"Nefes.. ben senden..""Tahir söyle hadi ya!"
"bana sana söylemedim diye kızma ama.."
"tamam."
"bide bunları kimseye söyleme olurmu?.. ailem tek biliyor gerçeği, bide sen bilecesin.."
"Tahir anlatacak mısın?"
"Nefesim.. benim bir çocuğum var-"
"ne diyorsun sen be!"
yüzüme yediğim tokatla iyice sinirlendim.
"kızım bir durda cümlemi bitirmedim!"
"çocuğum var diyorsun ya!"
"gerçekten çocuğum değil!"
"o nasıl oluyor pardon?"
"ya kızım adam akıllı dinleyecekmisin?"
kafasını onaylarcasına salladığında bende konuşmaya başladım.
"İstanbula gittiğim zamanı hatırlıyorsun dimi? he işte ben İstanbul'a acil bir işim var diye gitmiştim.... işte öyle oldu çocuk yetim kalmasın diye bende buraya getirdim kıyamadım.." (herşeyi anlatır)
"ya senin nasıl kocaman bir yüreğin var be adam"
nefes bana sarılınca bende ona sarıldım.
"acımadı dimi tokat attım ya("
"çok acıdı."
"gel öpimde geçsin"
yanağımdan öpünce;
"nefes"
"efendim"
"benim bir yerim daha açıyor öpermisin?"
"söyle aşkım neresi?"
"dudağım.."
"seni fırsatcı"
"öpmeyecek misin?"
"öpim mi?"
"ya demek öyle nefes hanım tamam ula öpme bende gider beni öpecek başka kız bulurum beni öpmek isteyen çok"
"ne diyorsun sen! seni benden başkası öpemez yavaş!"
"ozaman sen öp!"
Nefes beni öpmeye başlayınca bende tabiki karşılık verdim:Dd
"oldu mu?"
"hayır olmadı"
bu sefer ben öpmeye başladım.
"tamam yeter Tahir! şimdi asıl soruyu sormadım neden bana bunu en baştan anlatmadın ve neden benden ayrıldın ki?"
"aşkım.. Tuğçe tehdit etti.."
"iyide bunda tehdit edilecek bişi yok ki?"
"Tuğçe çocuğun benim olduğunu sanıyor.. yani öz değilim ama babalık ediyorum ama sonuçta öz değil ama o öyle biliyor buyüzden sana yanlış bildiği şeyi söylemekle tehdit etti eğer ben sana söylediğim gibi gerçeği ona söyleseydim bu sefer yiğitin hayatını mahvederdim.. oyüzden ben ne senin canın yansın istedim ne de yiğitin.."
"yiğit?"
"yiğit kaleli.."
"hemen nüfusuna mı aldın çocuğu?"