4

2.4K 32 19
                                    

Ellerim rahatladığında yavaşça şişmiş gözlerimi açtım. Ata önce bileklerimi okşayıp sonra elindeki kremi nazikçe bileklerime sürdü. Ne yapmaya çalıştığına anlam veremiyordum. Beni önce yakmış sonra dondurmuştu. Şimdide morarmış bileklerime krem sürüyordu. Kremi sürdükten sonra ellerimi bıraktı.

"İstediğin zaman duş alabilirsin." dedi ve odadan çıktı.

Bileklerim çok ağrıyordu ve mosmor olmuştu. Abimi çok özlemiştim. Acaba nerde ve ne yapıyordu? Ata telefonumu camdan atmasaydı belki şuan arayabilirdim diyeceğim ama hattımı kırmıştım. Of! Karnım çok acıkmıştı. Saat kaç olmuştu ki? Onca saat yatmama rağmen yorgun bacaklarımla odadan çıktım. Hem sıkılmıştım hem de acıkmıştım. Etrafta kimselerde yoktu. Mutfağa indiğimde Ata'yı hala görememiştim. Beni düşünmüyordu. Kızarsa haksızdı. Ne yapsaydım? Açlıktan ölse miydim? Dolaptan iki yumurta çıkardım. Tezgahın üzerine bırakıp tava almak için tezgahın altındaki dolabı açtım. Tam tavaya uzanmak için eğildiğimde ne ara mutfağa girdiğini anlamadığım Ata'yı arkamda hissettim. mideme sancı girdi. Ben Ata'yı umursamayıp tavayı aldım ve hızlıca önünden çekilip ocağa koydum. Sinirlendiği nefes alıp verişinden belli oluyordu. Ocağın üstündeki dolapta olduğunu düşündüğüm yağı almak için dolabı açtım. Çok yüksekte olmalı ki uzanamadım. Arkamı döndüğümde Ata hala bana bakıyordu. Masanın yanındaki sandalyeyi alıp yağı almayı düşünmüştüm ve öylede yapacaktım.

Sandalyeyi almak için uzandığımda Ata bir hamle yapıp çoktan yağı almıştı. Ondan böyle bir davranış beklemiyordum. Hem zaten şuan yüzüne bile bakmak istemiyordum. Yaptığı şeyden sonra onu görmeye bile tahammül edemiyorum ama abimin beni burdan kurtarmasını bekleyecektim. O beni burda bırakmazdı. Beni düşüncelerimden çekip çıkaran Ata'nın yağlıktaki yağı üzerime boşaltmasıyla beni kendine yapıştırması bir oldu. Boynumu emmeye başladı. Bunun yemeklere ne garezi vardı? Ben onu kendimden uzaklaştırmaya çalıştıkça daha da beni kendine çekiyordu. Kendimi sıksamda fayda etmeyeceği için sonunda kendimi teslim etmiştim. Oda bunu fark ettiğinde durdu ve yüzüme baktı. Kahverengi gözlerini bir süre üzerimde tuttuktan sonra bileğimden tutup beni mutfaktan çıkardı. Bileğimin ağrıdığının farkında değildi galiba beyinsiz. Daha fazla dayanamayıp bileğimi elinden kurtarıp ovuşturdum. Yüzümü buruşturduğumdan Bileğimin ağrıdığını anlamış olmalı ki bu sefer koluma asıldı. İnsan gibi götüremez miydi? Nereye götürüyorsa.

Ata beni kendi odasına getirip kapıyı kapattığında yüzüne baktım. Banyonun kapısını açtı.

"Geç." dedi ve başıyla işaret etti.

"Sağol ben hallederim." dedim.

İçeri girdim ve kapıyı kapatmak için uzandım.
Ata'yı odada bırakıp duş almayı düşünüyordum. Onun böyle düşünmediğini biliyorum ama belki de bir şey yapmazdı. Tam kapıyı kapatacakken oda benimle beraber içeri girdi ve sonra kapıyı kapattı.

**********

UMARIM BU BÖLÜMÜ BEĞENMİŞSİNİZDİR. BEĞENDİYSENİZ OYLARINIZI VE YORUMLARINIZI BEKLİYORUM. İLK BÖLÜMLER OLDUĞU İÇİN KISA YAZIYORUM. FİKİRLERİNİZİ PAYLAŞIRSANIZ SEVİNİRİM. 😊💙

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 04, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MASUM CASUS Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin