Bu hikayeyi yazmam için beni destekleyen Gizem'e çok teşekkür ediyorum.. Biriciğim olmasaydı başlamaya bile cesaret edemezdim.
Yorumlarınızı bekliyorumm. İyi okumalar xx :)
"Ağzından salyalar akıtarak bana anlattığın Zayn Malik buraya mı geliyor?"
"Evet Becky ve sen ona dövme yapıcaksın. Bu harika!"
Hala o kadar şaşkındım ki ne diyeceğimi bilmiyordum. Aslında heyecanlı değildim çünkü benim Emma gibi o gruba karşı pek bir hayranlık beslediğim söylenemezdi. Sadece çok şaşkındım. Aklımda sadece nasıl bir dövme isteyeceği vardı. Evet, kendime güveniyorum ve yaptığım dövmeler kesinlikle kusursuz ama yinede atölyeme ilk kez bir ünlünün gelecek olması beni biraz tedirgin etmişti..
"Emma sence Zayn yapacağım dövmeyi beğenir mi?"
"Becky ciddi olamazsın! Tanrım sana dünyaca ünlü ve tarif edilemeyecek yakışıklılıkta olan seksi Malik geliyor diyorum. Ama senin düşündüğün sadece bu mu!?"
"Hadi ama Emma, ne kadar yakışıklı olsada sonuçta ben işimi yapmak zorundayım ve kısacası ilgilenmiyorum ve yanlış hatırlamıyorsam bana nişanlısı olduğundan bahsetmiştin. Ha ama istersen onun resmini sana çizebilirim böylelikle ona kur yapmış olursun ve.."
"Becky sen tam bir kuş beyinlinin tekisin"
İlk çıktıkları günden beri One Direction grubunu delicesine bir hayranlıkla takip eden ve özellikle Harry hayranı olan canım arkadaşım Emma sayesinde onlar hakkında az çok bir bilgiye sahiptim ve eğer Zayn, Emma'nın bahsettiği gibi tanrıları kıskandıracak yakışıklılıktaysa...
"Seni salak sen yine ne düşünüyorsun?"
"Sana.Bana.Salak.Dememeni.Söylemiştim!"
"Tamam ufaklık sakin ol bir şey demedim.."
Her zamanki gibi Emma beni o güzel düşüncelerimle ayırdıktan sonra ikimizde iş başına geçtik. Boş vakitlerinde Emma'da benimle beraber atölyeye gelir ve bana yardım ederdi. Hatta bazı zamanlarda müşterilerime dövmeyi yapanda o olurdu. Bu işi gerçekten çok seviyorduk..
Geri kalan tüm zamanımızı gelen kişilerle sohbet edip dövme yapmakla geçirdikten sonra saat 9'da atölyeyi kapatıp eve gitmeye kadar verdik. Emma'ya daha çok erken olduğunu söylesemde bir türlü dinletemedim. Bana papağan gibi durmadan "Yarın Zayn geliyor dinlenmemiz lazım." diye söyleyip duruyordu.
Eve vardığımızda hemen kendimi yatağa atmak için merdivenlerden çıktığım sırada Emma arkamdan seslendi.
"Tatlım yemek yemeyecek misin? Biliyorsun ki yarın..."
"Evet yarın Zayn geliyor ve dinlenmemiz lazım. Bende bu yüzden odama gidiyorum Emma. Beni rahat bırak seni küçük sapık."
Gerçekten de hiç aç değildim. Daha doğrusu yarınki olacaklar yüzünden miğdem kötü olmaya başlamıştı.. Ah tamam itiraf etmem gerekirse biraz heyecanlandım. Stres ve heyecan yaptığımda hep miğdeme ağrılar girerde.
Kendimi odama attığımda hemen üstümdekileri çıkarıp banyodaki sepete attıktan sonra kendimi soğuk suyun altına bıraktım. Soğuk su bana gerçekten çok iyi geliyordu. En sevdiğim çilek kokulu duş jelimle yıkanıp mis gibi koktuktan sonra mavi bornozumu giyip odama geçtim ve yumuşacık yatağa kendimi bıraktım. Kendimi o kadar bitkin hissediyordum ki giyinmeye bile üşeniyordum. Tam biraz daha yatağımda uzanıp keyif yapmaya karar verdiğim an kapı aniden açıldı ve içeri Emma girdi.
"Sana kapıyı çalmadan girmemeni daha kaç kez söylemem gerekiyor?"
"Becky ne o ? Yoksa Zayn'le bornoz fantezisi falan mı kuruyordun ha?"
Kahkaha atarak yanıma geldikten sonra kafasına yastığımı geçirdim. Genelde çok heyecanlı olduğu zamanlarda kapıyı çalmayı unutarak içeriye uçarcasına girerdi.
"Aptal şey. Fantezi falan kurmuyordum sadece giyinmeye üşendim biraz daha uzanıcaktım."
"Mm.. Hiçte öyle gözükmüyor. İstersen Zayn'i arayıp seni giydirmesi gerektiğini söyleyebilirim. Böylelikle ona bornozlu fantezilerinde de bahsedersin ha ne dersin?"
"Emma biraz daha konuşur ve beni rahat bırakmazsan, yarın Zayn'e dövmeyi sen yaparsın ve bunu keyifle izlerim."
"Ne? ta-tamam çıkıyorumm sakın böyle bir şey yapayım deme yoksa seni uykunda boğarım Becky! Duydun mu beni?"
Koşarak odamdan çıktıktan sonra kahkaha atmamak için kendimi zor tuttum. Bana inanabilmesi için ciddi olmam gerekiyordu ve mimiklerime resmen sahip çıkmak için kendi içimde bir savaş vermiştim. Aslında oda çok güzel dövmeler yapıyordu fakat yarın bunu ondan yapmasını istersem kesin heyecandan kusar, sonrada bayılırdı. Ah.. düşüncesi bile berbat bizi o yakışıklının karşısında rezil etmesine izin veremem.
Yataktan kalkıp üzerime en sevdiğim ayıcıklı pijamalarımı giydikten sonra hızlıca yatağa atladım ve artık gerçekten hiçbir şey düşünemeyecek kadar yorgundum, bu yüzden kendimi yarının güzel bir gün olacağına ve hiçbir sorun yaşamayacağımıza inandırıp kendimi uykunun kollarına bıraktım..