HIDDEN 2 | Jeon Jungkook

-4-

-"Lan mal uyan! Uyansana!"
Beni hayvan gibi dürten Hyun Ji'ye yarım açık gözle baktım.
-"Ne var?"
-"Mal gibi uyuyakalmışız. Derse 4 dakika var. Uçmamız gerekiyor! Ama sen hala bu bankta, hatta bankta bile değil yerde uyumaya devam ediyorsun! Kalk hadi!"
-"40 dakika mı? Daha çok var~"
-"Poponla mı dinliyorsun beni?! 40 değil 4! 4! Tanrım bir de aegyo yapıyor. Hasta masta dinlemem atarım seni şu denize. Kalk! Yoksa seni bırakıp giderim. Hocalara da Reika barda derim."
Anında yattığım yerden fırlamıştım. Ama ani hareket yaptığım için başım dönmüş ve gerisini geriye yere düşmüştüm. Hyun Ji kollarımdan tutup beni kaldırdı ve elimden tutup koşmaya başladı.
-"Düşeceğim! Yavaş ol!"
-"3 dakika 29 saniye kaldı of! Çok yavaş koşuyorsun! Hiç süt içmedin mi?!"
-"Ya! Hyun Ji. Ben çift dalaklıyım. Maraton bile kazanırım."
-"Belli."
Aniden Hyun Ji'nin elini bıraktım ve tüm hız koşmaya başladım.
-"Ya! Beklesene beni! Reika!"
-"Okula senden önce varacağım ve hocalara Hyun Ji barda diyeceğim!"
Duyabilmesi için son ses bağırdığımda ondan bayağı bir uzaklaşmıştım.

°•°

Okula vardığımda hemen içeri girdim. İçeri girdiğimde tabii ki sınıf hocamız ile konuşan bir Hyun Ji beklemiyordum. Benden önce nasıl gelmiş olabilirdi? Ondan daha hızlı koşmuştum.
-"Hocam Reika şuan barda. Yani bana öyle dedi. Mesaj atmış."
Hyun Ji'nin dediğini duyunca sırıtarak yanlarına doğru yürüdüm.
-"Hocam günaydın! Kabız olmuşum bu yüzden geciktim. İzin kağıdı almaya gidiyorum! Aa Hyun Ji sen de mi geç kaldın? Ah doğru ya dün gece erkek arkadaşını eve çağırmıştın. Uyuyakalman normaldir. Neyse ben bir an önce derse yetişmeliyim. Sınıfta görüşürüz."
Elimi sallayıp müdürün odasına doğru hızlıca yürümeye başladım. İkisinin de şok olduklarını biliyordum. Hyun Ji bunu hak etmişti.

°•°

-"Tanrı aşkına diyecek başka bir şey bulamadın mı?! Senin yüzünden Bayan Shin Hye babamı aradı!"
Tenefüs başından beri Hyun Ji söylenip duruyordu. Ona dil çıkardım.
-"Eğer biraz daha geç gelseydim Bayan Shin Hye benim barda olduğumu sanacaktı. Bu sefer de benim ailemi arayacaklardı. Benim gibi uyanık olman gerekli. Bu arada sen benden nasıl önce geldin? Senden çok daha hızlı koşuyordum!"
Alnıma fiske atıp kollarını bağdaş kurdu.
-"Zeka gerekli canım. Sana yetişemeyeceğimi anladığımda taksiye bindim. Kırmızı ışıklar yüzünden yine de bana yetiştin. Pislik.."
-"İyi fikirmiş."
-"Ama senden intikamımı alacağım. Şanslısın ki hastaneden yeni çıktın."
-"Sen balık hafızalısın. Yarına unutursun."
-"Tch. Sanmam."
Tepemize gelen sınıf başkanı Jungkook konuşmamızı bölmüştü.
-"Reika Bayan Shin Hye seni çağırıyor. Müdürle beraber müdürün odasında seni bekliyorlar. Yatakhane işlemlerini halledeceklermiş. Bir de yazılı tarihlerini falan verec-"
-"Oppa!"
Jungkook'un sözünü bölen kişi koşarak Jungkook'un boynuna atlayan Kwon Soo Ah olmuştu. Onu, onları öyle görünce gözlerimin dolduğunu fark ettim. Hyun Ji'ye baktığımda ise bana endişeli bir şekilde baktığını gördüm. Dolan gözlerimi görmemeleri için ayağa kalkıp müdürün odasına doğru yürümeye başladım.
-"Reika! Bekle!"
Gözlerimi silip arkamı döndüm. Hyun Ji koşarak yanıma gelmişti.
-"Üzülme.."
Hyun Ji benden bir şeyler sakladığını bu kelime ile belli etmişti. Ve ben bunu çözmeliydim.
-"Ne için?"
-"A-ah şey yatakhanede benimle denk gelemeyebilirsin."
-"Odada tek değil misin?"
-"Hayır. Sen gittikten sonra yeni bir oda arkadaşım oldu."
-"Ben gittikten sonra?"
Hyun Ji soruma şaşırmış olacak ki bir şey diyemedi.
-"Hocanın yanına gitsen iyi olur."
diyip yanımdan ayrıldı. Ben ise zafer ile sırıtıyordum. Bulunduğum yerden ayrılıp müdürün odasına gittim.

°•°

Yorucu bir okul gününün ardından eşyalarımı almak için eve gitmiştim. Annemle ve kardeşimle vedalaştım. Eşyalarımı alıp kapının önündeki arabaya bindim. Beni babam götürecekti.