X: Kızım!
Annemdi annemdi bu ses. Gözlerim doldu o an 6 yıldır duymamıştım annemin sesini.
Hızla arkamı döndüm. Odaya bakındım. Kimse yoktu! Kar vardı sadece. Kimse yoktu.( Eylül'ün annesinin adı: Selin
Eylül'ün babasının adı: Mert
Ali'nin annesinin adı: Hazal
Ali'nin babasının adı: Savaş )Eylül: Anne!
Yatakta sıçradım. Yere düştüm.
Rüyaymış. Yine Rüya.Göz yaşlarımı silip hazırlandım. Hazırlanıp odadan çıktım. Esma kahvaltı hazırlıyordu.
Esma: Günaydın kuzum.
Eylül: Günaydın Esma. Ben hastaneye gidiyorum. Kar seninle kalsın. Bugün çok kalmam zaten.
Esma: Tamam kuzum. E kahvaltı yapmıycak mısın?
Eylül: Yok ben hastanede atıştırırım.
Esma: İyi peki sen bilirsin. He bu arada Ali seni aşağıda bekliyo.
Eylül: T-tamam.
Evden dışarı çıktım. Ali'yi gördüm. Yanına gittim.
Ali: Günaydın mavi!
Eylül: Günaydın Gamzeli!
Ali: Hazırsan gidelim.
Eylül: Gidelim.
Arabaya bindik. Hastaneye gitmeye başladık.
Ali: Yalnız sevgilim ben hala intikamımı almadım.
Eylül: Alırsın ama şimdi değil.
Ali: Nedenmiş o?
Eylül: Hastanede işler var.
Ali: Bir kere öpsem.
Eylül: Nıck!
Ali: Peki! Geldik in bakalım.
Arabadan indik. Ali fırsat bulup. Yanağımı öptü.
Eylül: Ali!
Ali: Efendim sevgilim?!
Eylül: Hastanedeyiz!
Ali: Umrumda mı?
Eylül: Değil.
Idalarımıza çıkmak için asansöre bindik. Asonsörde yüzü yanmış bir hasta vardı.
Ali: Kar kiminle?
Eylül: Esma bugün evdeydi ona bıraktım.
Ali: Tamam.
İnmemize bir kat kalmıştı. Birden asansör durdu etraf karardı.
Eylül: Ali noldu?
Ali: Elektrikler gitti ya. Gelir şimdi.
Sıkıca Ali'ye sarıldım.
Hiçbirşey gözükmüyordu.
Eylül: Ali korkuyorum.
Ali: Korkma sevgilim.
X: Bence korkun.
O an silah sesi duyuldu.
Eylül: Ali!
Ali: E-eylül.
Işıklar geldi. Ali'ye baktığımda karnından vurulmuştu.
Eylül: Ali! A-ali iyi misin?
Karşımızdaki adam sargısını çıkarmıştı. Burak'tı. Burak'tı bu. Ölmüştü ama o gözlerimin önünde ölmüştü.
Eylül: Ali! Sevgilim! İyi misin!
Ali: İ-iyiyim.
Burak: Sen gel bakıyim.
Burak Ali'nin karnında olan kanlı elimi çekti. Beni sürüklemeye başladı.
Eylül: Bırak ya bırak! Ali!
Asansörden çıkarttı beni. O anda polisler geldi. Burak cebinden çakı çıkarıp karnıma bir kesik attı. Sıyırmıştı sadece.
O anda polisler silahla Burak'a ateş ettiler. Omzundan vurulmuştu. Karnımı umursamayıp hemen Ali'nin yanına koştum. Çok kanaması vardı. Hemde fazlasıyla.Eylül: Ali!
Ali: E-ey-eylül.
Eylül: Çabuk sedye getirin!
Ali: Boşversene ölüyorum zaten!
Eylül: Ali nediyosun ya!? Ne ölmesi?! Bırakamassın beni!
Ali'nin gözleri yavaşça kapanıyordu.
Eylül: Hayır! Hayır! Aç gözlerini! Kapatmak yok! Biz daha evlenicez Ali!
Ali gözlerini zorda olsa açmaya çalışıyordu.
Sedye gelmişti. Ali'yi hemen götürdük. Oğuz ameliyatına girmişti.
Bahar yanımdaydı.
Bahar: Eylül sana bişey yaptı mı?
Eylül: Y-yok iyiyim ben.
Bahar: Karnın neden kanıyo o zaman!
Eylül: Sıyrık sadece!
Bahar: Gel dikiş atalım!
Eylül: T-tamam.
Beni yavaşça acile götürüyordu.
Acilde bir ses duydum.
Burak: Eylüll!
Sonrası karanlık...
{{{}}}
Selam canımslar. Yeni bölüm ile karşınızdayım. Umarım beğenmişsinizdir. 🤗🤗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beklenmedik Aşk
AventuraBeklenmedik bir aşk. Tesadüf sandıkları gerçeklerle yüzleşen iki genç. Peki ya bir ölüm, nasıl bir aşkı başlatabilirdi? İşte bu sorunun cevabı büyük bir aile sırrı...