Avukat Hanım

Müşteri dedik, mafya çıktı!

5 yıl sonra
Aybüke'den

"Aytaç! "Diye bağırıyordum. Ama beni duymuyor.

Sinir!

Aytaç kim mi?

Bürom da stajyerlik yapan genç. O da ileride benim gibi iyi bir avukat olacak.

"Efendim Aybüke abla?" Hızla içeriye girdi ve yanıma doğru ilerledi. "Bugün yeni bir dava almıştık ya hani. "
Kafasını salladı. "Evet abla."
"O dava iptal" Şaşırmıştı. "Ama abla neden ki?"

"Gelen adamı gözüm tutmadı. Bende bir araştırma yaptım. Adama müşteri dedik, mafya çıktı." Korktu sanırım biraz. Ablasının çaylağı!

"Iyi abla istediğin gibi olsun. Sonradan başımıza bela olmasınlarda!" Sinirlendim. "Hangi çağda yaşıyoruz canım. Öyle birşey yapamazlar."

Aytaç , kafasını sallayıp çıktı.
Az sonra içeri ellerinde güller ile Aras geldi. "Duydum ki çok yorulmuşsun, bende küçük bir kaçamak fena olmaz dedim."

Gülümsedim ve çiçeği aldım. "Gülleri hiç sevmem ama yine de teşekkür ederim. "

Aras?

Arası seviyordum galiba. Ya da seviyorum sanıyordum. Karışık biraz. "Ama Üzgünüm Aras bugün dışarıya çıkamam. Az sonra yeni bi müvekkil gelecek."

Yüzü düştü ama sonra kendini hemen toparladı. "Olsun başka bir gün artık. "Gülümsedim. Galiba fazla anlayışlı idi.

--------------------------------------
"Anlaşamıyoruz aybüke hanım! "
Karşımda benden bir iki yaş büyük duran güzel bir kadın oturuyordu.

"Sürekli başka bir kadının ismini sayıklıyor" Gül gibi karın varken ne diye başka kadının ismini sayıklıyorsun gerizekalı!

"Anlıyorum, merve hanım. Peki bu dava anlaşmalı mı? " Merve yüzünü düşürdü. "Ben ondan habersiz geldim. Onun yüzünü görmek istemiyorum. Ama eminim haberi olunca boşanmaya razı olacaktır."

Kafamı salladım. "Peki. Isterseniz ben konuşabilirim. " Kadıncağız hemen kafasını salladı. "Çok sevinirim."

----------------------------------
Iki saat sonra
Kafe

Müvekkilimin kocası ile bir kafe de buluşacaktık. Ama artık ne işi varsa 10 dakikadır onu bekliyordum.

Sonunda karşıma birisi oturdu. Oturur oturmaz...

"Aybüke?"

"Tolga?"

ŞOK!

Ikimiz de şaşkın gözler ile birbirimize bakıyorduk. Sonunda ilk kendini toplayan o oldu. "Senin ne işin var burda? "

Klişe.

"Ben birisiyle buluşmak için geldim."

"E bende avukatla görüşecektim." Sonra gülümsedi. "Yoksa o avukat sen misin?"

"Ee düşe kalka hukuk okuduktan sonra kendi büromu kurdum. "

"Sevindim. "

Karşımdaki adam...

Beş yıl önce severek ayrıldığımız, Öğretmenim. Mavi gözlerini çok özlemiştim. Derin derin baktı. Gözleri yine beni etkisi altına almıştı. 

Ona buruk bir tebessüm gönderdim. "Demek evlendin." Sesimde çok az öfke ve kırgınlık yatıyordu.

Gözleri daldı ve anlatmaya başladı. Sanki hafızasını zorluyor , yaşananları hatırlamaya çalışıyor gibiydi." Sen gittikten sonra üç yıl daha öğretmenlik yaptım. Sonra babamın şirketine müdür olarak geldim istanbula." Biraz durdu. Tekrar düşünür gibi yaptı. "Iki yıl önce de birisiyle tanıştım. Merve. "Adını zor söylemişti. Sanki ondan nefret ediyordu. Bu arada bense gözlerimi ona dikmiş merakla ne anlatacağını bekliyordum.