"Tolga?" Gözlerimi sanki daha fazla ayırmam mümkünmüş gibi daha fazla ayırdım.
Tolga hala anlamaz gözler ile bana bakıyordu. "Ne?"
Eben!
"E sen evli bir adamsın. " Kafasını iki yana salladı. "Yanlışın var Pusat, evli ama boşanmak üzere olan bir adamım. "
Hadi ya ben bunu bilmiyordum.
"Olsun yine de evlisin." Omuz silktim.
Bana yaklaştı. "Evet ,evet evliyim."
Şerro! Bilerek yapıyor.
"Ö-öyle bakmasana." Yüzüne muzip bir ifade yerleştirdi. "Nasıl bakıyorum ki?"
En son dayanamayıp ellerime göğüsüne koydum ve kuvvetlice ittim. Beklemediğinden olsa gerek hafif geriye sendeledi. Hadi ama hepiniz biliyorsunuz ,normalde milim oynamaz.
Tolga bi süre bana 'yemedim' bakışları attı. Sonra telefonu çaldı ve mutfağın balkonuna çıktı.
Bende tam mutfaktan çıkarken , Meriç heyecanla üstüme atladı. "Bizimkiler geliyormuş, kanka. Burakla konuştum. Akşama burda olurlar." Ben duyduğum şeyle çok mutlu olurken arkadan Tolga'nın sesi geldi.
"Bizimkiler? " Meriç hemen lafa atladı. "Eren, ilayda ve burak işte."
Tolga anladım der gibi kafa salladı.
Meriç çok heyecanlıydı. Ee ne de olsa sevgilisini görecekti.
Son beş yıldır üniversite için dağıldık. Bu yüzden sadece yaz tatillerinde bir kaç ay burda kalıyorlardı.
Ha bu arada babaannem...
Onu üç yıl önce kaybettik. Trafik kazası. Nasıl özledim onu. Keşke hayallerime kavuştuğumu görebilseydi.
-------------------------
Tolga bugün bizim evdeydi. Zaten az sonra bizimkileri Havalimanı'ndan almaya gidecektik.
Biz Tolga ile Salıncakta sallanıp, çay içerken içerden Meriç çıktı. "Hadi, hadi çabuk olun. Az sonra uçaktan ineceklermiş."
Hemen yerimden fırladım. "Beni bekleyin. Hazırlanıp geliyorum."
Onların cevabını beklemeden içeriye geçtim ve odama girip dolabıma yöneldim.
Ağustos sıcağında bi şort giysem iyi olacaktı. Zaten muhtemelen sahile inerdik.
Hep yaptığımız gibi.
Tek fark bugün yanımızda Tolga da olacaktı.Mutfakta ki olaydan sonra konuşmuştuk ikimiz. Meriç markete gitmişti.
Ve bizde sevgili olduğumuzu kabullenmiştik artık. Zaten yarın boşanma davası vardı. Umarım artık kavuşuruz.
Dolabımı karıştırırken elime gelen bir şortla gülümsedim. Doğum günümde babaannem almıştı.
Ölmeden önceki doğum günümde.
Hemen çekip çıkardım ve üstüme uygun birşey aramaya başladım. Dolabımın en kuytu köşesinde ki askılı, göbeği hafif açık siyah bluza baktım. Sanırım iyi bir kombin olacaktı.
10 dakika da hazırlanmıştım.
Aynada şöyle bir kendime baktım. Gerçekten uyumlu olmuştu.
Son kez kendime bakıp odadan çıktım.
Meriç eliyle güzel olmuşsun işareti yaparken kafasını da bir o yana bir bu yana sallıyordu.
Ben ona gülüp geçtim ve merdivenlere yöneldim. Tolga aşağıda bizi bekliyordu.
Beni görünce gözleri ayrıldı. Kocaman mavileri ile bana bakıyordu.
"Tamam, Aybüke valla kızmayacam hadi git çıkar şunu." Ben ona anlamaz bakışlarımı gönderirken sordum. "Neyi?" Tolga sinirle güldü. "Ya bence cok güzel olmuş ama altına ne giymeyi düşünüyorsun?" Meriç de gelmişti yanımıza. Kıkırdayıp duruyordu.
"Sinirlenmeyecem."
Meriç gülmesini kesip suratına ciddi bir ifade takındı. "Aa Tolga boşver şimdi bunu da hadi gidip arkadaşlarımızı alalım.
---------------------------------
En sonunda gelmiştik. Tabiki yol boyunca Tolga'nın ters bakışlarına maruz kalmıştım.
Arabadan indik. Tolga bana ters ters bakıp, "Aybüke şu çantanı tut bacağına. "
Mal çantamı bacağıma tutmaya çalışıyordu. "Tolga kes şunu." Kaşlarını çatmış 'ne var' der gibi bakıyordu. Oflayıp arkamı döndüm. Bizimkiler uçaktan iniyordu.
Meriç koşarak burağın beline sarıldı. Bende koşup yanlarına gitmiştim. Hemen ilaydaya sarıldım. Hafif başımı çevirdiğimde Tolga ile eren el sıkışıyordu.
Ben ilaydadan ayrılıp gülümserken hemen burağın boynuna atladım. "Sizi çok özlemişim."
---------------------------------------------------
Yine kısa bir bölüm ile karşınızdayım. Ama bu bölüm çok içime sindi.
Inşallah beğenirsiniz. Kısa diye votelemeyenlere sözüm; herşeyden önce burda bi emek var. Kısa da olsa uzun da olsa. Ayrıca uzun bölüm atmak çok zor.
Zaten uzun süre bilgisayara baktığımdan gözlerim ağrıyor.
Her neyse kendinize iyi bakın sizi seviyorum♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Avukat Hanım
ChickLitIki gencin yıllar sonra tekrar karşılaşması... Peki bu sefer mutlu olurlar mı dersiniz ? "O kadın bir daha seninle bu sınıfta konuşursa eğer bir daha bu sınıfa girmem tolga! " --------- "Gerçekten gidecek misin ?" Adam , kadının gözlerinde son bi um...