Prolog 01 • Efdal Vuralkan Hernández

37.5K 850 1.2K
                                    

Başlangıç tarihinizi bırakmayı unutmayın!

♥️♠️♦️♣️

Keskin bir ses...

Siyah deri ayakkabının hafif topuğunun çıkardığı ses ile siyah takım elbiseli adam görevlinin açtığı kapıdan geçti.

Efdal Vuralkan Hernández.

Dinero +Honor +Amor +La Vida =Ganancia İnesperada*

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Dinero
+
Honor
+
Amor
+
La Vida
=
Ganancia İnesperada
*

Ünlü, Ganancia İnesperada adı altında toplanan dört büyük kumarhanenin ve nicelerinin(!) sahibi.

Anne tarafı İspanyol olan genç adam kumarın legal sayıldığı Kıbrıs'a babası aracılığıyla gelmiş ve şaşâlı bir hayata adım atmıştır.

Üniversiteyi 19 yaşında bitirmesi ve Vegas'ta bir seneye yakın yaşaması sonucunda Kıbrıs'a gelip kumar dünyasına yeni bir renk katmış diyebiliriz aslında onun için.

Efdal'a neden böyle bir hayatı tercih ettiğini soracak olursanız muhtemelen cevap olarak size dört cümle sunar; ikisi alıntıdır.

"Yaş on yediydi..." dedi Efdal ve siyah kadife takım elbisesinin iç cebine, pahalı bir markanın amblemini taşıyan zipposunu koydu. Kafasını yanındaki genç kadına çevirdi.

"Kumar masalarında yitirilen gerçekte nedir? Para mı, onur mu, aşk mı, hayat mı?"

Gözlerini kadından çekip balkondan aşağı, slotların sesinin doldurduğu mekana baktı.

"Bunlara istinaden öz irade mi?"

Gazeteci kadın iki kaşının arasını kaşıyıp karşısındaki adamı inceledi. "Bu yüzden mi bu yeni mekanınızın adı türkçe Özgür İrade anlamına gelen Libre albedrío mu? Öz irade daha önemli olduğu için mi bu mekanın daha çok ünleneceği konuşuluyor."

Adam son soruya sırıttı ve elindeki siyah sigarayı küllüğe bastırırken kadına baktı. "Önemli olduğu için değil dedi." Ceketini düzeltirken "El libre albedrío es una ilusión, Dean.*" dedi ve arkasını dönüp gazeteci kadını arkasında bırakarak aşağıya indi.

*Özgür irade bir aldatmaca, Dean.

🎰

Kırmızı halının üstünde yürürken karşılaştığı büyük üçgen masa ile sırıttı Efdal. Larina'nın organizatörleri yine yapmıştı yapacağını. Akıllıca bir hamleydi doğrusu. Masada liderlik belirtilmiyordu.

Hoş... Dominant bir kadından başka bir şey beklenilemezdi.

Gri renkteki koltuğa otururken siyah ceketinin içinden iskambil kağıtlarını çıkardı ve uzun ince biçimli parmakları ile kartları karıştırmaya başladı.

Masaya varan ilk kişi olması nedeniyle vaktini kağıtları ile alıyordu. Destenin arasından karo papazını çıkarıp gümüş üçgen masanın ortasına koydu.

Prens Hector

İlyada'nın başkahramanı olarak görüyordu kendisini. Aslında o bir Kral'dı. Fakat Kupa Papazı Fransız Kralı'nı temsil ediyordu. İspanyol birisi için kendisini Fransız olarak tabir etmesi gülünçtü.

Aslında Efdal böyle şeylere takılacak birisi değildi. Kendisini Kral gören bir adam için geri kalan sıfatlar önemli olmaz diye düşünürdü o. Efdal Vuralkan Hernândez için tek önemli olan: Odaya giren Fahir Ulusoy'u ezebileceği bir rütbede olmaktı.

Efdal kartlarını karıştırdı ve üçgen masanın ortasına koyduğu karta bir karış denilecek bir aralık bırakıp sinek valesi koydu.

Efdal Vuralkan Hernândez'in gözünde Fahir Ulusoy anca sinek takımını temsil edebilirdi.

~Yakında...

"Ben bu sektörde 15 yıldır var oldum bugün Larina. Hayat bir kumardır, özellikle aşk… Seninle oynadığım o son kumarda kaybettim. Peki şimdi neyin üzerine kumar oynuyorum? Aramızdaki problemleri düzeltmek üzere mi yoksa kalbimin yeniden kırılması üzerine mi? Yoksa sadece bir deste para için eğlencesine mi? Hani Dostoyevski'den alıntı yaptım ya. Ben seninle oynadığım kumarda aşkımı yitirdim. Ama hayatımla onurumu yitirmem... Param mı? Ben kumarda kaybedecek kadar zengin, kazanacak kadar fakir bir insanım."

Vegas Tarzı AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin