Selaaam ben geldiiim
biliyorum aşırı uzun zamandır
yoktum nerdeyse 1 yıl olucak çünkü bu hikaye ve hayatım arasında çok fazla benzerlik var olaylar değil ama genel konu benim hayatım çevresinde dönen olaylardı ve bu kitaba başladığımdan bu zamana hayatım çok fazla değişti ve bende nasıl devam ettirmem gerektiğini bilmiyordum. Benim hikayemin çok mutlu bittiği söylenemez ama bu kitapta üzüntüye yer vermeye hiç niyetim yok
Sizi seviyorum aşkolar"Yahu Ezgi ne diye sürüklüyosun kızım beni ya"
"Kızım pardon da Kaan ateş gibiyken ona körükle gidiyosun"
"Ya ne biliyim sırası gelmişsen söyliyim dedim"
"Aden sonra ben çekcem dırdırını neden kabul ettin,neden gt yaptın falan filan ya"dedikten sonra
"Ezgi Kaan senden hoşlanıyor olabilir mi?"dedim bende oda gözlerini büyüterek
"Yok be kanka kardeşi gibi gördüğü içindir sanmam"
"E sen hala bişeler hissediyor musun?"
"Yani kanka böyle yapması hoşuma gitmiyor değil ama sadece kardeşi gibi gördüğü için yaptığını biliyorum sonra pısıp kalıyorum" dedi üzgün bir şekilde
"Yani hala bişeler var içinde" dedim o da kararsız ve kafası karışık bir şekilde
"Evet, yanii " dedi
"Kanka ben Kaan'ı biraz bile tanıyosam o böyle şeyler yapcak bir çocuk değil. tamam diyelim ki kankası gördüğü için öyle şeyler yapıyor bende onun kankasıyım ve biz berberkende böyle şeyler yaşadık hiç bu kadar büyük bir tepki vermedi."
"Ben yine de ümitlenmek istemiyorum kanka sonra üzülen taraf ben oluyorum onun haberi bile olmuyor"
"Aynen haklısın. Zil çalar şimdi gidelim" derken zil çaldı ve bizde tuvaletten çıkıp sınıfa doğru yürümeye başladık.
Sınıfa girdiğimizde ben Emre'nin yanına , Ezgi de Kaan'ın yanına geçti derken edebiyatçı geldi. Edebiyatı severdim ama şu an dinleyesim gelmemişti hiç bende ceketimi sıraya koyup uyumaya karar verdim
(Ezgi'den)
Sınıfa geldiğimde Kaan bey beni yanına oturttuğu için direkt onun yanına yöneldim ki zaten Aden de Emre'nin yanına gitti biraz da mecburiyetten sanki hiç istemiyomuşum gibi dşjvıcspcodıvh neyssss. Sıraya geldiğimde Kaan bacağını sallıyordu ve gözü bir yere odaklanmıştı. Koluna dokunup
"iyi misin" dedim bir anda irkilerek
"Sinirliyim sadece Ezgi" dedi
"Bunda abartılacak bir şey yok ilk defa olan bir şey değil sen yeni farkettin herhalde bu kadar sinirlenmeni gerektircek bir konumumuz yok farkındaysan" dedim vereceği cevabı o kadar merak ediyordum ki bir anda ters bir şey söylemesinden korkup, vereceği cevaptan dolayı pişman olmuştum bile ama artık çok geçti sanırım.
"Öyle bir konumumuz yok mu Allah aşkına Ezgi benden hoşlandığını farketmedim mi sanıyorsun? Ama sen o kadar umutsuzdun ki bu durumdan gözünün önündeyim asla beni farketmedin. Sürekli o içindeki şey adı her neyse ister hoşlantı de ister sevgi de hatta istersen aşk de benden hep gizledin ve gözüne inen perde sayesinde beni asla görmedin sanki seni sevemezmişim gibi sanki öyle bir şey olamazmış gibi ve bana şu anda gelmiş öyle bir konumuz yok ki diyorsun şu gözlerini aç sen de benden hoşlanırken nasıl olurda sana ulaşamam anlamıyorum" dedi ben onu sadece dolmuş olan gözlerimle izledim.
Bu sanki benim rüyada gördüğüm anlardan birisiydi ve ben sanki dejavu yaşıyordum. Aynı andan içimden o kadar çok duygu bir anda geçiyordu ki şaşkınlık mutluluk hemde adını koyamadığım tarif edemediğim garip bir korku çünkü ben korkardım birisinin beni sevmesi bana sanki imkansızmış gibi gelirdi, sevse bile sanki çok uzun sürmeyecek bir heves gibi görürdüm. Ve Kaanı karşılıksız sevmeye o kadar alışmıştım ki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başucumdaki Aşk
HumorBirbirinden habersiz birbirlerini platonik seven aşıkların hikayesi