6. Bölüm

678 43 21
                                    

John anca kendine gelebilmişti hala yaralarının acıdığını hissedebiliyordu. Canının yanmasına içinden lanetler okurken, endişeli bakışların üzerinde olduğunu hissetti. Sherlock'a dönüp baktığında endişe dolu olduğunu anlayabiliyordu John. Sherlock'a gözlerini kırpıştırarak baktı ve odada gür bir ses duyması bir oldu.

"Nasılsın şu an?"

"İyiyim sanırım. Şu lanet acılar olmasa daha iyi olabilirdim."

"Geçecek John."

"Ah ne demezsin! senin tarafından birşey yokmuş gibi görünüyor ufak bir acıymış sanılıyor ama değil o senin saçma düşmanların yüzünden zarar görmekten bıktım Sherlock!"

"Biliyorum acı çekiyorsun ama kendini bağırmak için zorlama dikişin açılacak"

John ne kadar sinirli olsada Sherlock sakinliğini korumaya karar vermişti.Sherlock böyle bağırmasını beklemiyordu ve John'un zarar görmesi bu Dünya'da en son isteyeceği şeydi. John'un canı ne kadar acıyorsa Sherlock'un kat kat daha fazla içi acıyordu.

"Cidden önemsiyor musun?"

John'un dedikleri Sherlock'un kalbini acıtmıştı. Ona değer veriyordu onu önemsiyordu. Evet ona önemsemesini belli edemesede onu önemsiyordu işte. Tek arkadaşıydı John. Belki de ilk aşkıydı...

"Evet John, önemsiyorum"

John alaycı bir şekilde güldü ve bu gülüşüne Sherlock ne kadar üzülsede belli etmedi. Hissiz durmaya devam etti.

"Bir ve ya  iki gün daha burda kalacaksın John sonra taburcu edileceksin"

John göz devirdi evet şu an Sherlock'a sinirliydi. Sonuçta Sherlock sayesinde başına gelmeyen kalmamıştı. John sıkkınlıkla yattığı yerden doğruldu.

"Mary nerde?"

"Görev için şehir dışında, ve hem hala onu seviyor musun?"

"Evet seviyorum Sherlock , sevmesem neden hala birlikte olayım ki."

"Bilmiyorum siz insanlar garipsiniz."

"Sherlock sende insansın, sadece duygusuzsun. Ama bence özünde duygusuz biri yerine çocuksu biri varda neyse her bunu söylediğimde tartışıyoruz."

"Duygu denen şey , sadece kaybeden tarafta bulunan kimyasal bir unsurdur John."

"Hazır cevap"

Sherlock göz devirerek koltuğa oturdu tüm gece John'un başında hiç uyumadan onu izlemişti. Yüz hatlarını tüm gece boyunca incelemişti onu izlemek hoşuna gitmişti aslında evdeykende yapmadığı şey değildi. Aklında hala Güney Rüzgarı'nın kim olduğunu düşünüyordu. Zihninin derinliklerinde Güney Rüzgarı ile alakalı birşeyler hatırlıyor gibiydi ama kim ve ya ne olacağını bilemiyordu. Sherlock bunları düşünürken koltukta uyuya kalmış kendinden geçmişti. John ise acısının ve ağrılarının geçmesini bekliyordu. Kafasını çevirdiğinde uyuyan Sherlock'u gördü ve yüzünde ufak bir gülümseme oluştu. Sherlock adeta küçük bir çocuk gibi uyuyordu. John bunu fırsat bilip duygusuz adamı izlemeye koyuldu. Yüz hatlarını... ellerini... saçlarını... vücut yapısına kadar herşeyini incelemişti bu güzel uyuyan adamın. Her Sherlock'a baktığında içinde sebepsizce karıncalanma oluştuğunu fark ediyordu John. Ama bir yandan 'ben gay değilim' diye etrafta  söyleniyordu. Yoksa ufakta olsa ona karşı birşeyler mi hissediyordu...

Uzun zamandır bu kitaba bölüm atmıyordum umarım bu bölümü beğenirsiniz çukutalalarım💕 vote ve yorumda atmadan geçmeyin :3

Sherlock ve Aşk??Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin