Ohaa Çağan mı dedi ? Yok artık canım içine mi doğdu kızın ? Erdi mi naptı ya ?
Şaşırdığımı belli etmemeliydim. Kendimi kastım ve gözlerine bakarak '' Yok artık Çağan mı ? Ciddi misin ? Ne rüya ama. Yalnız bir şey sorucam rüya olduğuna emin misin Alisa ?'' diye sordum. Mallığım tutmuştu yine. Aferin kızım Armin devam et süper. Her şeyi berbat et.Alisa şaşırmıştı. Yüzüme biraz baktıktan sonra '' Bu ne demek Armin ?" diye sordu. Öylece kalmıştım. Biraz düşünmem lazımdı. Niye sormuştum ki sanki. Malın ondan. Neysee. "Alisa beni biliyorsun arada saçmalıyorum. Neyse ee şimdi Çağan'dan mı hoşlanıyorsun ?". Diğeriyle saçmalık konusunda ölümüne yarışacak ikinci soruyu da sormuştum. Oldu bari düğün ne zaman diye sorsaydım. Aptal kafam. Alisa daha da şaşkın bir ifadeyle bana baktı. "Tabi ki hayır. Çağan'dan neden hoşlanayım ki hem. Bilmem hiç düşünmedim ama hoşlanıyorum herhalde." dedi belirsiz bir ses tonuyla. Aslında emin değildi şuan Çağan'ın ondan hoşlandığını söylesem ondan hoşlanma olasılığı yüksekti. Hem Çağan onu üzecek biri de değil. Bunları düşünmekten beynim error vermeye başlamıştı nerdeyse ama sonunda karar vermiştim. "Alisa sana bir şey söylemek istiyorum." dedim emin olmayan bir ses tonuyla. Kafasını onaylar anlamında salladı. Derin bir nefes aldım ve konuşmaya başladım. "Alisa hani Çağan var ya. Tanıyorsun tabi. Kurduğum cümleye bak. Neyse işte o senden hoşlanıyor. Biliyorum sen Uraz'dan hoşlanıyorsun ama bilmeni istedim. Bu arada Çağan bunu duysa beynimi patlatır." dedim ve nefesimi geri verdim. Alisa bembeyaz olmuştu. Şaşkın bir ifadeyle bana bakarken kekeledi."N-nasıl ya ?". "Öyle işte. İlk gördüğü andan beri hoşlanıyormuş." dedim. Hiçbir şey dememişti. İkimiz de susmuştuk.
Telefonuna gelen mesaj sesiyle irkildik. Mesaja baktığımda mesaj Ahver'den gelmişti."Armin vedalaşamadığımız için üzgünüm ama acilen Manisa'ya gitmem gerekti. Özür dilerim." yazıyordu mesajda. Ne yapacağımı şaşırdım. Telefonu yavaşça Alisa'ya uzattım ve o da okudu. "Aslında üzüldüm. Vedalaşamadık bile ama neyse sorun değil zaten fazla tanımıyorduk birbirimizi." dedi Alisa. Kafamı onaylar anlamında salladım.
Ahver 3 haftadır yoktu. Yoktu ama hiç konuşmuyorduk da. Kimse haber alamıyordu. 3 haftada çok şey değişmişti aslında. Alisa artık Uraz'dan hoşlanmıyordu ve ona arkadaş kalmak istediğini söyledi yani arsaları şuan gayet iyi. Çağan ise Alisa'dan hoşlandığını söylemişti. Tabi her ne kadar Alisa biliyor olsa da. Onlarında araları çok iyiydi. Hani konuşuyoruz ama çıkmıyoruz modu. Ayrıca Uraz kendine sevgili yapmıştı. Yani kısacası grupta bir ben sap kalmıştım.
Telefonumun sesiyle irkildim. Ekran kilidini açıp mesaja baktım. Mesaj Alisa'dan geliyordu. "Bomba gibi bir haberim var. Hemen sizin eve yakın olan cafeye gel."yazıyordu. "Şimdi söylesen olmaz mı ? Hiç halim yok."yazdım ve gönderdim. Bir kaç dakika sonra mesaj geldi. Açtım. "Biz Çağan'la bir ka...Evet çok güzel. Şarjım bitti ve elektrikler yok.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TATLI KÜÇÜK BELA
ChickLitTanımadığın bir insan bir süre sonra en değerlin olabilir miydi ? Nefret ettiğin biri ? Umursamadığın ? Olurdu tabi. Bal gibi olurdu. Sen neler olduğunu farketmesende....