"

"Salak misin ondan mi korkuyorsun?"

"Saldırırsa ne yapacaksın?"

İkiz PotterlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin