Bir Sen Bir Ben

BÖLÜM:3

Bugün pazardı yarın okul vardı ofladım çünkü yazılıların başlamasına 1 hafta kalmıştı. Konulara çalışmaya şimdiden başlamıştım. Dün dışarıda olduğum için yazılı bitene kadar dışarı çıkmam yasaktı. Zaten bir sürü konu vardı hoca bu tarih konularını verirken ne düşünüyordu acaba tarihimizi baştan yazmayı falan mı mesaj sesiyle irkildim telefonu elime aldığımda Caner'den mesaj vardı.
Gönderen :Caner
"Şiştt! Amigo naptın çalıştın mı konulara ben baktım ama güzel gözlerim tarih olup gider diye geri kapattım :)"
O şimdi espirimi yapmıştı hem de tarihle ilgili
Gönderilen: Caner
"Bak şimdi cancağzım tarif ettiklerimi aynen uygula banyoya doğru ilerle küveti doldur ve kafanı sok bayıldığını hissedene kadarda çıkma şakın!"
Salak şimdi gider birde bunu uygulardı
Gönderen: Caner
" Haha! Şakacı kız seni tam yapıyordum ki boğulma ihtimalim aklıma geldi "
Allah'ım sana geliyorum
Gönderilen: Caner
"Zeki çocuk! Bu zeka Allah vergisi olamaz yani bu zeka dışı bir şey ben boğulma ihtimalini daha önce nasıl düşünemedim sen biraz bana zeka versene senin yanında eksiklik hissediyorum gerizekalı!"
Gönderen:Caner
"Şimdi sen bana iltifat mı ettin küfür mü belli değil açıklasana biraz daha "
Allahım beyin nakli şart nöron bile yok bunda sen akıl dağıtırken bu yavrucağa şemsiye mi tuttular ne yaptılar.
Daha fazla uzatmadan
Gönderilen:Caner
"Ders çalışıyorum görüşürüz"
Neyseki cevap gelememişti yoksa ben başka bir tarih yazacaktım tarihlere geçmemiz an meselesiydi.
Kendimi derse kaptırmış son hız gidiyordum ki ! Ah hayır şu ki ler beni bitiriyor. Telefonum çalmaya başladı KOCAMAN HARFLERLE KALAS=BOK arıyordu assında o bir şarkıydı İremcim şarkına böyle bir değuşukluk yaptım affeyleyesin. Açtığım anda onun bir şey demesine fırsat vermeden "5 saniye"dedim ve " Ne var " diye bağırdım " 5 saniyen doldu" tam kapamak üzereydim ki
" aşağıdayım" dedi gözlerim kocaman açılmıştı resmen kitlenmiştim. Bi aşağı çağırmadığı kalmıştı. Hemen kendimi toparlayarak montumu aldım ve aşağı indim arabasına yaslanmış beni bekliyordu beni görünce hemen yüzüne bir gülümseme yerleştirdi. Yanına gittim ve
" ne söyleyeceksen söyle bir daha da evime gelme" dedim
"Arabaya binelim hava soğuk hem bir yerlere gidelim orda konuşalım "onunla inatlaşacak halim yoktu arabaya bindik ve bir cafeye geldik. Masalardan birine yerleşip iki tane kahve söyledik.
"Başla artık "
"Doğa senden hoşlandığımı daha önce kelimelere dökmesemde belli ettiğimi düşünüyorum ve bana bir şans vermeni istiyorum." Dediğinde mideme kramplar girdiğini hissetim sonra birden masanın üzerinde duran sol elime uzandı ve elimi tuttu hemen elimi geri çektim.
"Tuna artık çok ileri gitmeye başladın ben senden hoşlanmıyorum ve sana da şans vermeye niyetim yok artık benden uzak dur ve bana dokunmayı kes" diye bağırdım ve sandalyemi iterek ayağa fırladım şimdi cafedeki herkes bize bakıyordu. Tam adım atmıştım ki koluma yapışarak buna engel oldu sinirle ona döndüm
"Kolumu bırakmazsan seni buna pişman ederim "
"Sakin ol hırçın kız sadece özür dileyecektim kendime hakim olamadım" dedi ve daha ne yapacağını anlayamadan uzanarak yanağımı öptü geri çekildiğinde suratına tokadı patlattım artık terbiye sınırını aşmıştı cafenin müdürü olduğunu düşündüğüm adam yanımıza yaklaştı ve tebessüm ederek "bir sorun mu var efendim"dedi ben ise sinirle" hayır yok " dedim ve çantamı alarak ordan çıktım artık taşmıştım. Bir taksi çevirdim evin önüne gelince parayı uzatarak aşağı indim ve apartmana girdim eve çıkınca direkt olarak yatağıma geçtim ders çalışacak moralim yoktu zaten. Akşam yemeğini yedikten sonra direkt yattım. Sabah yine annem uyandırmıştı saçlarımı topladım okul formamı giydim ve evden çıktım okula geldiğimde herkes bana sanki vampir görmüş gibi bakıyordu. Anlam vermemiştim sınıfa girdiğimde Semih yüzüme bile bakmadı Caner ise yanıma gelerek telefonunu gözüme tutarak salladı
Ekrana baktığımda kısa bir şok yaşadım
"B-bu fotoğrafı nerden buldun"
"Bütün okula bu gönderilmiş herkesin elinde "dedi arkamı dönüp gidecekken Semih kolumdan tuttu ve beni slayt odasına götürdü ve birden "Lan ben sırf o çocuk senden uzak dursun başın belaya girmesin diye kaç kez yumrukladım napmaya çalışıyorsun lan sen! Çocuk resmen elini tutuyor onuda geçtim yanağından öpüyor eğer hoşlanıyorsan yada sevgiliyseniz söylede bilelim"diye bağırdı yerimde sıçramıştım resmen.
"Birincisi onunla sevgili olmam seni ilgilendirmez ama beni kaç kez kurtardığın için söylüyorum sevgili değiliz ve ondan hoşlandığım falan yok ikincisi sadece benimle önemli bir şey konuşacağını söylediği için gittim üçüncüsüde zaten öptüğü anda tokatı geçirdim " dedim ve bana anlamını veremediğim bir şekilde bakmaya başladı ama şimdi asıl sorun o lanet fotoğrafı kimin sızdırdığıydı . Kafamı kaldırarak Semih'e baktım
"Sence fotoğrafı kim çektirmiştir bundan Tuna'nın haberi varmıdır bu sefer ne dersin ?"
"Bilmiyorum ama Pınar'ın olduğunu sanmıyorum bu sefer çünkü babası ona iyi bir ders verince biraz ara vereceğini düşünüyorum seninle uğraşmaya "
Pınar'ı babası azarlamış mıydı vay bee neyse şimdi soruna dönmemiz gerekiyordu .
"Tuna beni bilerek çağırıp fotoğrafı çektirmiş o zaman"
"Ama Tuna seni rezil etmez yada bunu rezil etmek için değil bana ders vermek ya da kışkırtmak için yapmış olabilir"
Bu olay canımı fazla sıkmaya başlamıştı slayt odasından çıktık sınıfa doğru ilerledik Semih başka yöne dönerek bana sınıfa gitmemi söyledi onun gittiği yöne baktığımda Tuna'nın orada olduğunu gördüm yanına gittiği anda Tuna'yı ittirdi bende yanlarına koştum biraz geride durarak onları dinledim
"Aras bana böyle küçük oyunlar oynama lan kızı öperken fotoğrafını almak adamlıkmı pezevenk "
"Senin yaptıkların adamlıkta bumu değil bütün okul kızı benimle düşünüyor bana yaşattıklarının hepsini yaşayacaksın Acar"
"Lan sen kimsin eğer bir daha Doğaya elini sürdüğünü görürsem bırak Doğaya el sürmeyi elini bile kullanamazsın duydun mu lan beni!"
O kadar soğuk ve ürkütücü söylemişti ki buz tuttuğumu hissetim gözleri beni bulunca gülümsedim ama o benide alarak sınıfa girdi. Bana dönerek "Ne zaman acaba aklını kullanmaya başlayacaksın " dedi bende hiç beklemeden
"Sen kullanmaya başlayınca "dedim ve Caner golll diye bağırdı Semih'te ona kalem fırlattı oda " yandım anamm!"diyerek totosunu tuttu halbuki bacağına gelmişti hepimiz kahkaha atmaya başlamıştık ama hoca gelince her şey yarıda kesildi dersimiz matematikti hoca Caner'e soru sorunca Caner cevaplamak için ayağa kalktı hocanın sorusunu biraz düşündükten sonra cevapladı. Hocanın sorduğu soru şöyleydi "iki kümenin kesişim noktasının tanıtımını yap"
Caner'in verdiği cevapta
"İki kümenin kesişim noktasını hep karalıyoruz ya, işte ona "2 arada 1 derede kalmak" diyoruz"dedi ve bütün sınıf gülme krizine girdi Allah'ım bu çoçuğu neyle besliyorlardı acep.
Ders bittiğinde biz hala Caner'le dalga geçiyorduk oda sitem ederek " tamam abi ya dersi kaynatayım dedim" kendini hemen savunmaya geçmişti. Diğer dersimiz yine matematikti Caner oflamaya başlamıştı şimdiden.
Ders başladığında hoca direkt tahtaya soru yazdı Caner'e dönüp "sen bi baksana belki yapabilirsin"dedim alayla o da soruya bakarak anlatmaya başladı"bak şimdik amigo 153 sayısının 3 tek sayılarının toplamı"araya girerek
"Ah! Seni zeki çocuk bizleri aydınlattığın için saol ama soruyu bizim gözümüzde görüyor"dedim herkes kahkaha atmaya başladı çünkü Caner sadece lafı çevirerek soruyu bize tekrar okuyordu.
Dersin sonuna yaklaştığımızda hoca yazılıyla ilgili bazı taktikler verdi Semih'in sesini duydum arkamdan"sanki olimpiyatlara hazırlıyor bide taktik veriyor adam resmen yaaa!" Bende arkamı dönüp ona gözlerimi devirdim.
Ders bitince hepimiz dışarı çıktık Caner arabaya binmemi söylesede yürüyeceğimi söyledim. Eve gittiğimde direkt mutfağa gittim yiyecek bir şeyler çıkardım dolaptan sonra bir sesle olduğum yerden sıçradım birisi kapıyı zorluyordu annemgil geç gelecekti onlar olmadığını biliyordum hemen elime bıçak alıp odama koştum kapımı kilitledim çok korkuyordum hemen annemi aradım meşguldü Allah kahretsin! Sonra direkt babamı çevirdim oda açmamıştı davası vardı bugün tabi ya! 155 i tuşladım direkt açtıklarında titreyen sesimle zar zor evimde biri var dedim adresi istediklerinde direkt verdim. Sesler oturma odasından geliyordu. Daha da korkarak Caner'i aradım ilk çalışta açmıştı.
"A-alo Caner hemen bize gel"
"Neden bana mı yürüyorsun kız sen bacaksız "
Gözlerimi devirecek halde değildim.
"C-caner lütfen evimde biri var hırsız galiba "dedim ağlayarak
"Sen ciddisin ağlıyorsun hemen geliyorum sakin ol odanda kal"
"Zaten oradayım "birden kapımın kolu hareket etti ve ben çığlığı bastım
"Caner telaşla ne oldu ?"dedi
"Kapımı zorluyor"
"Hatta kal sakın kapatma! Kapının arkasınada bir şeyler yasla geliyorum yoldayım"dedi dediğini yaptım şifonyeri kapının arkasına sürükledim hala kapı zorlanıyordu ve tekmelenmeyede başladı. Korkudan banyoya gittim ve orayıda kilitledim yere oturarak ağlamaya başladım bu polis nerde kalmıştı yaa!
Kapı kırıldı ve bi an çığlık atmama engel olamadım odama girmişti! Ne odama mı girmişti Allah'ım ya yetişemezlerse şimdi ne yapacaktım! İçimden dualar ederken bir silah patladı ve ağlamam hıçkırıklara dönüştü Caner direkt odama girerek
"Doğa Doğa " diye bağırmaya başladı ben de zar zor "b-burdayım "dedim hemen gelerek kapıyı açmamı söyledi ayağa kalkarak kapıyı açtım hemen beni içerden çıkararak bana sarıldı bende ağlayarak ona sarıldım polislerde gelmişti ateşide onalar etmişti galiba adama bacağından vurulmuş yerde 2.80 yatıyordu. Daha fazla dayanamayacaktım gözlerim karardı ve birden bilincim kapandı en son Caner'in adımı telaffuz ettiğini duymuştum.
Gözlerimi zar zor açtığımda yatağımdaydım ve gördüğüm şeyle gözlerim pörtledi Semih başımda oturuyordu uyandığımı görünce hemen doğruldu telaşla "iyi misin Doğa " dedi
Bende kafamı salladım
"Caner nerde, annemgile haber verdiniz mi, çok korktular mı, sen ne zaman geldin?"
Kafasını sallayarak "Doğa badire atlattın ama hala taramalıdasın !"
Gülmeden edemedim
"Annengil yoldalar Caner aşağıda polislerle konuşuyor bende sen uyanmadan hemen önce geldim"
"Anladım "
"Şerefsizi hapse attılar senin ifadeni almak için bekliyorlar alsınlar mı ister misin?"
"Hazırım olur ama sende yanımda kal şey yani Caner'le sen "
"Tamam sen merak etme" dedi ve odadan çıktı biraz rahatlamıştım ama bu olayı atlatabileceğimi sanmıyordum polisleri beklerken Gece çığlık çığlığa cırlayarak yanıma geldi kulaklarımı tıkamaya çalışıyordum ama kolları buna izin vermiyordu geri çekilirken yüzümü ellerinin arasına aldı. Gözleri dolmuştu ama yinede o bu olayların insanıydı hemen özüne dönerek"kankii anlatsana nasıldı heyecanlımı "
"Hemde nasıl anlatılmaz yaşanır o kadar yani tavsiye ederim hatta senin adresini verelim sana yönlendirelim hah nasıl fikir "
Dediğimde gözlerini devirdi ve yok cınım saol der gibi ağzını büzüştürdü. Polis içeriye girince sustuk polis bana hazırsam başlayabileceğimi söyledi bende başladım en başından her şeyi anlattım ve sonuna kadar şikayetçi olduğumu belirttim babam sayesinde en ağır cezayı alacağını biliyordum kapı açıldı ve yakınan annem koşarak yanıma oturdu bana sarılarak"Doğa kuzum, bir tanem bir şeyin yok değil mi dedi"klasik annemdi işte pireyi deve yapardı ama ben o an deve değil ejderya bile yapardım "anne merak etme bir şeyim yok yine kurtulamadın benden kız hem Caner ve polis tam zamanında yetişti tabi Semih'te beni yalnız bırakmadı "annem onlara dönerek ne kadar minnet duyduğunu açıklarken araya girerek "babam nerde anniş" dedim
"Kuzum o direkt polis merkezine gitti "
Dediğinde dediğim şeyde bir kez daha haksız olmadığımı kanıtlamış oldu.
Canergil gitmek için ayağa kalktılar Caner yanağımdan makas aldı Semih ise kulağıma eğilerek "bir daha böyle bir etrekşın yaşarsan ilk beni çağır izlemiş olurum bütün heyecanı kaçtı "dedi gözlerimi devirdim ve aynı şekilde fısıltıyla " ah canım hatta şöyle yapalım sen çekirdekte getir ne güzel 3D li izlemiş olursun "
Dedim gülmeye başladı pislik aklınca beni sinir etmeye çalışıyordu. Odadan çıkıp gittiler annemde onları geçirmeye gitti yalnızca Gece ve ben kalmıştık"Semih senin kulağına ne dedi hıh " dedi göz kırparak. Bende omzuna vurarak "her zamanki gıcıklığını yaptı yine ne diyecek başka sanki"dediğimde sinsi sinsi güldü akşam yemeğinde Gece bizimleydi annesi arayınca gitmek zorunda kalmıştı. Bir saattir yatağımda debeleniyordum bir türlü uyuyamıyordum her gözümü kapattığımda bugünkü olay gözümün önüne geliyordu ve sürekli evde ayak sesleri duyuyor gibi oluyordum. Bildiğiniz gündüz eve hırsız girmişti sizcede korkmakta haklı değil miyim? O olaydan sonra annemgil güvenlik önlemlerini fazlasıyla arttırmışlardı ama ben yine de rahat edemiyordum her şey bu odada olmuştu ve kapım hala kırıktı.
Kapıda birinin gölgesi belirince daha da korktum ama içeri girince annem olduğunu gördüm annem yanıma oturarak
"Kuzum sen niye hala uyumadın"dedi
"Anne uyumaya çalışıyorum ama olmuyor"
"Korkma artık bak güvenliği artırdık hem ben uyanığım yanındayım "
"Seni çok seviyorum"dedim ve ona sarılarak uykuma bıraktım kendimi. Sabah uyandığımda annem yanımda değildi annem sürekli okula gitmeyip dinlenmem gerektiğini söyledi ama ben biraz fazla abarttığını hatta evde yalnız asla kalmayacağımı söylemiştim ve yine okula gidecektim saçımı açık bıraktım ve okul formalarımı giydim ayakkabılarımıda giydikten sonra okula annem bırakacağını söylediği için beraber aşağı indik arabaya bindik emniyet kemerimi taktım ve annem arabayı çalıştırdı bir süre sonra okula geldiğimizde beni öptü ve sanki peşimde seri katiller varmış gibi bir sürü şey sıralamaya koyuldu neyseki yanımıza Gece gelmişti de kurtarmıştı beni sınıfa girdiğimizde tam yerime oturacağım sırada biri beni çekerek bana sarıldı ve bu yine Tunaydı onu ittirerek "ne yapıyorsun sen yeter artık"diye bağırdım
"Çok korktum dün başına gelenleri duydum bi şeyin yok değil mi korkmadın fazla değil mi?"
"Haha emin ol ki o hırsız olduğu için beni korkuttu ama sen insan şekline büründüğün için beni korkutuyorsun sen beni merak edecek en son kişisin şimdi beni rahat bırak!" O sinirle arkasını döndüğünde bizim grup hep birlikte "Wohhow amigomuza bak sen yürü be koçumm kim tutar seni "dediler ve alkış tutarak "haydi Doğa haydi Doğa haydi tam zamanı tam zamanı şimdi"diye tezahürat yapmaya başladılar Semih bile yapıyordu Gece ile bende kahkahalara boğulduk aklıma bir şey takılınca durdum Pınar bir haftadır beni rahatsız etmiyordu fırtına öncesi sessizlik diye içimden geçirdim. Dersimiz beden eğitimiydi hepimiz spor salonuna giderek eşofmanlarımızı giydik. Dışarı çıktığımızda hoca voleybol için oyuncuların hepsini çağırıyordu bizde yanlarına gittik. Maça başladığımızda bir kere Pınar'ın attığı top kafama geldi sesimi çıkarmadım çünkü yanlışlıkla oldu demişti tekrar top bize geldiğinde Pınar karşıladı ama top karşı yerine bana geldi ve burnuma çarptı gözlerim yaşarmıştı çünkü burnum sızlıyordu bu sefer gerçekten attığına emindim Semih hemen yanıma koştu sonra hepsi geldi ben ise kafamı kaldırarak Pınar'a doğru ilerledim ve o da bana doğru "bu attığın topu senin yanına bırakmayacağım bilerek yaptığını biliyorum ve arkanı kollamanı söylerim"dedim ve göz kırparak lavaboya gittim sonunda gün yüzüne çıkmıştı. Semih hemen yanıma geldi burnuma pansuman yapmak için pamuğu kopararak burnuma tıkadı ben nefes alamazken "napıyorsun"dediğim için sesim komik çıkmıştı o da gülerek "kanaman durur böyle kalsın"dedi bende kafamı salladım. Sonra kulağıma eğildi nefesi boynuma çarparken kalbimde aynı şekilde çarpmaya başlamıştı daha önce kimsenin bu kadar yaklaşmasına tepkisiz kalmamıştım ama şuan tepki vermiyordum bile "Pınar'a karşı bir şey hissetmiyorum o çok eskidendi onun yaptıklarına aldırma ve benide ona benzetme çünkü hiç biriyle alakam olamaz " dedi ve göz kırparak dışarı çıktı neden böyle bir açıklama yapmıştı ki şimdi ben öyle bir şey düşünmemiştim ama kamptayken ona ağır konuşmuştum hala o olayla ilgili açıklama yapıyor olabilir miydi Gece'nin bana seslenmesiyle yerimden sıçradım "lan sabahtan beri sesleniyorum nereye uçtun"
Sabahtan beri bana sesleniyordu ve ben onu şimdi duymuştum "noldu?"
"Ne noldu Semih ne dedi?"
"Haaa! Hiç pansuman yaptı sadece " dedim oda burnuma bakarak kafasını salladı.
"Biz de sürtük geç kaldı diyorduk"
"Alırız intikamını kanki dert ettiğin şeye bak ya!"
İkimiz beraber ders bittiği için eve gittik ve plan yapmaya koyulduk. 1 saat sonra bir plan yapmıştık Gece bugün bizde kalacaktı yemeği yedik ve biraz ders çalıştıktan sonrada uyumak için yataklarımıza girdik. Sabah tabikide Gece üstüme zıplayarak uyanmıştım bende onunla zıpladığım için beraber yataktan düştük birlikte kahkaha atarken annemin sesi duyuldu"kızz zilliler okula geç kalacaksınız hadi"dedi bende gözlerimi devirerek üstümü giydim bugün kimse canımı sıkamazdı çünkü Pınar'dan intikam alacaktım nihahhaa! Yoldakiler bana deliymişim gibi bakarlarken bende dönün lan önünüze bakışları attım. Okula ulaştığımızda direkt olarak sınıfa gittik ve Canergile planı anlattık hepsi ben varım demişti öğle arasından sonra ders psikoloji olduğu için bütün okula rezil olmuş olacaktı. Öğlen Gece ile birlikte slayt odasına inerek düzenlemeleri yaptık ve top tabancaları aldık sınıfa geri döndüğümüzde Caner'e, Semih'e, Burak'a ve Demir'e birer tane verdik herkes ne yapacağını biliyordu sonrasında hepimiz slayt odasına geldik bir tane kızı Pınar'ı acil buraya getirmesi için görevlendirmiştik ve eğer bir şey çaktırırsa bütün erkeklere lezbiyen olduğunu söyleyeceğimizi söyleyip korkutmuştuk yaşasın kötülük zuhahaa! Hepimiz koltukların arkasına saklandık dersin başlamasına 5 dakika vardı çok geçmeden Pınar içeri girdi ve sahneye doğru ilerledi sahneye çıktığı anda hepimiz yerimizden çıktık ve ben "hoşgeldin yarattığın sahnene ve içinde senin bulunduğun şeylerden keyif alırsın umarım "diyerek atışı başlattım öncelikle Caner yukarı kattan bir kasa su balonu boşalttı hepsi üstünde patlarken bizde renk toplarını ateş ettik her yeri ıslak ve renkli olmuştu hepimiz gülerken o sinirden çatlamış bir halde cırlayarak odadan çıkmaya yönelmişti ki bütün okulu karşısında görmüştü tabi bizde yani bütün okula rezil olmuştu bana döndü ve "kendi kuyunu kendin kazdın"dedi bende ona bakarak
"Sen o kuyuya kendini çoktan attın "dedim ve oda sinirle dönerek odadan çıktı biraz zaman geçince hoca odaya girdi ve hepimiz yerlerimize oturduk hoca psikolojilerin bozulma nedenlerini anlatırken aklıma birden Pınar geldi ve gülmeme engel olamadım onun psikolojisi ne haldeydi acaba şimdi psikolog bile düzeltmezdi hatta o psikoloğu bile delirtebilirdi şuanda ders bittiğinde hepimiz sınıflarımıza çıktık bütün okul Pınar'ı konuşuyordu hak etmişti bir zamanlarda beni konuşuyorlardı nede olsa. Pınar şuan ortalıklarda görünmüyordu Allah bilir neler planlıyordu gerçi artık cesaret eder miydi ? Evet ama ben durur muydum? Hayır. Semih arkmadan gelerek "hala sinirlimisin" dedi gülerek bende kafamı ona çevirerek "ıhıh" dedim Allah kahretsin yine çok yakınımdaydı elim ayağıma dolaşırken geri çekilmeye çalıştım ama ayağım takılınca sıranın üstüne oturdum zar zor gene rezil olmuştum elime alnıma vururken Semih gülmeye başladı "gülme" dedim ve karnına bir yumruk geçirdim içi dışına çıkmış gibi"pohooo"dedi inleyerek ve bende zaferle sırıtarak kahkaha attım" son gülen iyi gülermiş" dedim ve sırama gittim. O hala bıraktığım yerdeydi. Sırama oturduğum sırada Caner yanıma geldi ve "yumrukların sağlammış banada öğretsene amigo yaa! Semihgil beni döverken kendimi korumam gerek"
