Aşkın Başlangıcı¹/KTH✔✔

15. Bölüm

Kayla'dan

Kapıyı kapatıp içeri geçtim. Tae'yle son konuşmamızdan sonra bizimkilerle konuşmaya karar vermiştik.

Şimdi ise Beril'le konuşacaktım. Salona girdiğimde Beril koltukta oturmuş televizyon izliyordu. Yanına gidip oturdum ve önümdeki kumandayı alıp televizyonu kapattım.

Dikkatini çektiğimde derin bir nefes aldım ve ona döndüm.

Ben
"Bana sana herşeyi anlatabileceğimi söylemiştin."

Beril
"Evet."

Ben
"Bunun senin içinde geçerli olduğunu biliyorsun değil mi?"

Beril
"Sorun ne Kayla?"

Ben
"Senin söylemen daha güzel olmaz mı?"

Beril
"Neyden bahsettiğini anlamadım bile?"

Derin bir nefes aldığımda bana doğru biraz daha döndü.

Ben
"Bilinmeyen kişinin sana mesaj attığını biliyorum."

Tae'den

Ben
"Bilinmeyen kişinin size mesaj attığını biliyorum."

Hepsi
"NE!?

Jin
"Nasıl?"

Rm
"Telefonlarımızı mı karıştırdın Tae?"

Ben
"Aslında sadece size değil banada mesaj geldi. Tek fark size anlık bir mesaj gelirken bana günlük mesaj geliyordu."

Jungkook
"Nasıl yani?"

Ben
"Şöyle, hepinize 13 Eylül'de gece başta Jungkook olmak üzere 1 dakika arayla mesaj atılmış. Bana ise 12 Eylül 16:00'da mesaj atıldı. Tabi başka birileride var. Yani onlarada mesaj atılmış."

Jimin
"Kim?"

Jungkook
"Aynen kim?"

Ben
"Geçen gün yanımızdaki kafedeki kızlar. Kayla ve Beril. Beril ve Kayla'nın mesajları benim mesaj tarihim ve saatimle aynı. Ama Beril'e de aynı sizin gibi 1 mesaj yollanmış."

Suga
"Bu demek oluyorki Kayla ve sana günlük mesaj atılmış."

Ben
"Aslında günlük değil bu bilinmeyen her kimse istediği zaman mesaj atıyor."

Rm
"İyide kim bu bilinmeyen?"

Jungkook
"İyide 3 kişiye mesaj aynı anda atılmış. O zaman nasıl bilinmeyen 1 kişi oluyorki?"

Ben
"Kayla'da aynı şekilde bilinmeyen kişilerin 3 kişi olduğunu söylüyor."

Suga
"Tahmin edeyim. Buraya kadar seni getiren oydu. Kendin hiçbir b*k bulamadın dimi?"

Ben
"Ne alaka şimdi?"

Rm
"Bir susar mısınız? Peki Beril'e gelen mesajda ne yazıyor?"

Ben
"Onunkide Jungkook'a gelen mesaja biraz benziyor. İşin garip kısmı Beril'e gelen mesajda biraz daha açıklamış. Geçmişini öldürdüklerini falan söylemiş."

Jin
"Geçmişini öldürdüklerini söylerken Kayla ve Beril'den mi bahsediyor?"

Ben
"Evet. İsimde vermiş zaten. Mesajda kızların ismi var yani?"

Jimin
"Ne yani? Şuan o kızlar yüzünden ölüm döşeğinde miyiz?"

Rm
"Saçmalama Jimin. O bilinmeyenlerin bizi öldüreceğini cidden düşündün mü?"

Jungkook
"Tabikide bize birşey yapamazlar. Ama Beril ve Kayla'ya yaparlar. Onları korumamız lazım."

Ben
"Zaten Kayla'ya mesaj atan kişi onu hergün takip ediyormuş. Onu gördüğü belli. Görerek mesaj atıyormuş sanırım."

Jhope
"Bu durumda bizim bu kızları korumamız gerekir."

Jimin
"Peki nasıl?"

Jungkook
"Bence onları buraya getirelim. Bilinmeyenleri bulana kadar bizde kalsınlar."

Rm
"Bu ev bize yetmezki."

Jin
"O zaman biz onlara gidicez."

Tae
"Önce bunu onlarla da konuşsak."

Jhope
"Haklı. Önce onlarla konuşalım."

Kayla'dan

Karşımda ağlayan Beril'e baktım. Ona herşeyi anlatmıştım. O ise bana beni korumak için anlatmadığını söylemişti.

Ona sıkı sıkı sarıldığımda hala bu bilinmeyenlerin kim olduğunu bulmaya çalışıyordum.

Geçmişte yaşadığımız herneyse gelecekte bize elbet geri geliyordu. Bu ya iyi ya kötü. Farketmez.

Ve sanırım bize büyük bir kötülükle gelmişti.

Beril'den ayrılıp göz yaşlarını sildim ve bana bakmasını sağladım.

Ben
"Sakin ol. Şimdi Tae'ye mesaj atıcam ve bir kafede buluşup herşeyi konuşucaz tamam mı?"

Beni onayladığında telefonumu elime aldım ve Tae'ye hep beraber kafede buluşmak için bir mesaj attım.

Anında beni onayladığına dair bir mesaj gelirken Beril'e döndüm.

Ben
"Hadi kalk ve üstünü giyin. Ben seni bekliyorum."

Beni onaylayıp hızlıca odasına gitti. Bense bundan sonra ne olacağını sorguluyordum.