Kızıl Mafya

12. Bölüm (can-su)

Sabah uyandığımda okul için hazırlandım mecburiyetten gitmek zorundaydım her ne kadar dersleri dinlemesemde hep yüksek alıyorum. Neyse konudan sapmayalım Halıyla bakışmadan sonra banyoya gidip yüzümü yıkadım.
Odama geri dönüp dolaptan kombin yapıp giydim.
Siyah yırtık pantolon üstüne siyah atlet siyah atletin üstüne beyaz v yaka tişört mü gömlek mi artık adı neyse onu giydim.

Üstümü giyinince aşağıya indim su telefonla konuşuyordu anladığım kadarıyla Can'dı derdi neyse artık nefese günaydın diyip masaya oturdum. Bir kaç dakika sonra su geldi yanımıza

"Bugün okuldan sonra ben yokum"(su)

"Hayırdır su nereye gidiyorsun?"(gece)Derin bir nefes alıp konuştu.

"Can bir yere götürcekmiş beni"(su)

"İyi peki tamam"(gece)
diyip konuyu kapattım. Kesinlikle yalnız göndermiyecektim.
Kahvaltı bitince kalkıp arabaya doğru yol aldık.

Arabanın yanına gelince arabanın kilidi kendiliğinden açıldı kapıyı açıp koltuğa yerleştim. Kızlarda kendi arabalarına binince pencereleri açtım radyoda son ses fenerbahçe marşı çalıyordu marş tekrar başladı bu sefer kızlar açmıştı aynı anda başlatmışlardı sokaklar inliyordu resmen. Okula yaklaşınca camı kapatıp otoparka sürdüm bugün kapalı otoparka değilde bahçeye park edesim gelmişti direksiyonu park yerine çevirip park ettim arabanın motorunu kapatıp yani arabayı söndürüp arabadan indim. Kızlarda yanıma gelince ben önde yürümeye başladım. Cebimden sigaramı çıkartırken biri bana omuz attı
BANA OMUZ ATTI!!!!!
OMUZ ATTI BANA!!!!!
ATTI OMUZ BANA!!!!!
Şimdi ebesini bir güzel belliycem lan gene mi alev sürtüğü bu ee yeter be alev kıvırta kıvırta yürürken
"Şişttt sürtük baksana."(gece)
Arkasını dönüp
"Bana mı dedin"(alev)
"Senden başka sürtük mü var burda sürtük"(gece)
"Sensin sürtük"(alev)
"Cık cık yanlış cevap doğru cevap şu olacak sürtükcüm. Ben bir sürtüğüm."(gece)
"Sensin sürtük"(alev)
"Kızım sen akıllanmıycan mı ya ben seni dövmekten bıktım sen dayak yemekten bıkmadın"(gece)
Konuşmasına fırsat vermeden saçını tuttuğum gibi çektim saçı elimdeyken kafasını çevirip duruyordum ayağına tekme atıp yere düşürdüm. Alev acıyla ağlarken ben zevkle sırıtıyordum. Alevi bırakıp çardağa geçip oturdum. Siren sesleri gelmeye başladı umarım sürtük polis çağırmamıştır yoksa olan gene kendine olacaktı polis arabaları okulun içine girince dahada yayıldım çardakta. Alev polislerin yanına gidip konuşmaya başladı bir kaç dakika sonra bizi işaret edince bize doğru gelmeye başladılar. Sinirle dilimi alt dudağımın üstünde gezdirdim.
"Gece Soylu?"(polis)
Sırıtarak elimi kaldırdım

"Karakola kadar bizimle geliyorsunuz"(polis)

"Öyle mi? Niye?"(gece)
Sırıtıyordum

"Alev i darp etmekten geliyorsunuz." (Polis)

"Memur bey boşuna gelmişsiniz bir saniye"(gece)

Cebimden kimliği çıkartıp önüne attım anında gözü büyürken konuşmaya başladı
"P-pardon efendim özür dilerim. alev hanım bizimle karakola geliyorsunuz"(polis) işte buna kahkaha atmaya başladım.
"Bırakın götürmeyin bir yere"(gece)

"P-peki e-efendim s-siz nasıl isterseniz öyle olsun."(polis)
Arabalarına gitmeye başladılar.
Zil çalınca ayaklanıp sınıfa çıktık.
Sınıfa girince masama doğru ilerleyip oturdum. Hoca gelince herkes ayağa kalkmaya başladı tabi biz ve aras gil hariç. aslında iyi anlaşabilirdik aras gille bir ara bu konuyu düşünmeliyim. Okul bitmişti ve biz depoya doğru gidiyorduk aras gille tam kadro değildik can'la su bir yere gittiler bizde araf ben ve nefes depoya gidiyorduk. Depoya varınca arapayı park ettim. Burası sıradan bir depo değildi adam dövdüğüm bir yer değildi buraya sadece samimi bulduğum insanları getirirdim aras gile de güvenmesem buranın kapısının önünden bile geçemezlerdi. Öncen avucumu duvardaki gizli bölgeye bastık sonra da gözlerimi okutup kapının açılmasını sağladım. Kapı açılınca içeri girdik. Herkes içerdeki siyah koltuklara oturdu. Bende kendimi her hangi bir koltuğa attım. Birazdan can'la su gelecekti zaten. Aradan geçen kısa zaman sonra kapı açıldı içeri girdiler. HÖNK! YOK ARTIK!