$4

8.5K 554 126
                                    

taetae: hey güzellik bir baksana buraya

mingi: Ne oldu Taehyung?

taetae: noktalamaları es geçelim de sen bana telefon numaranı ver artık ya

mingi: Olmaz.

taetae: neden

mingi: Sıkıyorsun beni. Siktir git artık.

taetae: üzdün ama :( hak etmedim bunları

mingi: Taehyung uzatma artık. Senden büyüğüm hem ben sal bir beni.

taetae: sorun yaş farkı mı

mingu: Taehyung! Seni istemiyorum.

mingi: İki hafta Jungkook'un hatırına dayandım. Ama dakika başı mesaj atıyorsun olabildiğince kırmamaya çalıştım seni ama kötü söz kullanmadan beni rahat bırakmayacaksın.

taetae: hyung jzizns bak ne diyeceğim bir anlaşma yapalım ben sana bir hafta yazım kurallarına dikkat ederek ve seni çok sıkmayarak mesajlar atayım sen de benimle buluş

mingi: Benim kazancım ne?

taetae: ne istersin ;)

mingi: Tamam kabul. Ama tek bir şartla bir daha mesaj atmayacaksın.

taetae: olmaz

mingi: Tae ya öyle ya öyle.

taetae: bunu isteyemezsin benden

taetae: tamam tamam buluşmayalım ama konuşmayı da kesmeyelim.

mingi: Bu kadar mı isteklisin benim için?

Yoongi ekranın arkasından sırıttı. Ama onun aksine küçük olan stres içinde bacağını sallıyordu.

taetae: hyung benimle oynuyor musun

mingi: Nereden çıkardın?

taetae: öyle işte

mingi: Tamam kabul. Buluşalım bir hafta yazım kurallarına dikkat et.

Yoongi'nin sırıtması yüzünde daha da büyüdü. Üç haftadır konuştuğu bu çocuğa alışmıştı.

Diğer cephe ise mutlulukla sırıtıyordu bu sefer hyungunun onunla dalga geçtiğini düşünmemek için ona cevap yazmamayı seçti.

İkili farklı yerlerde aynı duyguları hissediyordu şu an. Bundan sonra ne olacağını buluştuklarında ne olacağını ya da buluşabilecekler mi onu bile bilmiyorlardı. Ama önemsemiyorlardı da.

İkisi de suratında aynı sebepten kaynaklanan gülümseme ile telefon ekranlarını kilitleyip komodinlerinin üzerine koydular ve gözlerini kapayıp uykuya daldılar.

love is loveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin