Havalimanına gidip ilk uçakla İstanbul'a döndüm. Bizim evin önüne geldim. Bildiğim kadarıyla Ali Oğuz ve Alp bizimle birlikte kalıyorlardır. 1 haftalığına devatlilerdi. Kapıyı tıkladım. Açmadılar zili birkaçkere çaldım yine açmadılar. Bende sinirlenip kapıya tekme atıp kapıyı kırdım.
Esma: Aaaaa hırsız girdiiii.
Alp ve Oğuz elinde sopalarla yanıma geldiler. Bana vuracaklarken engel oldum.
Eylül: Deli misiniz oğlum siz ya. Ne hırsızı.
Oğuz: Pardon Eylül. Esma öyle hırsız diye bağrınca bizde şey ettik.
Eylül: Off neyse hiç çekemiycem.
Esma'nın yanına gittim. Arkasından gözlerini kapattım.
Esma: Hırsız bırak beni aaaaaaaa. İmdattt.
Oğuz ve Alp yine geldi bu sefer Bahar ve Ali de.
Ali: Noluyo ya ne hırsızı.
Esma'nın gözlerini açtım arkasını dönüp gülümsedi.
Esma: Sanırım bir adet kalp hırsızı.
Ali: Kimin kalbinin hırsızı acaba?
Eylül: Acaba!
Esma: Eylülüm hoşgeldinn.
Esma ve Bahar bana sarıldı.
Eylül: Hoşbulduk.
Onlardan ayrılıp Oğuz'a sarıldım.
Oğuz: Hoşgeldin kardeşim.
Eylül: Hoşbulduk kardeşim.
Alp de bana sarıldı.
Alp: Hoşgeldiniz hocam.
Eylül: Hoşbulduk Asistan.
Ayrılıp Ali'ye döndüm. O ise odasına geri girip kapıyı kilitledi.Eylül: Ben nerde kalıcam?
Esma: Sen bizimle kal.
Eylül: Alp Oğuz falan kerde kalıyorlar.
Esma: Onlar Aliyle aynı odada kalıyo. Sende bizle kal.
Eylül: İyi madem.
Odaya gidip. Eşyalarımı dolaba yerleştirdim. Ve masaya oturdum bizimkiler çok güzel bir kahvaltı hazırlamıştı Ali de masadaydı.
Esma: Eylülüm aç mısın?
Eylül: Yok Esma ben sadece çay içicem sonra işim var zaten çıkmam gerek.
Bahar: Ne işi?
Ali: (sessizce) Terk etme işidir.
Eylül: Pardon duyamadımda.
Ali: Afiyet olsun diyorum.
Eylül: Hastanede işe başlamam lazım o yüzden. Sinan beyin yanına gidicem.
Alp: Ooo hocam bizim hastane demek.
Eylül: Sizde mi ordasınız.
Oğuz: Aynı bölüm hemde. Alp dışında yani.
Eylül: Esma. Dur tahmin ediyim restorant falan mı?
Alp: Gibi bişey. Pastane açtı oda hemde hastaneye çok yakın.
Eylül: Oo ne kadar güzel. Neyse ben kalkıyim artık.
Bahar: Eee bizde kalkalım beraber gideriz sonuçta aynı yere gidiyoruz. Bence babamla sen konuşma ben konuşsamda olur.
Eylül: Tamam ama ben konuşsam daha iyi olur.
Esma dışında hepimiz hastaneye yol almıştık. Arabayla gidiyorduk Ali kendi arabasına binmişti. Diğerleri ise benim arabama.
Bahar: Eylül Ali'ye anlattın mı?
Eylül: Anlatmaya çalışdım ama dinlemek istemiyor.
Oğuz: Harbi ya bu Burak ne kadar piskopatmış.
Eylül: Hadi bakalım geldik. Parkedip indik.
Bizimkiler direk soyunma odasına gitmişti. Bende Sinan Beyin yanına. Söyler söylemez işe aldı beni. Bende işe başlamıştım. Odam Ali'nin odasıyla yan yanaydı. Odama yerleşirken. Bizimkilerde benim odama gelmişlerdi. Birde yanlarında tanımadığım bir kız vardı.
Bahar: Selam Eylül.
Eylül: Selam'da bu kız kim.
Selin: Ben Selin. Ali'nin sevgilisi gibi bişeyim.
Eylül: Memnun oldum.
Selin el sıkışıp dışarı çıkmıştı.
Eylül: Ali'nin sevgilisi mi vardı?
Bahar: Eylül biz de daha yeni öğreniyoruz.
••••••
Ali: Selin çok teşekkür ederim.
Selin: Rica ederim. Ama bu oyun ne kadar sürücek.
Ali: Bilmiyorum. Ama Eylül ne zaman beni severse sanırım o zaman.
Selin: Eylül bence seni hala seviyor.
Ali: Sevseydi terk etmezdi beni. Neyse. Sen Eylül buralardayken bide bizimkiler o zaman yanımda falan dur. Elimi tut. Tamam mı?
Selin: Tamam.
{{{}}}
Selam tatlışlarrr. Yeni bölüm ile karşınızdayım. Bakalım Ali Eylül'ü sinirlendirmek için daha neler yapıcak. Sınır 10 oy. Umarım beğenmişsinizdir tatlışlarım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beklenmedik Aşk
AdventureBeklenmedik bir aşk. Tesadüf sandıkları gerçeklerle yüzleşen iki genç. Peki ya bir ölüm, nasıl bir aşkı başlatabilirdi? İşte bu sorunun cevabı büyük bir aile sırrı...