2: Ben Belieber'ım.

148 10 15
                                    

Buraya taşınalı tam 3 ay olmuştu ve ben Jus'ı hala görememiştim. Fotoğraf çekimlerim çoktan sona ermişti ve sokak panolarında yerini almıştı. Artık burada kalma kararı almıştım. Tüm eşyalarımı buraya getirttim ve yerleşmiştim. Bugün bir görüşmeye daha çağrılmıştım.
Yavaş yavaş bu işte geliştiğimi düşünüyorum. Umarım bu sonsuza kadar böyle sürer.
Kahvaltımı yaptım ve görüşme için yola çıktım. Binaya vardığımda gelmiştim. Evet bu büyük bir markaydı ve beni almaları Onur vericiydi. Calvin Clean'in buradaki binası bile göz alıcıydı. Görüşmek için binaya girdim.
***
"Bayan Jason bu anlaşmayı imzalamanız gerekiyor." Dedi karşımdaki adam ve kağıtları önüme uzattı. Okuduktan sonra imzaladım. "Teşekkürler bayan Jason sizinle bu projede çalışmak hem sizin hem de bizim açımızdan eminim ki harika olacak. Bu arada çekimlerde size eşlik edecek partneriniz ilede antlaşmayı imzaladık. İsmi Andrey söyleyelim ki bir sıkıntı yaşanmasın sonradan." Dedi sırıtarak ve toplantıyı bitirdik. Buradaki insanlar gerçekten tuhaftı yani ne bileyim neden sıkıntı çıksın ki?
Yola çıktım ve evimin altında yeni açılan starbucks'a gittim. Kahvemi içtikten bir süre sonra kafa'den çıktım. Karşı yoldaki kalabalık dikkatimi çekti. Oraya doğru ilerledim... O yüzü gördüm ve kalbim duracakmış gibi oldu. Bu Justin'di. Tam yaklaşacaktım ki paparaziler önümü kesti. Justin koşup gitmeye başladı. Arkasından sesimin çıktığı kadar bağırdım.
  "Juss durr." Arkasına dönüp baktı ve geri önüne dönüp bu sefer koşmak yerine kendi yolunda yürümeye devam etti. Ona doğru hızlı adımlarla yürüdüm. "Hey dur lütfen" dedim ve yürümeye devam etti. "Sadece sarılmak istiyorum." Dedim ağlamama ramak kalmıştı. Durmadı arkasınada bakmadı. "Justin ben bir Belieber'ım lütfen dur sana bir kere sarılayım." Dedim ağlayarak. O durmuştu. Arkasına döndü ve yanıma doğru ilerledi. Ona gidip sarıldım ve ağlamaya devam ettim. O da bana sarıldı.
  "Hadi ağlama." Dedi ve sırtımı sıvazladı. Ağlamaya devam ettim. Bir yandan da kokusu burnuma geliyordu. Nane kokusu geliyordu. Gerçekten o kadar güzel bir kokuydu ki. "Ağlama, sakinleş fotoğrafta kötü çıkmak istemezsin öyle değil mi?" Dedi.
  "Sadece sarılmak istiyorum fotoğraf umrumda bile değil." Dedim. Hala sarılıyordum.
  "Nasıl yani fotoğraf çekmeyecek misin?"dedi. Ondan ayrıldım ve gözlerine baktım. Çok güzeldiler.
  "Jus ben bir hayran değilim. Ben bir Belieber'ım ve bir belieber için tek önemli olan şey sana sarılmaktır. Diğer fotoğraf çekenler sadece bir hayran." Dedim gözlerine bakarak. Sırıtmıştı. BANA SIRITMIŞTI.  Bende sırıttım.
  "Seninle fotoğraf çekinebilir miyim?" Diye sordu. Gözlerim büyümüştü şaşkınlıkla. "Benimle fotoğraf çekilmek istemeyen ilk kişisinde."dedi yan bi şekilde sırıtarak.. Bir saniye yan bi şekilde sırıtmış olması demek karşısındaki kişiden hoşlandığı demekti ve şuan yan sırıtıyor. Tamam sakinim. Olumlu anlamda kafamı salladım. Telefonunu çıkarttı ve fotoğrafımızı çekti. Onun telefonunda artık fotoğrafım var inanamıyorum. Ona yeniden sarıldım. Daha sonra bir flaş suratıma vurdu. Justin'den ayrılıp etrafıma baktım ve etrafımızda tonlarca paparazi vardı. Hepsi her saniye fotoğraf çekiyordu ve bu flaşlar insanı kör ediyordu. Jus bileğimi tutup koşmaya başladı ve onun arabasına doğru ilerledik. Arabaya binmemi söyledi. Dediği şeyi yaptım ve arabaya bindim.
  Sahil kenarına grlmiştik. Adbadan indi ve arabanın önüne gidip yaslandı. Yanına gittim.
    "Beni neden buraya kadar getirdin? Orada bırakabilirdin Justin."dedim ona onun yaptığı gibi denize bakarken. Hala inanamıyordum. Onun yanındayım, onun arabasına bindim ve şuan onunla konuşuyorum. Kaç yıldır görmek istediğim idolümü, ailemi, abimi, sevgilimi, babamı, herşeyimi şuanda görüyorum.
  " Bir Belieber'ımı orada bırakamazdım. Paparazilerin yanında deni bıraksaydım sana saçma saçma sorular sorarlar ve hatta senin üzülmene bile neden olabilirlerdi." dedi suratıma bakarak ama ben sadece Belieber dediğini duymuştum. Bu sözü onun ağzından duymayalı 2 yıl olmuştu. Şok içinde suratına bakıyordum. Bana" Ne oldu?"dedi kaşlarını çatarak. Kalbim çok hızlı atmaya başlamıştı. Daha sonra bir silah sesi geldi ve beni kucaklayan kolları hissettim...

Kitabı okumaya başlayan neredeyse kimse yok ama ileride büyüyeceğimizi hissediyorum. 💜💜

Real Jelieber \\ JB & Belieber Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin