MEKTUP

4.5K 519 60
                                    

Selamunaleykum canlar.

Güzel Okumalar... ❤❤❤


Sevgili Leyla.

Ne oldu da böyle bir mektupla karşına çıktım hiç bilmiyorum. Yazan benim ancak yazacağım şeye de tam şu an karar vereceğim. Haklısın, bu çok da aklı başında bir harekete benzemiyor . Benim de aklım başımda çok fazla olmadığı için durumumu mazur gör. (Eski Türkçe kelimelerle konuşmaya başlamak da mektup yazmanın ekstrası olsa gerek) Bu okuyacaklarının hepsini bir çırpıda yüzüne de söyleyebilirdim ancak bir oda dolusu çocukla başa çıkmak bile bundan daha kolay geliyor. Ki sen de iyi bilirsin epey zordur.

Yanlış anlama, tabi seninle oturup sohbet etmeyi yeğlerim ancak hislerimi senin yüzüne bakarken anlatmak düşüncesi bile beni fazlasıyla heyecanlandırıyor. Beni az çok tanımışsındır, heyecan bende şaşkınlık ve endişeyi de beraberinde getiriyor. Sakin kalmayı istesem de olmuyor. O nedenle çağımızın çok kullanılan iletişim araçlarını değil de biraz daha nostaljik olanını tercih ettim. Eh, herkesten biraz farkımız olsun değil mi?

Umarım saçmalayıp elime yüzüme bulaştırmam. Ya da tarihin en kötü aşk mektupları içinde sayılmaz benimki. Tarihe geçeceğini çok da düşünmüyorum aslında. Sen okusan yeter. Zaten aşk mektubu dediğimiz şey de gizli kalmalı değil mi? Herkes öğrendikten sonra ne bir anlamı kalır ne de bize özel oluşu.

Sana, seni ilk gördüğüm andan başlayıp bugüne kadar neler hissettiğimi anlatabilirim. Bazen oturup birine senden bahsetmek istiyorum. Şöyle güzeldi, böyle tatlıydı ya da dünyalar kadar seviyorum diye değil de direk seni anlatmak istiyorum. Seni gerçekten gördüğüm anlardan, aklımı başımdan götürecek kadar heyecanlandırışından, güldüğün zaman daha önce hiç olmadığım kadar mutlu oluşumdan mesela. Sonra vazgeçiyorum anlatmaktan. Çünkü bütün bunları sana anlatmak istiyorum. Sanki hissettiğim tüm bu duygular bir hayalmiş de sen öğrendiğinde gerçeğe dönüşecekmiş gibi geliyor bazen. Gerçek olsun istiyorum artık.

Seni sevmeye başladığımdan beri hiç bitmeyecek bir bahar mevsimini yaşıyorum sanki. Ağaçlar hep çiçek açıyor, güneş hep en tepede. Kuşlar cıvıldayarak gökyüzünde dolaşıyor. Ben desen Mecnun gibi ortalıklarda dolaşıyorum. Senden önce mutsuz bir insan değildim. Yuvarlanıp gidiyordum işte. Ama sen gelince bende bir haller oldu. Baksana yazdıklarıma. Hiç bekler miydin benden böyle bir şey? Yalan yok, ben kendimden beklemezdim.

Umarım bu işin sonunda kendimi 'Bahar geldi, sen gelmez oldun' şarkısını dinlerken bulmam. Gelsen ne güzel olur be Leyla. Baharıma bahar katarsın.

Mektubu yazarken seni düşünüyorum. Seni düşünmediğim çok bir ânım da yok zaten. Gözlerin, bana bakışın ve gülümseyişin geliyor aklıma. Belki çok saçma ama okulda seni görmüyorken bile aynı yerde oluşumuz iyi hissettiriyor. Bu, birbirimizi göremesek de aynı gökyüzüne bakıyor olmak gibi.

Seni ilk gördüğüm an sanki hep hayatımdaymışsın gibi hissettim. Sana her baktığımda her şey tamamlanmış gibiydi. Yarım kalan hiç bir şey kalmamış gibi. Bu çok güven verici bir histi. Kendimi bildim bileli sen vardın sanki. Seni tanımak, seninle konuşmak istedim. Belki çok basit ama en sevdiğin yemeği merak ettim mesela. Ya da en sevdiğin rengi. Belki ikimiz de aynı rengi seviyoruzdur diye düşündüm. Hangi tür kitapları okursun, seni neler güldürür, bilmek istedim.

Aslında bu mektup bütün merak ettiklerimi öğrenmem için bir aracı. Belki ben tek başıma seni ikna edemem diye onu gönderdim. Elçiye zeval olmaz, bilirsin.