"Siktir lan pezevenk "
"Görüyorsun değil mi nasılda küfrediyor Semihcim"
"Lan! Semihcim ne lan gitte onu takıldığın kızlara söyle"
"Senin takıldıklarınada söylimmi? "Caner kahkaha atmaya başladığı anda Semih harekete geçti
"Lan Caner kaşınma benim takıldığım kız mı var lan!" Caner sıranın üstünden atlayarak koşmaya başladı tabi Semih'te onun arkasından bütün okulu tur atmış olmalılardı geldiklerinde nefes nefeselerdi. Tabiki hoca girmişti sonra Caner özür diledi ve çok pislik bir şey yaptı" Hocam özür dileriz ama Semih lavaboya gidecekti tabiki ne için olduğunu anlamıştırsınız tek gidemediği için bende yanında gittim küccüklüğünden beri böyledir Hocam bir travma yaşadıda"
Hoca bıkmış gibi eliyle oturmalarını işaret etti Caner şimdi bitmişti Caner'in omzuna geçirerek "senin ebeni tersten göstereceğim kardeşim bugün bu konuda baya bir ısrar ettin bende kardeşimi kıramam "dedi Caner korkudan gözlerini büyütürken ben gülmeye başladım açıkçası hak etmişti sınıfın ortasında ona neler demişti gerçi hep böyleydi ama kendi mezarını kazdığı yetmezmiş gibi birde içine uzandı şimdi de üstüne toprak atılmasını bekliyor salak!
Zil çaldığı anda Semih ayaklandı ve Caner'de "kardeşim zorlama her türlü göreceksin ebeninkini en azından yorma demi"
"Cancağzım ben onu hoca bizi şey etmesin diye dedim"
"Lan bunumu buldun bula bula hoca şey etmedi ama ben edeceğim ne istediğini söyle daha kolay olsun "
Semih koşmaya başladığı anda Caner depar atmaya başlamıştı her an her şey olabilirdi sınıfa ger döndüklerinde Caner Semih'in kolarından ters bir şekilde sallanıyordu. Caner yalvararak "canım hani biz kardeştik, hani biz" sözünü bitiremeden Semih bir tane geçirdi "bak vallaha gördüm bebeğim ebeminkini tersten zaten şuan ters duruyorum bütün karizmamı çizdin birimde bir ağırlığımız var yahu!"
"Bok var lan sen bütün sınıfın önünde karizma bırakmadın lan "
"Kankii o şakaydı ya baş şakkka seni çok seviyrem hem anlamışlardır şaka oldunu ne yani sen yaparken ben küçük Semih'imi tutcam" dedi ve gülmeye başladı bende gülmeye başlamıştım sonra Semih dellenerek Caner'i çöp kovasına götürdü ve kafasını içine soktu hepimiz birlikte "ıykkk" derken Caner bağırarak "Kankii sen benim yakuşukluluğumdan ne istiyon yaa!" Diye sitem etti bizim gülmekten karınlarımıza kramp girmişti Caner bize dönerek "gülmeyin komşunuza geliverir başınıza "dedi ve sınıftan çıktı Semih'te yanıma oturdu zaten Caner'in atasözlerini ve deyimlerini değiştirme gibi bir huyu vardı. Semih bana dönerek "gül gül çok gülen çok ağlarmış" dedi ve göz kırptı bende ona dilimi çıkardım "senin ağladığın gibi mi "dedim oda altında kalmayarak "hayır canım seni ağlattığım gibi"
"Lunaparkta öyle demiyordun ama hatta yalvarıyordun bana "dediğim anda bozuldu ve sustu yine ben kazanmıştım
Sonra bana dönerek "sakın kimseye söyleme haa" dedi
"Bende bakarız" dedim oda gözlerini devirdi asında ona bir şart koşabilirdim bu güzel bir fikirdi ona döndüm ve " bir şart koşuyorum"dedim oda "koş o zaman yol orda "dedi
"Hay espirine sıçıyım yaa bi sittir git ya!"
"Şartım şu bir gün boyunca ne istersem yaparsan kimseye asla bir şey demem" dedim oda biraz düşünerek
"Anlaştık be benden faydalanmak için güzel fırsat tabi sende haklısın kaçırmak istemiyorsun"dediği anda omzuna bir tane geçirdim "yumruklarımı çöm sevdin galiba her öğün yemekten önce ve sonra verebilirim"
"Daha başka şeylerde verebilirsin"dedi çarpık bir şekilde sırıtarak bende "terbiyesiz ahlaksız sappık"dedim ve kokunu ısırarak kalktım tam çıkacakken " kuduz aşın yapıldı mı?"dedi bende gülerek döndüm ve " seninkiyle aynı marka olması lazım dön bak bakalım sana yapıldıysa mutlaka banada yapılmıştır."dedim ve zaferle sınıftan çıktım çok mutluydum çünkü onu ikidir alt ediyordum ve istediğim bir şeyi yapacaktı bir gün boyunca bunu yarın uygulamaya karar verdim. Son derste bitmişti ve eve gittim hemen yatağımın üstüne oturdum ve laptobumu elime aldım fazlasıyla sıkılmıştım. Annem eve erken gelmişti bugün o yüzden yemeği erken yemiştik. Derslerime çalıştım ve yorganımın altına girdim. Sabah kendi kendime uyanmıştım kıyafetlerimide giydim ve dışarı çıkarak okula doğru ilerlemeye başladım ilk olaraka Semih'i aradım ve beni almasını isteyecektim ikinci çalışta açtı
"Alo Semih günaydın"
"Günaydın Doğa noldu"hala sesi uykulu geliyordu ne yani daha uyuyor muydu? Sinsice sırıttım bu daha eğlenceli olucaktı
Ona dönerek "hemen beni almaya geliyorsun"dedim esneyerek
"Gelemem"dedi bende gülerek
"Gelir misin demedim canım geliyorsun dedim dünkü sözünü hatırlatırım bir gün boyunca"
"Ahh! Lanet olsun tamam hatırladım geliyorum bekle beni"telefon suratıma kapandı Allahım bu çocuk çok zekiydi onu zaten ben çağırmıştım burada bekliycektim tabikide 5 dakika geçtikten sonra araba tam önümde durdu bende gülümseyerek bindim kemerimi takarken koltuğuma iyice yayıldım tekrar "günaydın" diye cırlarken
"Cırlama Doğa "dedi anlaşılan bugün tersinden kalkmıştı ama bu beni bozmazdı "bugün için hazır mısın?bence çok eğlenceli olucak"
"Yaa yaa ne demezsin hatta kendimi tutamayıp seni öldürebilirim"
"Ah canim rüyanda beni gördün galiba ama sorun değil bugün bol bol göreceksin"
"Benim seni görmemi bu kadar çok istediğini bilseydim en başından yapardım bunları"
Allahım tam bir gerizekalıydı bu yaaaa!
"Salak mısın sen kendini tatmin etme ne seni görcem sadece sana hizmet ettircem hahaaahaa!"
Gözlerini devirdi ve okulun otoparkına girdi otoparkları hiç sevmezdim çünkü orasıda baya karanlıktı benim için yani. Araba durduğunda kemerimi çıkardım ve arabadan indim hızlı adımlarla çıkışa doğru ilerlemeye başladım Semih arkamdan"karanlık korkusu haah!"dedi soru sorar gibi bende "evet"dedim çıkışı geldiğimizde rahat bir nefes aldım ve Caner'de karşımızdan geldi "vayy genjler hayırdır beraber gelmişsiniz"
"Kardeşim Doğa istedi beni çok özlüyormuşta"
Karnına dirseğimi geçirdim ve "hayır tabikide bugün ben ne istersem onu yapacak bana söz verdi"
"Kankii benim istediklerimide yapsana benim içinde geçerli değil mi çünkü biz kankiyiz"
"Ahh! Canım kardeşim senin için geçerli olan bir şey var bak"
"Ne var Kankii?"
"Şöyleki seni sikeceğim bu senin icin geçerli en gerçek şey hem senin istediğinide yapmış olacağım "
Caner birden koşmaya başladı Semih de koşacaktı ki onu tuttum "hey sen dur bakalım sen bana kahve alacaksın ve tost hadi bakalım "
"Sen kahvaltı yapmazsın ki"
"Bugün yapasım geldi"dedim ve onun oflayarak gitmesini izledim ve arkasından kıkırdadım. Sınıfa doğru ilerledim ve oda çok geçmeden arkamdan geldi birlikte sınıfa girdik tostu ve kahveyi bana uzattı
"Ah saol aliym"elime aldım ve sonrada Caner'e uzattım "al Kankii ben kahvaltı yapmam Semihcimcim aldı ama boşa gitmesin"
"Lan ben onu sana aldım hani yiyecektin "
"Ee iştahım kaçtı zaten almak zorundaydın "dedim ve şirince sırıttım.
"Lan ben böyle işi sik-"
"Şiştt sus küfür etme Semih"
"Semih ya gidip bana su alsana "
"Yol orda bak"
"Efendim Semih tamam şey lunaparkta "
"Soğukmu olsun"işte böyle yola getiririm adamı
"Soğuk olsun "
Semih tam ayağı kalktığı sırada Pınar içeri girdi ve Semih'in koluna yapıştı ah bu yine gelmişti
"Semih canım kantine gidelim mi?"
"Semih bana baktı ve sırıtarak bende kantine gidiyordum zaten"
"Semih Semih şey ben vazgeçtim yani su istemiyorum benimle spor salonunda voleybol oynuycaksın "
"Saçmalama Doğa "
"Semih sürekli hatırlatmamalıyım "
"Tamam Lan tamam anasını satiym ya hadi o zaman "
"Yaa Semih noluyor kızım sen hayırdır yaa çocuk benimle gelicek"
"Ah canım küçülsünde cebime girsin"dedim ve Semihide alarak ilerledim dışarı çıktığımızda "hayırdır beni kıskandın mı?"
"Hah ne kıskancam be seni salak sadece zamanım boşa gitsin istemiyorum"
He he der gibi kafa salladı ve ilerledi bende peşinden gittim topu ona atınca sayıyı başlattım baya iyi oynuyordu şaşırmıştım açıkçası çok eğleniyorduk top onun kafasına çarptığında gülmeden edemedim sonra benim kafama çarptı oda güldü ikimizde yere yatarak gülmeye başladık kapı açıldı ve biri içeriye girdi ikimizde aynı anda kalktık Tunaydı gene gelmişti.
"Doğa benlede oynarmısın?"
Ben tam cevap verecekken Semih atladı
"Onu bilmemde ben senle oynarım hemde çok güzel ama oyun bittiğinde buna pişman olursun"dedi
"Ben sana değil Doğaya sordum "dedi Tuna bende ona bakarak
"Oynamak isterdim ama çok yoruldum ve derse gidiyoruz" dedim ve yürümeye başladım Semih'te arkamdan geldi
"Vay susturma şeklini çok beğendim"
"Sen de işe yaramıyor ama yarayanlar varmış"
"Başka işe yarayan şeyler var ama uygulamak istermisin"dedi sırıtarak
"Ah tabi mesela kafa gibi sana kafa atınca bencede yarar"dedim ve sustu
"Sınıfa girdik ve Caner ile Gece bize bakarak sırıtıyordu
"Hayırdır çok mutlusunuz"
"Hayırdır kanki sizde çok mutlusunuz oynadınızmı voleybol "
"İkisinede birer tane geçirdim ve yerime oturdum ders bitince "bir yere gidelim mi"
dedim herkes hevesle evet dedi o zaman Semih'ten dedim ve herkes ıslık çaldı.
Semih bana bakarak"yok öyle bir şey Kızım o sadece sende geçerli "
"Ee zaten fikri ortaya atan bendim ve ben istiyorum"dedim sinirden delirerek arabaya ilerledi bende yanında ilerledim.
20 dakika sonra cafeye gelmiştik Deniz Cafeyi çok severdim o yüzden burayı seçmiştim. Arabadan indik ve içeri girdik masalardan birine oturduğumuzda Semih garsonlardan birini çağırdı siparişlerimizi verdikten sonra sohbet etmeye başladık konu futbola gelince gözlerimi devirdim konu nasıl ve ne ara buraya gelmişti yahu!
Garson siparişlerimizi verdikten sonra uzaklaştı sonra telefonum titreyince kim olduğuna baktım 'anniş' yazısını görünce ayağa kalktım ve biraz uzaklaştım "efendim anniş"
"Kız sen nerdesin"
"Anne ya arkadaşlarla kahve içiyoruz "
"Geç kalma dikkat et"
"Tamam anniş merak etme ederim "
Telefonu kapattım ve tam dönecektim ki Semih'in nefesini hissettim yine gerilmiştim nerdeyse nefesim içime kaçacak ve benide beraberinde götürecekti "merak etmesin ben varım çünkü"
"İyki anneme bunu demedin çünkü kadın kalp krizi geçirebilirdi sen olduğun için daha da meraklansın istemem hem sen benimi dinliyordun ne kadar ayıp ama !"
"Muzipçe sırıtarak sadece kahven soğuyor diyecektim "arkasını dönüp giderken kısık sesle "nefesini bırak artık bayılacaksın"dedi ve ben nefesimi tuttuğumu o an farketmiştim ve yine rezil olmuştum kahvelerimizi içtik ve kalktık Semih beni eve bırakacaktı arabalara yerleştik yolda giderken"daha sözün bitmedi Semih bey "dedim
Oda sırıtarak"hah! Ne yapabilirsin ki evinde olacaksın "dedi bende gülerek bakıcaz"dedim ve apartmanın önüne geldik "iyi geceler "diyerek aşağı indim
Yukarı çıkar çıkmaz kendimi yatağa attım ve düşünmeye başladım ne yaptırabilirdim acaba evet buldum telefonumu elime aldım ve Semih'i aradım açar açmaz"ne çabuk hasretime dayanamadın" dedi
"Ahh canım hasret olsan çekilmezsin be hemen bana küçüklük fotoğrafını at"
"Niye atıyorum lan sana öyle bir fotoğraf "
"Çünkü ben istiyorum ve daha 24 saat dolmadı "
"Hay ben böyle işi sikiym "
"Küfür etme be çabuk ol"dedim ve suratına kapattım bugün onu çok sinir etmiştim ve bunun intikamını çok pis alacağını biliyordum.