10

159 11 2
                                    

CHANYEOL'S POV

Aşık olmak hiç güzel bir şey değildi.

Hep onun gözlerine bakmak, benden uzakta olsa bile sesini duymak istiyordum. Her saniye, her dakika onun kokusunu almak, teninin yumuşaklığını avucumda hissetmek istiyordum.

Onun beni seviştiğimiz gecenin sabahında yatakta yapayalnız bırakmasını değil, yanağımı tüy kadar hafif bir biçimde öperek uyandırmasını istiyordum.

Bazı şeyleri çok merak ediyordum. Ama en çok merak ettiğim şey oydu. Mesela... İyi miydi şu an? Eğer iyi değilse onu iyileştirmek için elimden geleni yapabilirdim. Ne düşünüyordu? Eğer kötü şeyler düşünüyorsa aklına iyi şeyler getirebilirdim. Mutlu muydu? Eğer mutlu değilse, ne olursa olsun onu mutlu ederdim. Ağlıyor muydu? Eğer ağlıyorsa sonsuza dek onun gözyaşlarını silebilirdim. Belki de uyuyordu? O uyanana kadar onu izleyebilir, saçlarını okşayabilirdim. Tabii o beni bırakıp gitmeseydi.

Saatlerce gözlerine bakmak, saçlarıyla oynamak istiyordum. Neden izin vermemişti? Neden izin vermemişti onu sevmeme? Ona böyle kolay aşık olmam normal miydi?

Sadece... Düştüğümde o yanımda olsun, sesimi beğenmese de benden şarkı söylememi istesin, gizli gizli çikolatalarımı yesin, sabah uyandığında benim tişörtümü giysin...

Yoksun, Baekhyun. Sağıma bakıyorum, yoksun. Soluma bakıyorum, yoksun. Nereye bakarsam bakayım yoksun işte. Yoksun sen. Hiç yoksun. Azıcık bile yoksun.

Tanrım... Ben mi abartıyordum? Altı üstü aptal bir seks miydi yaşadığımız? Hayır, hayır... Kesinlikle abartmıyordum.

O belki bu geceyi hatırlamayacaktı ama ben ömrüm boyunca unutamayacağımdan emindim.

Bana bağışladığı bu geceyi aklımdan def etmem olası değildi. Keşke... Sabah uyandığımda boş yatakla değilde onunla karşılaşmış olsaydım. Eğer Sehun şu an benim bu halimi görseydi, benimle çok fena dalga geçerdi. Aman be, o aşktan ne anlardı ki?

Yixing'den sonra ne sevmeye, ne de aşık olmaya gücüm kalmıştı. Hayal kurmaktan bile uzak kalmıştım ben. İnsanlardan uzaklaşmak, hiç yataktan çıkmamak istemiştim. Ama o benim içimde bir umut olmuş, çoktan yeşermiş, çiçek açmıştı.

Bu gece, ben Park Chanyeol, Byun Baekhyun'a aşık olmuştum.

Ve Byun Baekhyun, eski sevgilimin kocasının eski sevgilisiydi.

Ama bu, benim için hiçbir anlama gelmiyordu. Onu sevmeme hiçbir şey engel değildi ve olamazdı da.

Kapının önünde dikilen Sehun'u fark ettiğimde yatağın başlığına yaslandım ve onun bana baktığı gibi ben de ona bakmaya başladım. "Ne bakıyorsun?"

Gözlerinin altı torba torba olmuş, göz kapakları şişmiş ve kızarmıştı. Ne olmuştu bu çocuğa böyle? Ama şu an ondan daha önemli bir vaka vardı. Bana ne olmuştu?! Tamam... Kendimle daha sonra ilgilenecektim. "Ne oldu Sehun? İyi misin?"

Gözlerini yumruk yaptığı elleriyle ovuşturduktan sonra sanki küfür eder gibi konuşmaya başladı.

"Lan uyuttun mu ki Allah'ın belası!? Yine kim bilir kimi düdüklüyordun dün gece! Bir gram uyku girmedi gözüme, o nasıl bir cikaylamaydı öyle!"

Utançtan kızarırken ondan özür dilemem gerektiğini fark ettim. Cidden o kadar sesli miydi? "Üzgünüm Sehun. Özür dilerim. Anlarsın ya... İhtiyaçlar."

"Az daha kısık sesli karşılayamıyor musun ihtiyaçlarını? Neyse üstüne gelmeyeceğim Chanyeol. Baekhyun nasıl?"

"Bilmiyorum, nikahtan sonra konuşmadık." Evet. Kesinlikle dün akşam seviştiğim kişi o değildi. Kesinlikle ona aşık olmadım, onun hakkında bildiğim tek şey adı.

Wedding Table | chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin