Episode 3

305 18 1
                                    

Öncelikle okuyan kişi sayımız gördüğüm üzere artmakta!!! Bunun için size çok teşekkür ederim.! Ve hiç uzatmadan ... İyi okumalar.. Yorum yapmayı unutmayın pls :D

Gerçekten bu kadar kaba olmak zorunda mıydı? Ya da neden tek bana böyle davranıyordu. Böyle davranması için hiçbir sebep yoktu ortada. Çünkü beni daha tanımıyordu bile. 

'' Hey ne oldu sana '' 2 çift bana sarılan el farkettim ve kafamı az yukarı kaldırdığım da bu ellerin Tiffany'e ait olduğunu anladım.

'' Bir şey olmadı Tiffany '' diyip ayağa kalktım. Sınıftan dışarı çıkmak istiyordum çünkü ağlama oranım fazlasıyla yüksekti(!)

'' nereye ? '' diye sordu Tiffany. Bir şey demeden sınıftan çıktım belki biraz ayıp olmuştu ama daha fazla orada onun etrafında duramazdım.

TİFFANY AĞZINDAN...

'' Ne dedin kıza Harry '' diye bağırdım. Bu tepkimi beklemiyor gibiydi.

'' Ne zamandır beri normalleri korumaya başladın Tiffy ? '' diye sordu. Ah bu çocuk(!) beni deli ediyor.

'' onu rahat bırak Harry, o iyi biri. '' diye açıkca söyledim ama bu onun pek hoşuna gitmemişti bunu onun yüz ifadesinden anlayabiliyordum.

'' onunla ilgilenmiyorum '' diye kestirip attı. 

'' bunu farkettim ama onun duygularını incitiyorsun bunu hissedebiliyorum. '' dedim. Evet hissedebiliyordum hatta büyük ihtimal şuan ağlıyordu.

'' okulda güç kullanmak ha ? '' diye yarım ağız gülüyordu karşımda. 

''bunu her kız tahmin edebilir canım '' diyip Ashley'i bulmaya gitmeye karar verdim. Yürürken '' hey nereye '' diye bağıran Harry'i görmemezlikten geldim.

- - - 

Tahmin ettiğim gibi basketbol sahasında, en köşeye sinmiş kafasını hiç kaldırmadan öylece oturuyordu. Ve ağlıyordu. Dediğim gibi hissedebiliyordum.

'' selam güzellik '' diye cıvıltılı bir şekilde konuşmayı başlattım.

'' merhaba '' dedi kafasını kaldırmadan.

''noldu '' diye direk konuya girdi. Ve bir anda kafasını kaldırdı.

'' bak tiffany seni sevdim ciddiyim ama Harry! onunla hiç iyi anlaşmıyoruz. Niye bana böyle davranıyor bilmiyorum. '' DİYE BİR anda cırladı.

''bak tatlım Harry zor biri. '' diyebildim sadece.

ASHLEY AĞZINDAN...

'' Evet bunu farkettim. '' diyebildim sadece. Ama yinede bana karşı bu tutumu ona karşı nefret beslememe yol açıyordu. 

'' hadi gel sınıfa gidelim benimle oturursun bugün. '' diye teklifte bulunmuştu. Aslında sınıfa gitmek istemiyordum ama başka çarem yoktu.

'' pekala '' dedim ve beni sürüklemesine izin verdim. Kendimi daha şimdiden bitkin hissediyordum. Galiba onunla arkadaş olmayı bırakmalıydım.

- - - 

Sınıfa girdiğimizde herkes bıraktığım gibiydi. Sınıfta bir kaç kişi köşede yiyişiyordu ve bu iğrençti. Öğretmenin gelmesine daha vardı. Harry.. Harry neredeydi ? 

'' Tiffany harry nerde ? '' diye ona sıramı gösterdim orada yoktu.

'' bilmiyorum en son sıradaydı. '' diye net bir şekilde açıklama yaptı.

''neyse '' dedim tiffany'nin sırasına doğru yürümeye başladık. Ama aklımdaki sorulara bir türlü cevap bulamıyordum. Harry nerdeydi .? 

- - - 

Ders bitiminde Tiffany ile birlikte alışveriş merkezine gitmeye karar verdik. Ve zilin çalmasına son 5 dakika evet. Bu laf her zaman hoşuma gitmiştir. Zile son 5 dakika. Kimin hoşuna gitmez ki ? 

- - - 

Zil çaldığında en son sınıftan biz çıkmıştık. Genelde de hep böyle olurdu zaten. Tiffany çantasına omzunu takkıp beni kapıda bekliyordu bende çantamla uğraşmamı bitirip yanına gittim ve koridorda yürümeye başladım. Yürürken çok ilginç konulardan konuşmaya başladık.. Örneğin kan.. Iy. Kan görmek bile midemi bulandırıyor.. Düşünmek...

'' selam tiffy '' bu sesi tanımıyordum. Eftramızı bakındığımızda Tiffany'nin gözlerinin baya açılmış olduğunu gördüm.

'' ne arıyorsun burda chad ? '' diye net bir şekilde sordu. Duydupuma göre Chad bu okulun kabadayısıydı.

'' hiçbr şey bebeğim sakin ol '' dedi ve yavaşça üzerimize gelmeye başladı.

'uzak dur '' diye tısladı tiffany.

'' hey bu da kim ? '' beni gösteriyordu. 

'' ona sakın bulaşma '' diye 2. kez tısladı tiffany. Hey ne oluyordu burda?

''sakin tiffy sakin, biraz oyalanalım bakalım bu güzellikle '' diyip elini omzuma atmasıyla Tiffany'nin Chad duvara fırlatması bir oldu. 1 dakika! Tiffany, Chad'i duvara fırlattı! Tiffany? Çok güçlüydü. Şuan boğazını sıkmakla uğraşıyordu. Ve Chad korkmuşa benziyordu.

- - - 

TIFFANY'NİN AĞZINDAN...

'' Bize bir daha bulaşırsan senin kanını son damlasına kadar içerim. '' fısıldayarak. OLabildiğince Ashley'in duymamasını istiyordum. Daha öğrenmemesi gerekiyordu. 

Chad'i yere bıraktığımda korkudan konuşamıyordu. Arkadaşları onu alıp hızlıca uzaklaşmaya başladı.

''sen çok güçlüsün tiffany '' diye söylemişti Ashley.

'' ah evet , bir kaç karete eğitimi yeterli oldu '' diye süper bir yalan atmıştım. Umarım inanır.

Banned?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin