TATLI KÜÇÜK BELA

Kamp zamanı

Gözlerime inanamamıştım. Gelen Çağan'dı. Çağan kim diye soracaksanız hemen anlatayım. Liseden bir arkadaşım. Tabi sadece arkadaş değil. Çok özel biri. Kardeşim gibi sevdiğim insanlardan biri. Ama bir gün kavga etmiştik ve kavga ettiğimiz konu o kadar saçmaydı ki ikimizde ne olduğunu bilmiyoruz. Neyse senelerdir görüşmüyorduk. Bu görüşmediğimiz süre içinde de zaten iki kere ev değiştirmiştik. Nasıl olmuştu da bulmuştu. Şaşırmıştım. Hala küstük ve o evime geliyordu. Beynim bu düşüncelerle boğuşurken konuşmaya başladı. ''Merhaba Armin. Zamanın var mı? Biraz konuşmaya ne dersin ?'' dedi. Biraz düşündükten sonra ''Tabi ki bir dakika bekler misin beni ?'' dedim ve hızla içeriye koştum. Alisa meraklı gözlerle bana baktı. ''Gençler siz filmi izlemeye devam edin benim küçük bir işim var sonra yetişirim size.'' dedim ve Alisa'ya baktım. Sinirlenmişti. Heralde Uraz'la aynı ortamda kalmaktan rahatsız oluyordu. Özür dilercesine boynumu büktüm ve tekrar Çağan'ın yanına gittim. Dışarı çıkıp dolaşmaya başladık. Hala ne konuşacağımızı bilmiyordum ama özür dilemeye karar verdim. ''Armin biliyorsun uzun zamandır konuşmuyoruz ve bu benim hiç hoşuma gitmiyor. Sen değer verdiğim nadir insanlardansın. Bu yüzden barışmak istiyorum ben. Özür dilerim.'' dedi. İşte beklediğim konuşma buydu. Hiçbir şey söylemeden boynuna sarıldım. Sonunda barışmıştık. ''Sinemaya ne dersin ?'' diye sordu. ''Gel bizim eve zaten biz de arkadaşlarla film izliyorduk. Ne dersin ?'' dedim. vereceği cevabı merak ediyordum. Kafasını onaylar bir biçimde salladı. Tekrar eve döndük. Kapıyı çaldım ve kapıyı Alisa açtı. 

-ÇAĞAN'NIN GÖZÜNDEN-

Armin'le barıştığımıza çok sevinmiştim. Kapının açılmasını beklerken üzündeki tebessümü farkettim. Heralde o da çok mutlu olmuştu. Kapı açıldı. Karşıma böylesine birinin çıkacağını beklemiyordum. Yüz hatları gergin, temiz yüzlü, hoş bir kızdı. İçimde garip bir şeyler oluyordu. Bıraksalar yıllarca izleyebileceğim bu kıza aşık olmuştum. Bunun farkındaydım. Sakin olmaya çalıştım. İlk izlenimde saf gibi görünmek istemiyordum. Armin konuşmaya başladı. ''Alisa bu Çağan. Eski arkadaşlarımdan. Çağan bu da Alisa.'' dedi. Alisa'ydı demek adı. Ne demekti acaba ? Alisa elini uzatıp ''Memnun oldum.'' dedi. Ne yapacağımı şaşırdım. Bir saniye duraksadıktan sonra elimi uzattım ve '' Be.. bee... Ben de memnun oldum Alisa.'' diyebilmiştim. İşte rezil olmuştum. Çok yüksek bir binadan aşağı düşmüş gibi hissediyordum. Ölsem yeridir yani. İçeri girdik. İçeri de iki erkek daha vardı. Armin beni onlarla da tanıştırdıktan sonra filmi izlemeye başladık.

-ARMİN'İN GÖZÜNDEN-

Çağan'la barışmamıza çok sevinmiştim. Bu mutluluğumu kimse bozamazdı. Film bittikten sonra Çağan konuşmaya başladı. ''Armin'le barıştığımız için kamp yapmayı düşünüyordum. Tabi eğer siz de isterseniz gelebilirsiniz.'' dedi davetkar bir ses tonuyla. ''Alisa benimle beraber kaldığı için mecburen gelecektir ama Ahver ve Uraz'ı bilmiyorum.'' dedim ikisine bakarken. Uraz Ahver'e baktıktan sonra bize dönüp ''Eğer ailelerimiz izin verirse neden olmasın.'' dedi ve Ahver de onu başıyla onayladı. 

Uraz ayağı kalkıp ''Biz de artık kalkalım. Sonra yine görüşürüz Armin.'' dedi. Ahver de ayağıya kalkıp Uraz'ı takip etti. Uraz'ın bu hareketlerinden hoşlanmamaya başlamıştım. Egosu tavan yapmıştı sanki. Ahver'e sormadan karar vermişti. Belki o burada kalmak istiyordu. Ses tonumun sert çıkacağına ümit ederek ''Ahver istersen sen kalabilirsin. Uraz kalktı diye kalkmak zorunda değilsin.'' dedim. Şaşırmıştı. Yüzüme garip bir şekilde baktı. Sonra tekrar Uraz'a baktı. Uraz ''Yok gerek yok Ahver de benimle gelecek zaten.'' dedi. İyice sinirlenmiştim. Kendisi rahatsız oluyorsa gidebilirdi ama Ahver'i götürmesine gerek yoktu. Ahver'in kolundan tuttum ve bana doğru çektim. Sert bir şekilde ''Uraz eğer canın sıkıldıysa, ya da her neyse sen gidebilirsin ama ben Ahver'in gideceğini sanmıyorum. O istediği kadar kalabilir burada.'' dedim ve Ahver'in kolunu bıraktım. Şaşkın bir ifadeyle bana bakıyordu. Uraz da sinirlenmişti. ''İyi burada kalmak istiyorsan kal Ahver.'' dedi ve kapıyı sertçe çekip çıktı. Ahver ''Uraz'ı yalnız bırakmayayım ama teklifin içinde çok sağol Armin.'' dedi ve Uraz'ın arkasından kapıdan çıktı. Uraz'ın bu hareketleri canımı fena sıkıyordu.