MK - 1 / Zoraki Öpücük

230K 3.8K 3.6K
                                    

Multimedia : Deniz Atakan

Bölüm Şarkısı : Sia - Chandelier

Mafyanın Kızı'nın hikayesine hoş geldiniz. Keyifli okumalar.

Not: Bu kitap wp' de yayınladığım ilk kitabımdır. Hikayenin başlarında kendi tarzım olmadığını ve wp klişelerine bağlı hareket ettiğimin farkındayım, ilk tecrübem olduğu için sorun da etmiyorum. Fakat ilerleyen bölümlerin hoşunuza gideceğine şüphem yok. Sabrınız için şimdiden teşekkür ederim.

_______________🍁🍁🍁________________

Boşalmış içki bardağını barmene uzattım ve yenilemesini istedim.
Artık başım dönmeye başlamıştı , bunu sorun etmiyordum çünkü sarhoş olursam beni taşıyacak üç dalyan gibi çocukla boşuna arkadaşlık yapmıyordum sonuçta değil mi ?
Kafamı sola çevirip kalabalıkta çılgınca dans eden sarhoş arkadaşım Öykü' ye baktım, içindeki fahişeyi sergiliyordu. Güzel dans ediyordu.

Bardağın hala dolmayınca barmene döndüm önündeki boş bardak hala duruyordu, beni duymasına rağmen neden bardağımı dolduramıyordu bu şapşal ?

Sinirli bir şekilde barmene seslendim

"Heyy! İçkimi hala yenilemedin!"

"Sakin ol, ben söyledim yenilememesini, daha fazla içemezsin seni taşımam. Ayrıca sarhoşken çekilemez oluyorsun. "

Sağımda oturan Gökhan'a dönüp gözlerimi kıstım ve gözlerimi gözlerime diktim. Uzun süreli bakışmanın sonunda oflayarak önüme dönüp anlımı masaya yasladım.

Zaten çok nadir yaptığımız bar ziyaretlerinin keyfini çıkarmama neden izin vermiyordu ki? Yada ben onu niye tınlıyordum? Tamam sarhoşken barda gördüğüm matematik hocasının yanına gidip ona ve dersine küfürler edecek kadar abartabiliyordum ama hakkımdı yani, sarhoş olmak güzel şey , hem o hoca çoktan haketmisti. Aklıma o iğrenç olay gelince yüzünü buruşturdum, başım ağrıyordu.

Kafamı tekrar kaldırdığımda Gökhan ve Erdem birbirlerine birşeyler söyleyip gülüyorlardı. Gözlerim masaya başını yaslayıp sızmış olan Yiğit'e kaydı ,salak çocuk hep sızıyordu erkek olmasına rağmen bedeni benimkinden bile daha sarhoş olmaya müsaitti.

Bu üç aptal hayatımın erkekleriydi tabi babamdan sonra. 5 kişilik bir arkadaş grubumuz vardı ve aramızda en mantıklı düşünebilen Erdemdi, en aptalı Yiğit , ve en çapkını Gökhan.
Gökhan aynı zamanda süt kardeşimdi, baya yakındık onunla.
Birde benim birtanecik sırdaşım kardeşim sayılan Öykü var. O ise tam bir kaltak! Bunu ona söylediğimde hep dayak yiyordum ama söylemekten de geri durmuyordum.

"Ben biraz hava almaya çıkacağım şu salağı uyandırın" diye bağırdım Yiğiti gösterirken. Yüksek sesli müzikten dolayı bağırmam gerekiyordu.

Erdem elini omzuma koyup " gelmeme gerek varmı? " diye bağırdığında ona hayır anlamında kafamı salladım ve dışarı doğru yöneldim.
Temiz hava ciğerlerime dolarken barın yanındaki duvara sırtımı yasladım ve gözlerimi kapattım. Kafamı gökyüzüne kaldırdım. İstemsizce sırırtım. Şu yıldız bana mı gülümsüyordu ne?

Bar arka sokaklardaydı ve ıssızdı açıkçası bu beni baya ürkütüyordu. Aslında birisi bana saldıracak olsa aldığım dövüş dersleri sağolsun gayet de karşılı verip karşımdakini yere yıkabilirdim ama ne varki sarhoştum ve zor ayakta duruyordum.

Kolumdan hızla çekilip sırtım duvara sertçe yaslandığında gözlerimi açıp bir bana dokunan hayvana birde kolumdaki eline baktım. Gözlerimi tekrar suratına çevirip kaşlarımı çattım.

MAFYANIN KIZI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin