Uyandığımda saat 11:34 tü. herkes kahvaltı falan yapmıştı. açlıktan ölüyorum. mutfağa gittim ve kahvaltı yaptım. kimse evde yoktu. acaba nerdelerdi. dur bi ablamı arayayım. çalıyor "alo! yeter efendim ablacım? "
" abla nerdesiniz?" " yeter biz teyzemlere geldik. teyzemi hastaneye kaldırmışlar. biz bu günlük burdayız. seni ne kadar uyandırmaya çalışsakta uyanmadın. hava kararınca dedemlere git. evde tek korkarsın. bak annem diyo kapıları açık bırakmasın. hadi kendine iyi bak." ablam teli kapattı. ben de dereye gidip biraz dinlenmek istedim. dereye indim. inek sürüsü gelmişti. sabah gördüğüm çocuk oradaydı. yani küçük olanı. bu sefer tamadım. ama çok tatlı. yanıma geldi elindeki elmayı bana verdi. ben geri ona verdim. ve işte rüyamdaki cocuk bana doğru gelmeye başladı. tam dibimde bitti. gözlerime derince baktı ve" kardaşim" dedi ve çocuğu kucağına alıp gitti. kardeşim derken? bana mı yoksa kücük cocuğa mı söyledi. galiba sabah soruğum soruya cevap verdi. ben eve doğru giderken çıģlık sesi gelmeye başladı. arkama baktığımda o küçük çocuk bağırıyordu. sayla sümük ağlıyordu. sonra yanına yaşlı bir adam onu suturdu. neyseki sustu. ben de eve gittim . 2
saat tv izledim sonra canim sıkıldı. biraz uyudum. kalktığımda güneş batmak üzereydi. ben de dışarı çıktım. yerime gitmeye karar verdim. oraya gittiģimde yine o cocuk. bu sefer cesaretimi toplayıp yanına gittim. gidip yanına oturdum. bana bakmadı ve yine o çocuktu . sonra yanımdan kalkip gitti. cok utandım . üüüfff! banane. ben buraya onun için gelmedim. güneşin batışını izlerken aklımada hala o çocuk vardı. hic aklımdan çıkmıyor diyebilirim. artık hava karardı. ben de kalktım ve eve gittim. patates kızartmasi yaptım. sonra kapı çaladı. küçük camdan baktım çoban ve oğulları. kapıyı açtım ki açmamla o cocuğu görmem bir oldu. hani şu ormanda karşılaştığım. çoban bana bakarak"baban evdemi?" diye sordu. ben de" hayır, niye?" " bir emanet verip gidecektim de" acaba neydi? ben de
" siz verin ben iletirim. yani bugun evede olmayacak. sonra şu gizemli çocuk gozlerini kocaman açtı" ne! evde tek başınamısın?" ben biraz anlam veremedim. ve cevap verdim" evet niye ne olucaki" diyince cocuk yaptığının biraz saćma olduğunu alnladığında sadece başını salladı. çoban elime bir zarf sıkıştırdı. " bunu açma ve babana ver" başımı onaylar bir sekilde salladım. cocuk bana bakmıyordu. sonra hepberaber gittiler. ben de kapıyı kapatıp içeri girdim. acaba bu zarfın icinde ne var? banane ne ne varsa var. yemeğimi yiyip yatağımı kurdum. uykum yok . hem annem ve babam evde yok. yine o yere gitmeye karar vedim. el fenerimi alıp gittim.Ohhhh! buraya gelene kadar canım çıktı. fenerimi kapatıp oraya oturdum. kendimi çimlere uzattım. sonra yanımda bir hareketlenme hissetim.bakmamla dilimi yutmam bir oldu...
HELLO! OKURLARIM SİZİN İÇİN ELİMDEN GELENİ YAPIYORUM.LÜTFEN GÖZ ARDA ETMEYİN VE OY YORUM TAKİP LÜTFEN...ÖPÜLDÜNÜZ😊😀😁😛😜😗😙😘😚👄💋💙💜💚💛💔💕✋✋👍👍👍☆☆☆☆
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANLIZ SEVDALI
Ficțiune adolescențiO yıl köye çoban olarak gelen 17 yaşındaki FATİH. Daha fatihi görür görmez aşık olan 14 yaşındaki YETER... fakat fatih te bir gizem vardır.