18- "bu gece olmaz başım ağrıyor"

184 16 0
                                    

Byun Baekhyun, bu sefer önceden haber verdiği gibi, saat tam 19.00'da, yanındaki Oh Sehun eşliğinde, Park ikizlerinin daraşmalık ama iki katlı evinin kapısının zilini çaldı. Kapıyı açan yine Chanyeol'du, Baekhyun onunla kısaca konuştuktan sonra Sehun'u da kapıp üst kata, diğer Park'ın odasına çıktı, kapıyı tıklattıktan sonra başını içeri daldırdı. Chaeyeol son bıraktığına göre daha solgun görünüyordu, Sehun yine kızın yatağına yönelirken Baekhyun da çalışma masasına doğru yürüdü.

"Neyin var?"

Chaeyeol kitap yığınını gösterdi.

"Tükendim."

Baekhyun gülümsedikten sonra kızın yanındaki sandalyeye oturdu.

"Bütün gün ders mi çalıştın?"

Kız başını salladı.

"Bana anlattığım geometrilerin testlerini çözüyordum, sonra bilmediğim konular da girmeye başladı ve halimi görüyorsun."

Baekhyun dudaklarını büzdü.

"Sana geometri çalıştırmamı mı istiyorsun?"

Chaeyeol şakaklarına masaj yaparken başını yukarı-aşağı 'evet' anlamında salladı. Baekhyun ise başını sağa-sola sallayarak karşılık verdi.

"O bu gece olmaz, başım ağrıyor benim."

Chaeyeol sırıttığında Baekhyun da boğazını temizledi.

"Ingilizce daha rahat, çıkar bakayım defterini kitaplarını."

Chaeyeol yerinden kalktıktan sonra ilk başta yatağına doğru gitti, maknaeyi hırkasından tutup çekiştirdi.

"Hadi git de noonaya bitki çayı getir, hadi ablasının gülü."

Bütün itirazlara rağmen yataktan yere kadar sürüklenen Sehun sonunda emekleyerek yerden kalktı.

"Bana da kahve getirsene."

Sehun oflaya poflaya merdivenlerden inerken Chaeyeol da odasında Ingilizce kitaplarını arıyordu. Baekhyun bu süreyi kızın odasında göz gezdirerek geçirdi.

"Ev küçük ama senin odan büyükmüş. Chan'ınki bu kadar büyük değildi."

Chaeyeol ilk Ingilizce kitabını bulunca biraz daha neşelendi.

"Taşınırken taş-kağıt-makas yaptık büyük oda için, ben kazandım."

Baekhyun güldü, en yakın arkadaşı, tıpkı kendisi gibi, epey şapşaldı.

"Ailenizin evinden niye çıktınız ki, büyüktü baya orası."

Chaeyeol iki kitap ve bir defter ile masaya gelirken sorusunu cevapladı.

"Onlar zaten yıllardır taşraya taşınmak istiyorlardı, biz üniversiteyi kazanınca da ev bakmaya başladılar. Diğer ev ikimize çok büyük geleceği için burayı tuttuk, orayı kiraya verdik. Kiranın yarısıyla buranın kirasını ödüyoruz, kalan yarısına öğrenci kredilerini de ekleyip yemek fatura vesaireyle uğraşıyoruz. Annemler de taşrada bizim masraflarımızla uğraşmak zorunda kalmadan rahatça ev kredilerini ödüyorlar."

Baekhyun bir süre dinlediklerini sindirdikten sonra kıza döndü.

"Fikirler senden mi çıktı?"

Chaeyeol onun yanındaki sandalyeye geri otururken sırıtıyordu.

"Beni ne sanıyorsun, boşuna matematik okumuyorum."

Baekhyun uçlu kalemi ona doğru salladı.

"Cahil lafını geri alıyorum."

Chaeyeol sırıtmaya devam ederek başını salladı.

,

Ders çalışmaları ikisinin de beklediğinden daha verimli geçmişti, Saat 9'a yaklaşırken Baekhyun kalemi bıraktı.

"Lenslerim gözlerime batmaya başladığına göre bu ders burada biter."

Chaeyeol ona cevap vermek üzereyken Baekhyun yerinden kalktı, gerindi, kapıya yöneldi.

"Ben Chan'ın yanına iniyorum. Gelecek misin?"

Chaeyeol ona bir süre boş boş baktı, neden mesafeli davrandığını açıklamaya çalıştı, cevabı bulunca başını iki yana sallayıp sustu.

"Yok, yüzüme maske yapıp yatacağım."

Baekhyun sessizce başını sallamakla yetindi.

"Tamam. Iyi geceler."

Kapıyı arkasından çekip kapattıktan sonra, merdivenleri inen terlik sesleri duyuldu, ardından yaklaşık 1 saat önce aşağı kaçmış Sehun'un haykırışları odasına geldi. Bitki çayından kalan soğuk birkaç damlayı da içtikten sonra odasından çıkıp, Chanyeol'la odalarının tam ortasında konumlanmış lavaboya girdi.

,

,

✔ EGO . 변백현Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin