MAZİYÌ UNUTMA /BURAK YÖRÜK/♥

2.BÖLÜM SÖZÜMÜ TUTAMADİM

Daha yolun başındayım yeni yayınladığım kitabımı beyenirsiniz umarım inanıyorum okuyucum çoğalıcak sizinle kocaman bir aile olucaz...okuduğunuzda yorum yapmayı oy kullanmayı unutmayın #maziyiunutma

2.Bölüm Sözümü tutamadım

İlk günden kavga çıkarmışdım okulda ama benim bir suçum yoktu kendime verdiğim sözü bir kez daha tutamamışdım motorumun binilcek hali yok ve üstelik üstünde bir not

"Sen bu savaşı kendin başlatın"yazıyodu neydi bu şimdi sanırsınız dünya savaşı çıktığı sıralarda Amerikaya meydan okumuşum da onlarda savaşa hazırlanıyodu kağıdı yırtıp yere atmışdım cebimden telefonu çıkartıp rehber yerine girmişdim tabiki de babamı aramıycaktım çünkü ondan nefret ediyodum sadece babamın sağ kolu olan Ender abiyi aradım bir süre çaldıktan sonra

"Buyur Barış "demişti abi kardeş gibiydik biz hep yanımda olan her başımı belaya soktuğumda beni beladan kurtarandı ona motorun kullanılmıycak hale geldiğini söylemişdim bana nedenini bile sormadan

"Sana araba gönderiyorum motoru dert etme o da bende "demişti bende 'tamam bekliyorum'diyip kapatmıştım telefonu cebime koyup öylece motorun yanına oturdum ve dalmışım omuzumda bir el hissetmiştim beklemediğim birisi olunca şaşırmışdım omuzuma elini koyduğu için sinir olmuşdum o kişi Nilay Güneş okul müdürüydü ona

"Her öğrencinizin omzuna elinizi mi koyarsınız habersizce hocam"dediğimde garip bir şekilde gözleri dolu doluydu o sırada ayağa kalktım ve okul müdürüne anlamsızca bakıyodum ama ses yoktu ve derin nefes aldı dudakları aralandı ve bana

"Benimle böyle konuşamasın sen öğrencimsin motorunun halini görünce geldim yanına seni bırakmamı istermisin "demişti acaba hep böylemiydi bu nasıl okul müdürüydü kaşlarımı çattım ve

"Gerek yok hocam"dediğimde kafası onaylar şekilde sallayıp girmişdi bilmiyorum neden ama öyle dönünce kalbime bir acı saplanmışdı ve korna sesi nihayet gelmişdi sürücü indi ve bana

"Barış bey biraz geç kaldım özür dilerim "demişti ve anahtarı bana uzatmışdı bana uzattığı anahtarı aldım

"Motor başdan yenilensin yeni motor istemiyorum kolay gelsin " diyip hızla uzklaşmışdım eve gitmiş odama girmiş öylece uzanmış tavanımı seyrediyodum ve telefonuma mesaj gelmişti 'bugün akşam 20:00 da okulun arka sokağındaki depoya gel eğer korkmuyosan...' diyodu kesin sabah okuldaki çocuk benden ne istiyodu ne kinci bir çocukdu numaramı nerden bulmuşdu gidicektim ve ona dersini vercektim hızla yatakdan kalkıp spor şeyler giyinip telefonu cebime koymuşdum ve yatağımın kenarındaki komidinden çekmeceyi çekip diğer motorun anahtarını almışdım.....

Depoya geldiğimde karanlıktı hiç birşey göremiyodum bu da neydi böyle deponun kapısını itirip içeri girmişdim ve kimse yoktu yada öyle görünüyodu...

Umarım beyenirsiniz bu bölümü soru cevap yapalım diye düşündüm fikirlerinizi yorumda belirtirseniz sevinirim maziyi unutma ailesi...

Sizce okul müdürü Barış'a karşımı böyle yoksa tüm öğrencilere mi böyle?

Barış motorunun intikamını almalı mı?

Barışı depoya çağıran okulda tartıştığı Ege mi yoksa geçmişinden birisimi kim sizce?

Instegram/1881_nese