-İste ya da isteme duyguların önemli değil benim olacaksın
-Ne saçmalıyorsun sen dediğimde üzerime gelmeye başladı
-Emin misin gücümü bilmiyorsun BENİMSİN !
Ağzıma gelen tat ve yanağımdaki yanma hissiyle anlamıştım .. bana resmen tokat atmıştı . Normal Derin ne yapardı ? Bağırırdı , çağırırdı ama şuan şuan ... onun elindeki 2 gül buketi gibi yere düştüm . Gözlerimi kapattım ve duvara yaslandım bağırmalarını duymuyordum . Ama korkmuştum tokattan değil çok acımamıştı sadece o bana tokat attı diye onu kendimden uzaklaştırabilecek miydim ? Ha burda aşktan bahsetmiyorum cidden maddi manevi çok güçlüydü . Ve benden benim canımı yakması onu uzak tutabilecek miydi ? Umarım ...
1 Hafta Sonra
O gün ben orada resmen korkudan bayılmıştım ve uyandığım da yanımda çağatay vardı. O ne yaptı bilmiyordum merak etmiyordum 1 haftadır gözüme görünmemişti . Aileme hiçbir şey anlatmamıştım . Selin biliyordu ve bunun üzerine o kadar çok küfür etmişti ki . Yeni yeni hakaretler öğrenmiştim böyle Arasa cuk oturan küfürler
Aras:
Ben ne yapmıştım ? Onu kendimden uzak tutmak zorunda kalıyordum resmen resmen delirmiştim . Haklı bir açıklamasının asla olamayacağı şeyler ! Ve o işin aslının babası olduğunu beni pislik diye kaydettiğini öğrenmiştim ben ben... daha ağır küfürler hakediyordum bir haftadır babam onun yerini bana söylemiyordu . Annem benden uzak tutuyordu sadece işlere yoğunlaşıyordum . Bu şekilde unutuyor muydum ? Hayır ama bir hafta geçmişti ve babası beni bugün çağırmıştı . Derin 'in anlattığını sanmıyordum . Kendinden çok babasının iyiliğini düşünüyordu . Bir gün beni babası kadar sevmeyecekti . Ama başkasını da sevmeyecekti hatta diğer erkeklerden nefret dahi edemiycekti . Şuan onların evine doğru gidiyordum
Derin :
Buraya arasın geliceğini babam söylemeden kapı dinliyerek öğrenmiştim haberim yokmuş gibi yapıp selinlere gitmeyi düşünüyordum . Bir de yüzsüz yüzsüz geliyor ha ?! Hayatım da daha şerefsiz bir insan görmemişimdir .Üstümü giyinip aşağı indiğim de
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Onu görmediğime sevinmiştim babamın sorularını ama biz uzun zaman önce plan yapmıştık babacım yani selinide biliyorsun . Gitmezsem aram açılır falan diye geçiştirmiştim . Harika ya ! Hayatım da nefret duygusu için bile layık olmayan insan için en değerlime kahramanıma yalan söylüyordum ! ( ünlem zehirlenmesi yaşatıyorum biraz falan asdff ) Kapıda da karşılaşmamak için bildiğim bütün sureleri okuyordum ve karşılaşmamıştım evet mübarek insanım yha ! Sevmediğim biriyle evleniyorum ve onunla karşılaşmadım hayatımın mütüşlüğüne bayıldım (!) Yürüyerek gidebileceğim bir mesafeydi o yüzden kulaklıklarımı takıp romantik şarkıları pek sevmesem de o gün bulduğum günlükte yani eskiden en sevdiğim şarkıyı dinleyerek gidiyordum ve mırıldanıyordum
-Sorma durum leyla , o sesler yok aslında hafif dönmeye başlamıştım
-Birden çıka gelse yok yok olmaz asla bu şarkıyı ömeri düşünerek dinlerdim . Çocukluk aşkımdı ortaokulda bana şiir yazdığı günü hiç unutmamıştım . Çantama gizli gizli koymaya çalışırken onu görmüştüm bu anı yüzümde tebessüm oluştururken Selimin seslendiğini bahçelerinden duymuştum
- Zorla evlendirilen birine göre çok mutlusun - selinin ikizi olur- her şeyi anlatmıştı belli ki selin ordan lafa atlayınca
-Yok yok , o ömeri hatırlamış belli - bu anıyı selin bin kere dinlemişti ortaokulda- ama her anlatışım da benim kadar heyecanlı olurdu Çünkü Kardeşlik !
- Hala o mu be ? diye yanağımı sıkıp bahçede hemen gitmişti selim ben seline sorar gözlerle baktığım da kolumdan tutup eve çekti ben gözlerimi devirdim eve girdiğimiz de selinin odasını gitmiştim 2 saat boyunca selinin küfürlerini dinledikten sonra ''Kaçak Gelinler '' izleme kararı almıştık çok rahat davranıyor gibime geliyordum ama ne yapabilirdim ki ? En acısı da bu zaten hiçbir şey yapamıyordum
Akşama doğru Çağatay aramıştı . Gelmem gerektiği ve ne kadar hayırsız olduğum hakkında uzun bir konuşma yaptıktan sonra selin elimden telefonu alıp
-Bir sus da motorun soğusun demişti bunun üzerine telefonu kapatıp evden çıkmıştım . Eve hızlı hızlı gitmeye çalışmıştım amaç ? Sıfır eve koşar adımlarla vardığım da kapıyı Çağatay açmıştı hiçbir şey demeden beni salona çekiştirdiğin de ''bu çocuk kas yapmış '' düşüncesiyle sürükleniyordum . İçeri geçtiğim de babam koltukta annem de yanda resmi bir duruş içerisindeydiler . Babam boğazını temizleyerek
-Kızım bu önemli bir karardı . Neden bize sormadan hareket ediyorsun ? dediğinde annem de bana sorar gözlerle bakıyordu ben ağzımdan ''ne'' diye kaçırdığım da babam
-Yarın seni istemeye geliyolar ve biz bunu müstakbel damadımızdan öğreniyoruz .Bu kadar istekli olduğunu anlamamıştım . Dediğin de ağzım şaşkınlıkla açıldı Çağatay
-Ben onaylıyorum odanı ne olarak kullanabileceğim konusu- dediğinde telefonum çalmıştı kim olduğuna bakmadan babama baktığımda sıkıntılı bir nefes verdi ve başıyla onayladı ben kim olduğuna bakmadan direk bahçeye geçip derin derin nefesler aldım şuan kim bilmesem de bu aramaya ihtiyacım vardı telefonu kimin aradığına bakmadan açtığım da en uyuz olduğum ses
-Nasılsın karıcığım !
Aşklarım bu bölüm kısa oldu ama bunu geçiş bölümü olarak da düşünebilirsiniz artık olaylara yavaş yavaş katılıyoruz ve yorumlarınıza minnettarım gerçekten çok teşekkür ederim . Düşüncelerini bilmek beni rahatlatıyor ve acayippppp mutlu ediyor . Ayrıca eleştirilere de açığım
