PC - 3 🧀

45 7 2
                                    

Multimedia : Alara, Ülker ve Kamer'in kafeye giderken giydikleri 🖤

Şu an ne mi yapıyorum ? Dans salonunun ortasına yatmış peynirli tostumu yiyorum. Çünkü peynir candır, gerisi heyjandır. 'Göz kırpma emojisi' Başlamıştık başlamasına ama kimsenin aklına bir şey gelmeyince salonun ortasına yatmıştık hepimiz. Ama çok sıkılmıştım artık !

"Ay yeter bu kadar oturduğumuz ! Sıkıldım ben !" diye bağırıp dudaklarımı büzdüm. "Eğlendirin beni !" Gözlerimi Ekin'e çevirdiğimde hiçbir tepki vermeden telefonuna baktığını fark ettim. Gerçekten neden böyle olduğunu çok merak ediyordum. Sadece Akın -yakın erkek arkadaşıymış. Dans kulübü seçmelerinde öğrenmiştim- ve Neşe -yakın kız arkadaşıymış. Bunu da dans kulübü seçmelerinde öğrendim.- ile samimi bir şekilde konuşuyordu. Ama Azra'ya karşı pek samimi davranmıyordu. Birbirleriyle çıkar için birlikte olduklarını düşünüyordum ancak Ekin'in yanıma gelip Azra'yı rahatsız etmememi söylemesi bu düşüncemle uyuşmuyordu. Yattığı yerden kalkan Bulut ile bakışlarımı ona çevirdim. Yanıma geldiğinde tostumu bitirmiş çöpünü çöp kutusuna doğru atmıştım. Tabii ki girdi. E boşuna o kadar kursa gitmedik. Bulut elini elime uzattı ve tutup beni kendine çekti. "Sen yeter ki iste güzelim !" deyip sırıttı ve ellerimi tutup saçma saçma hareketler yapmaya başladı. Aynı zamanda Cardi B'nin I Like It şarkısını mırıldanıyordu. Biraz durup onu izlesem de dayanamayıp kahkaha attım ve ben de saçma hareketler yapmaya başladım. Sanırım ön yargılı olmayı bırakıp insanları tanımaya çalışmalıydım. Serdar -yeşil saçlı çocuk- da aramıza katılıp dans etmeye başladığında onun hareketleri güzel geldi ve Bulut'un ellerini bırakıp Serdar'ı izlemeye başladım. Serdar onu izlediğimi fark ettiğinde bilgisayara gittim. Britney Spears'tan Oops I Did It Again'i açtım. Ortada ben sağ tarafıma Bulut'u sol tarafıma Serdar'ı yerleştirdim. Arka tarafın sağına Ekin soluna da Bora geçti. Aklıma bir şeyler gelmişti ve onları kaçırmak istemiyordu.

* * *

Öğlene kadar bayağı çalışmıştık. Öğlene yakın tost yememe rağmen hâlâ açtım. Çünkü yemek aşktır ! Çok fazla yerdim. Kilo da alırdım ama spor yapardım. Daha doğrusu spor yapardık. Kamer ve Ülker ile. Küçükken üçümüz de asosyal çocuklar olduğumuz için ailelerimiz bizi hep bir şeylere yönlendirirdi. Dans, basketbol, voleybol, müzik... Bunlardan birkaçıydı sadece. Bir de mahallede oynarken başka kimseyi oyunumuza dahil etmezdik. Bu yüzden birbirimizden başka pek arkadaşımız yoktu. Ama bu iki kişi benim için bin kişiye bedeldi.

Öğlen olduğunda yerden telefonumu alıp dans salonunun çıkışına doğru yürümeye başladım.

"Alara !" Arkamdan bağıran Bulut ile durdum ama arkama dönmedim. Yanıma geldiğinde ona 'ne var ?' der gibi baktım.

"Bu yakışıklı beyle yemek yemek istemez misin ?" Azıcık sinir etmekten zarar gelmezdi değil mi ? Bir süre düşünüyormuş gibi yaptım.

"Hayır ?" deyip önüme döndüm ve yürümeye başladım. Serdar'ın gülme sesini duyabiliyordum. Birkaç adım attıktan sonra durdum ve kahkaha atmaya başladım.

"Gel." Devam ettim. "Yalnız bir erkek arkadaşım var. Seni sorun edebilir. Dövmeye kalkışabilir. İğneleyici sözler söyleyebilir. Bunun gibi şeyler işte." deyip söylediklerim normal şeylermiş gibi bir yüz ifadesi takındım ama Bulut gözlerini açmış bana bakıyordu. Başını iki yana salladı ve hafifçe öksürdü.

"Demirden korksak trene binmezdik güzelim." Önce yüzümü buruşturarak ona baksam da sonradan gülmeye başladım. "Serdar sen de gel bizle istersen ?" Sadece başımı sallamakla yetindi. Yürümeye başlamadan önce arkama baktım. Ekin bana doğru bakıyordu ve ellerini yumruk yapmıştı. Amaan ! Bu kadar sinire ne gerek var canım ?

Peynir CanavarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin