walls

214 33 21
                                    

"Kedim bir kere bile miyavlamadı bana, sanırım dilsiz." son bir saattir Yoongi konuşuyor, Jimin hiç bıkmadan dinliyordu. Yeni yeni fark ediyordu ses tonundaki hoşluğu, ilk olarak sert görünse de yumuşak bir sesti. Şarkı söylese yakışacak, şiir okusa ağlatacak bir sesti bu. Jimin sesleri severdi, seslere ağlar ve seslere gülerdi.
Radyoda duyduğu sunucunun okuduğu şiir için saatlerce düşünür, sesini beynine kazırdı. Bazı şeylerden bahsederken kısılıyordu Yoongi'nin sesi, kısılıyor ve çokça titriyordu. Kedisinden bahsederken de aynen böyle olmuştu, tekrar içi ezildi Jimin'in. Özür dilemek istedi, onu üzen her şey ve herkes adına özür dilemek istedi. Dünyanın yükü üzerindeyken kollarını ona sarıp gülümsemek, 'geçti gitti bile' demek istedi.

Sonunda Yoongi sustuğunda rahatlamıştı, bu cidden iyi hissettiriyordu. Yatakta hafifçe doğrularak cebinden bir sigara paketi çıkardı, ağzına bir tane aldıktan sonra paketi Jimin'e uzattı. "İçmem ben," dedi sadece. Sevmezdi sigara ama kokusu bu adamda bir hoş duruyordu.

"Sıra sende güneş."

Omuz silkerek havada uçuşan dumana baktı küçük olan, mutluydu o olabildiğince. Veya öyle sanıyordu, "Sanırım ben memnunum hayatımdan, yani şu en yakın arkadaşımın aşık olma işini saymazsak. Garip ama içten içe kıskanıyorum. Eskiden hep benimle ilgilenirdi." konuşmanın burasında duraksadı, bencil olduğunu düşünmüştü bunları sesli bir şekilde söyleyince. "Şimdi ise her gece onu izliyor, yalnız hissediyorum bazen, şey gibi.."

"Kaybolmuş, korkan bir çocuk gibi."
Yoongi onu tamamladığında aradığı kelimelerin bu olduğuna emin olmuştu. Evet, tam olarak böyle hissediyordu son zamanlarda. Başını olumlu anlamda sallarken aklına gelen şeyi söylemekten çekinmedi. Bu sırada Yoongi sigarasını söndürüyordu.

"Sarılmak istiyorum ben, sabahlara kadar sarılmak. Hiç usanmadan, ev saydığım bir kucakta saatlerce durmak istiyorum. Sanırım kıskandığım şey arkadaşımın benden uzaklaşması değil, artık bir eve sahip olması." söylediklerine bir karşılık beklerken bir anda Yoongi'nin kollarını bedeninde hissetti. Beklemediği bir şeydi, irkilmişti.

"Ev olurum ben sana, yani... Bu gecelik."

Hiçbir şey demeden kollarını karşısındakine doladı, başını boyun girintisine doğru yaslamıştı. Şimdi çilek kokusu daha baskındı. Gözlerini kapattı, huzurlu hissediyordu. O an, o adamı kaybetmek istememişti Jimin. Yoongi de kollarının arasındaki çocuk için aynı şeyi düşünüyordu.

"Ne yazık, çocuk, ne yazık ikimiz de sarhoşuz."

Akılları başlarında gibi görünse de bal gibi sarhoşlardı.

"Ne yazık ,gece, ne yazık bu saatleri unutacağız."

İkisini de bir burukluk kaplamıştı, güzel bir şey bulmuşçasına kaybetmek istemiyorlardı.

İç çekti Yoongi, içine çekti Jimin. Yoongi'nin verdiği yorgun nefesi içine çekti. Tüm yalnızlığını almak istercesine, sanki olacakmış gibi içine çekti gece gibi güzel çocuğun yaşam kırıntılarını. Aklına gelen şarkı onu gülümsetmişti, çok sevdiği bir şey değildi ama nedensizce tam karşısındaki adama yazılmış diye düşündü. Aklına gelen birkaç sözünü mırıldanmak istemişti.

"Senin, derinlerinde bir yerlerde buldum,
sımsıkı sarılacak, karışacak köklerimiz."

Yoongi duyduğu sesle kutsanırken ilk defa dinlediği bu şarkıya odaklandı,

"Görmek, beraber olmak seninle çok güzel belki ama,
düşlemek bambaşka."

Düşlediği gece şimdi tam karşısındaydı, düşlemek daha güzeldi evet. Korkuyordu şimdi, onu unutacağından korkuyordu.

"Tenin,
almış beyazlığını aydan,"

Gözleri beyaz tende dolandı bir süre.

"Saçlarının rengi geceden.."

Ellerini simsiyah saçlarda gezindirdi, Yoongi uyumak üzereydi.
Son cümleyi söyleyiverdi Jimin, gözlerinden akan yaşlara bir anlam yükleyememişti.

"Bundan geceye sevdam."

Güneş, geceye tutuluyordu.

Güneş, ertesi sabah bulamayacağı gecesine bağlanıyordu.

Gece, kaybetmekten korkuyordu, huzur dolu olan bu ufak güneş yakında yanında olmayacaktı.

Fakat ne gece güneşe 'gitme' diyebildi, ne de güneş geceye 'kal'.

Uyudu güneş, ilk kez ev sandığı kollarda.

Uyudu gece, ilk kez yalnız kalmadığı bir yatakta.

Duvarlar ağladı onlara, duvarlar yıkıldı onların acısına.
Bir şey hissetmediler, lanet okudu duvarlar sarhoş olmalarına.

_________

Birden atıldım bu hikayeye ama, düşüncelerinizi söyler misiniz lütfen?

strawberries n cigarettes | yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin