Paranormal Hayatım (ASKIDA)

Merih'in Ölümü

Bu sefer sadece gerçekleri anlatacağım başba birşey yok hepsi yaşanmış olaylardır...

Sabah kalktığımızda Merihi aradım ama açmadı. Hemde 4,5 kez aramama rağmen... Bende ailesine ulaştım. Merihe Antalya'da otobüs çarpmış. Otobüsü kullanan bir otobüs şöförüymüş. Alkollüymüş falan dinlemediler direk içeri attılar. Sadece ağlamaya başladım hıçkıra hıçkıra. Sıla ile ayrıldığım zaman en son bu kadar ağlamıştım.Bir de Buse var tabii ki Buse çok acılı bir şekilde denizde boğulmuştu. Şimdi ben ne yapacaktım,kimsem kalmamıştı. Melisa desen ben ne kadar değer versem bile bana ne kadar, ne iyi koruyacağım Sıla'yı bile layık görmemiş,zorlayıp bizi ayırmıştı... Sılaya kendimden çok değer veriyor,gözümden bile sakınıyordum. En son İstanbul için kendi paramla aldığım,sırf Sıla için gideceğim bileti aldığım gün Sıla benimle ayrılmıştı. Kendimi yırtmıştım ama ben bir o*ospu çoocuğu olduğum için takılmamıştım. Ben kime değer versem gelip anamı s*ikiyor... Bir tek Anıl benim verdiğim değerin karşılığını veriyordu

Sılaya olan sevgimi içime gömmüştüm artık,kendimi alıştırmaya çalışıyordum. Bir kızla konuşsam aklıma geliyor ve krizim başlıyordu. Hıçkıra hıçkıra ağlamak herkesin içinde,bu çok kötüydü bu yüzden okulun ilk haftası okula gitmemiştim. Kendimi kandırmak gibi olmasın ama sanırım Sıla da hala beni seviyor. Tabiki sevmiyor siz ne sandınız sadece kendimi teselli etmeye çalışıyorum şurada. Ben bu krizi atlattıktan sona bir kıza yavşamaya başladım ve çokda güzel gidiyorduk... Ta ki eve gidip yatana kadar. Aklıma geldi, çok sevdiği Ezhel'in

"İmkansızım" şarkısı dışardaki şahinden geliyordu. Ağlamaya başladım yaklaşık 1 saat kadar. Gözlerimdeki beyaz kırmızılaştı,damarlarım ortaya çıkdı.

Melisa ise bu zamanlarda Sıla ile küstü. Sümer diye bir arkadaşım Sıla'ya yavşamak istediğini söyledi. Anıl bana bakıyordu bende içten içe çıldırıyor,kendimden geçiyordum. Ta ki Sümer gidene kadar. Tuvalete gidip duvarları yumruklamaya başladım ama sanki ölümün sessizliği gibi kimse duymuyordu. Ben zaten bir b*ka yaramam siz bırakın beni dercesine ağlıyordum. Hala arkaplanımda olan fotoğrafını görenler bu kız kim diyince yanındaki Özlem'i gösterip "Çok yakın ve değer verdiğim bir arkadaşımdır"

diyerek geçiştiriyordum. Kimse Sıla'yı bilmediği için yinede kendi içime gömüp duruyordum.

Ben Sılayı sevmeye devam ettim.Kardeşinin hesapına attığı fotoğrafları kaybolmasın diye kaydetmiştim. Her fotoğrafını açıp yüzünü sever, bilgisayarımın üstündeki göz yaşlarımın sadece bir yerde toplandığını fark ederdim ama uurumda olmazdı. Annemler varken güler yüzlü idim ama aslında içten içe çıldırıyor,yok oluyordum. Merih ölmüştü,Sıla benden ayrılmıştı. İkisini de birden kaldıramayınca 7 hap yuttum. Kimse ben kusana ve ateşim çıkana kadar anlayamadı ama sonra doktora gittiğimizde bana neden 7 hapı birlikde içtiğimi sordu. Bende piçcesine güldüm ve "Sizin verdiğiniz ilaçlar vardı ya onları içtim." diye çıkıştım. Kustuğumda haplar çıkmıştı sadece 2 tanesini sindirebilmiştim. Keşke 19 tane falan atsaydım da bende Merih'i bir kerecik daha görebilseydim. Merih ve Buse aklıma geldikçe sinirleniyor,öfkemi topluyordum ama sonra Sıla aklıma geldikçe ağlıyordum. Hayatım boyunca içime attığım acılarımı en son Melisa fark etti.

Melik diye bir arkadaşım vardı kardeşi bana aşık olmuş. Çık diye bana yalvardı.

+Bak Ömer Allah rızası için en azından 1 ay çık yeterli be sonra ben öğrenmiş taklidi yaparım lütfen Ömer lütfen...

-Sen neden buna bu kadar önem verdinki?

+Biliyorsun Beril sinir hastası o yüzden fazla kıramıyoruz...

Hemen Berile çıkma teklifi ettim ve çıkmaya başladık. 1 ay boyunca yapmacık sevinçler,aşklar falan... Sıla aklıma geliyordu ama Berile daha çok üzüldüğümden ağlayamıyordum. Berilin abisi Melik öğrenmiş taklidi yaptı ve kavga ettik yapmacıktan.Fazla bişey olmadı instagramdan dövüştük.

Melisa artık benim hala Sılayı sevdiğimi bildiği halde gelip bana "Kavga etmek mi istiyorsun?" diye soruyordu. 15 Haziran 2018 de görüşmek üzere Melisa inşallah sende benimle cehenneme gelirsin... Bundan önce böyle birşey yaşamamışsındır kesinlikle ama sende bu duyguyu yaşıyacaksın, Allah sanada bu duyguyu tattıracak sen merak etme... (Bana çok yanlış yaptın piçsin falan ama seviyorum seni de ne biliyim bırakamıyorum aq keşke tavsiyelerine uysaydım kafamı sikip sikip duvarlara sürteyüm,çıkan alevle esrar yakayım amk)

Şimdi Sıla ile aramızı soracak olursanız yeni bir sevgilisi var. Evet üstümden 3 tane daha geçirmiş olmasına rağmen ben hala Platonik bir şekilde onu seviyorum. O fotoğraflarındaki gülüşü beni benden alıyor. Her çiğköfte gördüğüm zaman bir tane alıyorum yarısını yiyorum,Sıla'yı anıp diğer yarısını yiyorum. Bu arada bu "ALAGAVATLIK değil" işte bu gerçek sevgi ve ben beklemeye devam edeceğim. En son 14 Mayıs pazartesi arayıp "Alo alo " Demesini dinleyip "Sıla sen misin?" dedim. Ve yüzüme kapanan telefonu masanın üstüne koydum. Sonra kolumda bunu unutmamak için 8 çizik attım. 8 Hafta ve en az 400 dakika... Mutluyum çünkü dakikam yokdu ama parasını ona TL olarak gönderdim ama nedense neden gönderdin diye bir cevap alamadım. Yapacak bişey yok ben hala seviyorum. Senin sevmen önemli değil bu benim düşüncem ve ben arkasındayım bu düşüncenin Sıla kendine bir sor bakalım sen olsan ne yapardın?

Seni suçlamıyorum,bu senin hayatın senin seçimlerin seni unutana kadar sanırım hala aynı duyguları yaşayacağım...