PC - 2 🧀

52 5 0
                                    

"Köpeklerle konuşmayı hobi edinen kızın bir diğer hobisi dansmış sanırım." Hızla arkama döndüm. Ama Ekin'i görmeyi gerçekten hiç beklemiyordum.

Ekin yavaşça yanıma gelirken ben ne diyeceğimi düşünüyordum.

"Sevgilinin yerine özür dileyeceksen, şimdiden söyleyeyim kabul etmiyorum."

"Hayır, sadece vaktimi öldürüyorum." deyip sırıttı. Böyle yapınca yakışıklı olduğunu düşünüyorsa, doğru düşünüyordu. Ama bende bu sırıtması sadece yüzünün ortasına yumruk atma isteği oluşturuyordu.

"Pekala, o zaman git o yılışık sevgilinle öldür vaktini. O daha uygun olur." deyip samimiyetsiz bir şekilde gülümsedim. Sinirlenmiştim ama bunu belli edip ona istediğini vermezdim. Arkamı dönüp gitmeyi amaçlarken Kamer ile çarpıştım. Çarpıştığım gibi onun olduğunu nasıl anladığımı soruyorsanız, ben onu kokusundan bile tanıyordum. Huzur kokuyordu. Abi gibi kokuyordu.

"Bir sorun mu var birader ?" İşte şimdi yanmıştım. İşin içerisinde erkek varsa, Kamer, Kamer olmaktan çıkıyordu.

"Evet, var. Sevgilinin sevgilimle uğraşmasını istemiyorum. Yoksa elimden bir kaza çıkabilir." İşte o soğuk bakışlar geri gelmişti. Kamer'in gözlerinin içine bakarak konuşuyordu. Kamer konuşacakken ben söze atladım. Küçük bir kahkaha attım.

"Kendisi gelip söyleyemiyormuş ? Ay, yoksa çok mu korkutmuşum onu ?" deyip sırıttım. Kamer beni arkasına alıp Ekin'e yaklaştı.

"Kardeş bir sorun varsa bana gel paşa paşa hallederiz. Ama seni bu kızın yanında bir daha görürsem, asıl benim elimden bir kaza çıkar." Elini omzuna koyup sıktı ve bir gözünü kırptı. "Tamam mı koçum." Arkasını dönüp elimi tuttu ve beni Ülker'in yanına çekiştirdi. Ülker'in yanına gitmeden arkamı dönüp son bir kez baktığımda iki elini yumruk yaparak bize -daha doğrusu Kamer'e- baktığını gördüm. Kamer'i gerçekten çok seviyordum !

* * *

Sabah bu sefer Kamer'in yatağımda tepinmesiyle uyandım. Şu an Ülker'in yaptığı pankekleri uyku sersemi olarak yiyordum. Gece uzun zamandır merak ettiğim bir diziye başlamıştım ve 3'de yatmıştım. Ama çok güzeldi be ! Tabii bunu Ülker'e asla söylemezdim çünkü annelik damarı tutardı. Yemeğimiz bittiğinde yukarı çıkıp giyindik. Kamer'in dırdırını çekemeyeceğim için nakışlı siyah pantolon, siyah boğazlı kazak ve siyah kot ceketimi giymiştim.

Otobüsten inmiş okula yürüyorduk

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Otobüsten inmiş okula yürüyorduk. Kapıdan girdiğimizde bahçenin dolu olduğunu fark ettim. Bahçeye göz gezdirirken bankta tek başına oturan Bora'yı gördüm. Tanışmak için güzel bir fırsattı.

"Ben Bora ile tanışacağım siz yukarı çıkın." deyip şirince sırıttım Kamer'e doğru. Başta 'tamam' deyip gidiyordu ki geri dönüp ''Ne ?'' dedi.

"Ya Kamer bırak kız tanışsın birileriyle."

"Bak yukarıdan bakacağım, bir şey olursa camdan üzerinize uçarım. Söylemedi demeyin." Koca bir kahkaha atıp Kamer'in yanağına sulu bir öpücük bıraktım.

Peynir CanavarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin