Sabah uyandığımda gözlerim ağrıyordu açmakta hayli zorlanmıştım, saate baktığımda 5'e geliyordu yani okula gitmeme daha vardı.
Yataktan kalkıp aynada kendime baktım, dudağım şişmiş ve morarmıştı ama şiş olan birtek dudağım değil gözlerimde ağlamaktan bir hayli şişmişti.
Aynada kendime daha fazla bakmayıp banyoyo doğru yürüdüm elimi yüzümü yıkayıp soyunma odasına gidip üstümü degistirdim. Aşağıya indiğimde kimse uyanmamıştı daha bu fırsatı değerlendirip, mutfağa doğru gittim akşam hiç birşey yiyememiştim karnım baya açtı, kendime kaşarlı tost yapıp yanına domates dilimledim dolaptan portakal suyu koyup, masaya oturup yemeye başladım.
Masayı toparlayıp tam çıkmak üzereyken annem arkadan sesiz bir şekilde seslenmişti "Alev kızım" anneme dönüp baktığımda bana doğru geliyordu yanıma gelip yüzümü ellerinin arasına alıp yanaklarımdan öpmüştü "dün çok korkuttun beni annecim, bidaha böyle şeyler yapma kuzum" demişti anneme sıkıca sarılıp " bidaha olmayacak anne söz veriyorum" dedim annemin gözlerinden yaş akmaya başladığı an ellerimle gözlerini silip " hayır anne sakın ağlama sana ağlamak hiç yakışmıyo" diyip daha sonrada sıkı sıkı sarılıp arabaya doğru ilerledim, arabaya binip okulun yolunu tutmuştuk, okula geldiğimiz sırada arabadan inip okula doğru yürüdüm.
Okulda pek kimseler yoktu baya erken gelmiştim, biraz olsun kafamı dinleyecektim sınıfa girip sırama oturdum, hiç birşey yapmadan sadece önüme bakıyordum ne zamandan beri o şekilde duruyordum hiç bir fikrim yoktu taki yanıma heycanla oturan Yelizi ğörene kadar, yine hiç nefes almadan hızlı hızlı konuşuyodu bi süre sonra dinlemeyi bırakmıştım artık sesli bir iç çekip önüme döndüm oldukça uzun bir gün olacaktı...
***
Okulun bitmesine sadece bir ders kalmıştı, tenefüsteydik ve bahçede oturuyoduk yani Boran ve arkadaşlarıyla, okulda kimse bizi tanımazken artık bütün okul bizi konuşmaya başlamıştı, bu hiç hoşuma gitmiyodu görünmez olmaya, kimse tarafından tanınmamaya alışmıştım.
Kafamı kaldırdığımda Boranın arkadaşı olan Mert hiç gözünü ayırmadan bana bakıyodu bi aralar bu çocuktan gerçekten hoşlanmıştım tabi platonik olarak ona açılmayı birkez denemiştim daha sonra ise onun benim gibi biriyle olamayacağını ve boşu boşuna rezil olacağımı düşündüğüm için vaz geçmiştim, zaten zamanla ona olan ilgim bitmişti, şimdi ise sevgilişi ile samimi bir şekilde durduğu halde bana yiyecek gibi bakıyordu bu durumdan rahatsız olup
kafamı çevirdim.Telefonumla ilgilenmeye başlamışken aniden annem aramıştı telefonu açmadan önce, Yeliz'e "Annem arıyo " diyip yerimden kalktım sessiz biyere geçip telefonu açtım "Efendim anne" annem "Alev şöför seni almaya geliyo kızım akşam babanın yeni ortakları ile akşam yemeği yenilenecek baban seninde gelmeni söyledi eve gelip hazırlanacakmışsın" dedi işin içinde babam olunca mecburen " tamam anne" dedim ve telefonu kapattım, olmayan moralimin üstüne bide bu çıkmıştı Yeliz'in yanına gidip "ben eve gidiyorim Yeliz" dedim Mert'te dahil herkez bana bakmıştı Yeliz " iyide neden ki" diye sordu bende " babam öyle istemiş neyse pazartesi görüşürüz" diyip yanlarından ayrıldım.
***
Eve geldiğimde odama gidip hazırlanmaya başlamıştım, ne giyeceğimi düşünüyordum, sonunda siyah dizlerimin hemen üstünde biten, sırt kısmı biraz açık birazda göğüs dekolteli, göbek kısmındada şeritleri olan sıfır kol dar bir elbiseye karar verdim altına ise bandajlı olan siyah ince topuklu bir ayakkabı giydim, topuklu ayakkabılar pek tercih ettim ayakkabılardan değildi oldukça rahatsız edici ayakkabılardı spor olanları daha çok seviyorumdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞ İÇİNDE BİR SEN (ASKIYA ALINDI)
Teen Fiction"Beni o cehennemden kurtaran sendin gönderen yine sensin. Neden?" var gücümle bağırmıştım, zaten bağırıp göz yaşı dökmekten başka ne yapabiliyordum ki? Gözleri buğulandı bağırışlarımı aldırmadan ufak adımlarla yanıma yaklaşarak bir nefes kadar yakı...