"Sana dedim ama değil mi! Yanımdan ayrılmayacaksın dedim!Senin yüzünden sinirlenip gitmeseydim! Piç heriflerle burun buruna gelmeyecektin!Birde iddia vardı hatırlarsan hani itiraz yoktu!Ya sen nasıl bir kızsın ben anlamıyorum zaten! Birkerede beni dinle be kızım!"
Bu azarlar bana.Yani hatırladığım kadarıyla eksik var fazla yok.Okuldan çıkmış hızlı hızlı beni eve götüren daha çok elimden tutup çekiştiren.Bakın altını çizerek söylüyorum elimden tutuyor ama itiraz edemiyorum.Neden? Saçma bir iddia yüzünden!
Halâ kızgın.Bana kalırsa az daha zorlasa gözleri siyaha döner.
Şeytan olsana be avlayayım hemen.
"Anladık kızdırmamam lazımdı özür dilerim.Birdaha olmayacak" dedim.
Bakın ben çok zor özür dilemeyen bir insan olarak bir daha olmayacak bile diyorum.
Çocuğa bak aq.Neler yaptırıyor.
Çok değiştim çok.
"Birazda beni dinle biraz yani çok şey mi istiyorum ben?" dedi.
Sinir krizinde sanırım.
"Zaten yanımda hep somurtuyorsun! Benim sevgilim benim yanımda gülümser!Sarılır! Sen ne yapıyorsun! