Konağa geldiğimizde içim içimi yiyordu en son bu konağa yemeğe gelmiştim.. daha doğrusu gelmiştik.. ah annem aklıma geldi yine, ağlama nefes ağlama şimdi sırası değil! konakla uzun uzun bakıştıktan sonra önden gelen tahir'in sesiyle kendime geldim.
"akşama kadar orda dikilmeyi düşünmüyorsun dimi?"
Her ne kadar morelim bozuk olsada kendimi topladım ve hafiften sırıtıp tahir'in dibine kadar gittim kapıyı çaldık. Bir anda ellerimde hissettiğim eliyle daha çok güven altına alınmış gibi hissettim ellerimizi kenetledik. Kapı açıldığında yıllar sonra ilk kez gördüğüm Asiye ablaya baktım gerçekten dahada güzelleşmişti. Asiye abla tahirle tatlı tatlı atışırken yiğite sarılmıştı ve kokusunu içine çekmişti okadar güzel kokusu vardı ki zaten. Tahirle bakıştıktan sonra ellerimi ellerinden ayırıp ağzımı oynatıp "şuan hazır değilim sevgilim.." demiştim tahirde gözleriyle onaylayıp içeri girmişti.
Asiye ablayla sarıldıktan sonra kulağıma yaklaşıp "gün geçtukça daha da güzelleşmuşsun.." dediğinde yüzümdeki o sırıtış yerine kocaman bir gülümseme geldi "bende senin için öyle düşünüyordum.."
"seni şimdidan sevdum bakalum bundan sonrasu nasul olcak."
Biz Asiye ablayla gayet iyi anlaşıyorduk uzun zaman geçmişti sadece onunla o akşam konuşmamıza rağmen aramızda samimiyet vardı zaten Ece bana az çok bahsediyordu eminim ece Asiye ablaya benden de bahsediyordur. içeri geçtiğimizde bütün aileyi tam kadro gördüğüm de sevinmiştim, zaten hepsi beni tanıyordu ve az çok seviyordu bende onları seviyordum tabii..
"hoşgeldun nefes kizum"
"hoşbuldum saniye teyze"
Saniye teyzenin yanına gidip elini öpüp sarıldım.
"hangi rüzgar attu senu buraya nefes bacum?"
Tahir sert bakışlarını abisine yöneltirken bişiler söylemeyi de ihmal etmiyordu tabiki.
"abiii"
"okulum bitti buraya iş için geldim Tahir bahsetmedi mi?"
"he sen şu şirket mevzusuni diyisın"
"evet abi."
"abin Paris'e gittu sen nerde kalaysun?"
"otelde.."
"olir mi öyla şey bi başına otellerda sahipsuz gibi sonuçta abinla bi hukumuz oldi bize yakuşmaz gel buraya burda kal bacum."
"aynen bi başına otellerde olmaz bizim eve yerleşirsin."
Mustafa abi söylediğinde her ne kadar istemesemde Tahir söyleyince kulağıma hoş geldi..
"rahatsızlık vermeyeyim.."
"olirmi kız öyla şey şirkettan çıktuktan sonra eşyalarıni toplayup buraya gelun."
"aynen öyle yapacağız yenge itiraz yok nefes!"
Tahir'i gözlerimle onayladıktan sonra Tahir şirkete gitmek için ayaklandı ve tabiki bende, yiğiti öpüp arabaya doğru ilerledik.
Arabada ikimizde bişi konuşmamıştık zaten konaktan şirkete fazla bir yol mesafeside yoktu. Şirkete girdiğimizde bütün gözler bize döndü eee tabi patronlar geldi bi zahmet sonra kızların bakışları benim yakışıklı sevgilim Tahire gidince kıskançlık damarlarım oynadı tabi ellerimi tahir'in ellerine kenetledim ve bir birimize bakıp güldük. Herkes büyük şokla bakarken bize doğru gelen deniz ve Eceyi gördük aha şimdi bide bunların ağzından düşmeyiz.
"nefess hani sen oyun oynayacaktın Tahire noldu dayanamadın mı?"
"eceee!" dişlerimi sıkıp söylediğim şeyle tabikide tahir'in dikkati bana kaymıştı.
