Bölüm şarkısı: Coldplay- Magic
*******
#Divus#
Gözlerimi açtığımda karanlık bir odadaydım. Kollarım ve ayaklarım kalın ve soğuk bir metalle duvara tutturulmuştu. Ayaklarım çok da umrumda değildi ama yerçekimi yüzünden vücudumun tüm ağırlığı şu an ellerimdeydi. Bu da kelepçenin bileğimdeki deriyi her saniye biraz daha kesmesi demek oluyordu.
"Uyandı!" Arkamdan duyduğum sesle irkildim. Bakmaya çalışmadım, nasıl olsa kafamı çeviremezdim. Önüme birkaç dakika sonra tanımadığım iki surat, Chanyeol ve...
Tanrım, siktir.
"Minseok?!" Hamster suratlı çocuğa şaşkın bakışlar atarken bana gülümsedi. Ona doğru tükürmeye çalışsam da uzağımda olduğu için bunu başaramamıştım.
Derin bir nefes aldım ve gülmeye başladım. "İşte bu yüzden hiçbir yarasanın dışarıdan sevgili yapmasına izin vermiyordum. Sikik arılar. Jongdae'yi bir elime geçirirsem..."
"Birkaç gün sonra onunla buluşacağız. Bunu iletirim."
"Tanrım... Senin arı olduğunu bilmiyor mu?"
"Hayır. Ben de onun bir yarasa olduğunu bilmiyordum. Kalbim kırıldı açıkçası."
"Ona zarar verecek olursan seni-"
"Bence şu an beni tehdit edebilecek durumda değilsin."
"Kelleni keseceğim senin!"
"Çok kibarsın." Tanımadığım esmer çocuk burnumun dibine kadar geldi ve şırıngasını boynuma dayadı. "Ama çok konuşuyorsun." Ardından bana bakmayı kesip Chanyeol'a döndü. "Artık onu öldürebilir miyim?"
"Onu yarın akşama kadar burada tutun ve ardından odama getirin."
"Ne? Öldürmüyor muyuz?"
"Şimdilik hayır. Bırak onu Jongin." Bana doğru yaklaştı ve Jongin'in boynumda tuttuğu şırıngayı geri çekti. "Dağılabilirsiniz. Biz biraz özel konuşacağız."
Diğerleri odadan çıkarken dişlerimi birbirine bastırdım. "Seninle konuşacak bir şeyim yok."
"Biraz araştırma yaptım..." Elini bana uzattı ve yüzümü tutarak ona bakmamı sağladı. Ellerimi hareket ettirmeye bile korkuyordum çünkü metal kelepçe durmadan derimi kanatıyordu. "O çocuk gece seni Dinaste diye çağırmıştı, değil mi?"
"Belki."
"Yani... Şu an bir prensin yüzünü ellerimin arasında tutuyorum. Öyle mi?"
Umutsuz bir hareket olsa da kafamı çevirdim ve Chanyeol'un elini ısırmaya çalıştım. Başarısız olmuştum. "Onur duydum, Dinaste. Önünde eğilmem gerekiyor ama sanırım bunu yapmayacağım." Chanyeol baş parmağını yanağımda kaydırdı ve geri çekildi.
"Sanırım köylü değilsin. Bu beni biraz hayal kırıklığına uğrattı."
Chanyeol dediğim şeye güldü ve beni gösterdi. "Ve sanırım sen de Kanada'da yaşamıyorsun."
"Hayır ama hep gitmek istemişimdir."
"Gidemeyecek olman ne kadar acı..." Bir süre sessizce birbirimize baktığımızda kaşlarımı çattım.
"Neden beni öldürmedin Yeol? Ya da nasıl ölmedim? Şırıngayı batırmıştın."
"Hepsini enjekte etmedim. Sadece baygın kalmana yetecek kadarını verdim." Biraz daha yanıma geldi ve beni daha yakından inceledi. "Ve ölü halin işime yaramazdı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hypocrite ||ChanBaek
Action"Seni seviyorum Chanyeol. Deli gibi. O yüzden seni öldüreceğim için beni bağışla." Divus X Perditrix