Bir kahvenin kırk yıl hatrı vardır derler. Belki bu mektubun da sen de kırk yıl hatrı kalır. Benim için öyle. Birlikte içtiğimiz çayın, yaptığımız muhabbetlerin, paylaştığımız gülüşlerin kırk yıl hatrı olacak. Ve bu katlandıkça katlanacak eminim. Senden bana bir karşılık gelse de aynı olacak, gelmese de. Ama gelsen ne güzel olurdu diye düşünüyorum. Biz birlikte çok güzel olabiliriz.

Ben hislerimden kaçan bir adam olmadım hiçbir zaman. Evet, ilk defa böyle bir şey yaşadığım için kendimi anlayabilmem biraz uzun sürdü ama seninle ilgili hissettiğim duygulardan kaçmak istemedim. Tamamlanmış hissetmek çok güzeldi. Gerçi bazı durumlarda duygularımı saklayabildiğimi pek sanmıyorum. Zaten küçükken de saklambaç oyununda çok başarılı olamazdım. Bir şeyleri çaktırdıysam bile yüzüme vurmamış olman az da olsa içimi rahatlatıyor.

Sonra bana diyorlar ki 'Neden Leyla'yı seviyorsun?'
'Sevmemek için bir sebebim yok ki. Neden sevmeyeyim?' diyorum. Bütün güzellikler ona çıkıyor.

Eğer ki senden bana doğru bir adım gelirse ne gibi hisler içinde olabilirim bilmiyorum. Ama hiçbir şey umduğum gibi olmayabilir de. Kalbim senin tarafından kırılabilir. Bu da olasılıklar içinde. Ancak birini sevmek tek başına bile çok güzel bir eylem. Ve sen benim kalbimi kırsan bile iyileştiğinde senin için atmaya devam edecek. Hiçbir şeyden emin olmasam bile bundan eminim.

"Gel ey Leyla, gel ey candan yakın canan, uzaklaşma!

Senin derdinle canlardan geçen Mecnun'la uğraşma!"

Demiş büyük Mehmet Akif. Ne de güzel yazmış. Ben şiirden pek anlamam. Şiir çok büyük adam işi gibi gelmiştir bana hep. O nedenle yazanlara da saygım büyüktür. Akif'e de saygım sonsuz. Yıllar önce benim için yazmış bu dizeyi bence. Sanki benim seni seveceğimi biliyormuş da duygularımı yeterince ifade edemeyeceğimi düşünmüş. Büyük adam.

Ben sana şiir ya da şarkı yazamam. Elimden ancak mektup yazmak gelir. Geçmiş zamanlarda aşklar hep böyle ilan edilirmiş. Yüz yüze konuşmalar falan mümkün değilmiş. Babam bile yazmış anneme. Hala saklar annem, dokundurmaz kimseye. Ara ara açar okur. Yıllanmış ama eskimez der hep mektupları için. Benim sana yazdığım bu mektup da yıllar alsın ama sende hiç eskimesin..

Sevgili Leyla. Senin gibi ben de kendimden böyle bir mektup beklemiyordum. Şu yazdıklarıma gerçekten inanamıyorum. Hepsini gerçekten ben yazdım, valla. Hiç kimseden ve hiçbir yerden yardım almadım. Bu yazılanların hepsi tamamen kalbimden.

Umarım kalbimden kopup gelen her şey kalbine ulaşır.


***

Allah'ım tam şu an yaşamadığım aşk için deliriyor olabilirim. Ertim canım sen ne güzel seviyorsun öyle. ♥️

Geçen hafta satır aralarında verdiğim mektubun tam hali karşınızda efendim. Özel bölümümsü gibi bir şey. Gerçek bölüm de çok ara vermeden karşınızda olacak. ♥️

Bizim Erti büyük aşk adamı çıktı yahu. Tamam az çok biliyorduk da bu baya baba oldu. Şimdi deyin bakalım nasıl olmuş mektup? ♥️♥️♥️

Bir WhatsApp grubu var, oraya katılmak isteyenler de buraya yorum bıraksınlar. Onlara ulaşacağız.

Bölüm emojileriniz de burada sizi bekliyor. ♥️♥️♥️

zeynebinhikayeleri instagram sayfamızda da sizleri bekliyoruz. Uğramadan geçmeyin bak darılırım. Sevdiğiniz alıntıları ya da afişleri atıverin bize. ♥️♥️♥️

"İyiki varsınız, hep olun."

***

*Sosyal Medya Hesapları*

İnstagram:

zeynebinyeri/zeynebinkitapligi

İnstagram sayfamız:

zeynebinhikayeleri

Bir Leyla HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin