Distance

4. Bölüm | Love you

Genç bir kız fotoğrafımızı çekiyordu, bana pis bir bakış atarak kaçmaya başladı. Peşinden gidecekken Matt beni kolumdan tuttu ve kızı tanıdığımı Taylor'ın gıcık bir kuzeni olduğundan bahsetti konuşup silmesini isteyecekmiş, nasıl bu kadar rahat oluyor? Düşünceli düşünceli yürümeye başlamışken Matt'in sesi ile irkildim "Az önce olan şey için özür-" lafını kesip devam ettim "Özür dilemeni gerektirecek bir şey yapmadın Matt" Gülümsedi ve elini belime sardı, mutluluktan öleceğim sanırım.

Otele yaklaştığımız için Matt'e elini belimden çekmesi için bir işaret yaptım, ve otele doğru yürümeye devam ettik, birlikte asansöre bindik ve odalarımızın bulunduğu kata bastık asansöre biri daha binmişti,

kim olduğunu tahmin etmek zor değil, Becky, kendisi fotoğrafımızı çeken tay'in biricik (!) kuzeni oluyor adını Matt''ten öğrendim. Matt konuşmayı başlattı "Becky o fotoğrafları hemen siliyorsun yoksa iyi şeyler olmaz" dedi, acaba ne yapabilirdi gerçekten merak ediyordum ama kötü şeyler olmasını istemem açıkcası, Becky artist bir şekilde "Silmezsem ne olur ha?" Dedi ve pis bir gülüş attı. Kendimi daha fazla tutamayarak lafa girdim "Sen ne yaptığını sanıyorsun ha? Bizim fotoğrafımızı çekmeye ne hakkın var senin? O fotoğrafları hemen siliyorsun! Silmek zorundasın" Çok sinirliydim, fazlasıyla...

Asansör Becky'nin ineceği kata gelmişti, inerken "Ne o? Yoksa Taylor'ın fotoğrafları görmesinden mi korkuyorsun? Yoksa kaşar damgası vurulmaktan falan mı?" Dedi ve asansörden indi.

Matt bana boş gözler ile bakıyordu bakışları içimi acıttı, gözlerim dolmuştu, ama ağlarsam onun dedikleri doğruymuş gibi gibi gözükecekti, hayır ağlamayacağım, ama Matt bana öyle bakıyordu ki, ağlamamak mümkün değil, ben kaşar damgası yiyecek hiçbir şey yapmadım...

Ben sadece ona aşığım, Matthew Lee Espinosa..

Matt asansörden inerken zor duyacağım bir şekilde "Ben Taylor ile

birlikte olduğunuzu bilmiyordum" dedi ve odasına doğru hızlıca yürümeye

"Matt!" Diye bağırdım peşinden ama umursamadan odasına girip hızlıca kapıyı kapattı. Lanet olsun o kızı öldürmek istiyorum ben Taylor ile birlikte bile değilim? Ne saçmalıyordu bu lanet olası?

Oda kartı Allison'da kaldığı için odaya giremiyordum, sırtımı duvara yaslayıp yavasça yere doğru kaydırdım kendimi, kafamı dizlerime doğru getirerek ağlamaya başladım, kendimi daha fazla tutamazdım.

Omuzumda bir el hissettim "İyi misin Beatrice?" diye sordu Nash, bu sefer bir şey saklamayı düşünmüyordum "Hayır Nash" dedim ve ağlamam daha da şiddetlenmişti,

"Sanırım biraz konuşmaya ihtiyacın var bir yerde oturup bana olanları anlatmak ister misin?" Dedi,

Nash gerçekten çok iyiydi ve sır tutabileceğini biliyordum evet manasında kafamı salladım ve sahile doğru yürüdük bir bank gördüğümüzde oraya oturduk.

Tay'in beni öptüğünü ve Matt ile olanları her şeyi anlattım, Becky olayını anlatınca şaşırmamış gibiydi.

"Becky Matt'e aşık ve bunu yapmasına şaşırmadım çok belli sizin aranızı bozmaya çalışıyor, bak sen sakın kendini üzme tamam mı? hiçbir şey göz yaşlarından önemli değil" dedi ve kardeş kucaklaşması yaptık, sanırım Nash benim Allison'dan sonra ki en iyi dostumdu.

Birlikte otele geldik, kapıyı açan yoktu Allison hâlâ gelmemişti, Nash durumu fark edip beni odalarına çağırdı "Nash biliyorsun ben oraya gelemem" dedim ve cevap vermeden beni odaya doğru sürükledi içeri girdiğimde sadece Matt vardı Tay ve Cam yoktu, aslında Tay'in olmaması iyi bir şeydi, bir saniye! Matt ağlamış mıydı? Yoksa benim yüzümden miydi? Bunları düşünürken Nash beni koltukta yanına oturttu diğer yanına iste Matt'i oturttu, Nash bütün olanları Matt'e anlatmaya başladı tabiki benim iznimi alarak.

Konuşma bittiğinde Matt benden özür diledi, "Hayır Matt özür dilemen gerekmiyor bu huyundan vazgeç sen özür dileyecek bir şey yapmadın" dedim ve ona sarıldım o da elini belime sardı göz yaşlarım hala yüzümden süzülüyordu ve gözyaşım Matt'in omzuna düştü "Artık ağlama ben senin hep yanında olacağım" dedi ve eliyle göz yaşlarımı sildi.

"Seni seviyorum Matthew Lee Espinosa"

"Sana aşığım Beatrice Evan"

**

"Eğer izin verirseniz ben Allison gelmiş mi diye bir bakayım" diyerek sessizliği böldüm.

Matt olduğu yerden kalkarak "Gel beraber bakalım" dedi "Peki" diyerek ayağa kalktım ve Matt'in elini tuttum, sonuçta çok uzağa gidiyorduk kaybolabililirdim yan oda oldukça uzak evet hahah.

Kapıyı açan yoktu Allison hala gelmemişti, Matt buna üzülmüş gibi durmuyordu "Allison gelmediğine göre bu gece bizim misafirimizsin" diyerek gülümsedi, o kadar tatlı gülüyordu ki...

Odaya geçince Nash'e hangi yatakta yatacağımı sordum Tay ve Cam hala yoktu bana Cam'in yatağında yatabileceğimi söyledi.

"Hayır, kesinlikle orada yatamazsın Bea, benim yatağımda ikimize yetecek kadar yer var" Diyerek bana baktı

"Pekala birlikte uyumaktan bir zarar gelmez" diyerek Matt'in yanına yattım, yanağına bir öpücük kondurup sırtımı ona döndüm, eğer biraz daha ona dönük kalsaydım kalp krizinden ölebilirdim, ellerini belime sardı ve birlikte uykuya daldık.

İlk olarak bu bölümü telefondan yazdım ve şuan parmaklarımı hissetmiyorum ve telefondan yazdığım için yazım hataları olabilir. btw bundan sonra ki bölüm geç gelebilir, önümüzdeki 3 hafta boyunca yurt dışında olacağım ama vakit bulabilirsem yazmaya çalışacağım, şimdiden okuyup oy verenlere teşekkür ederim.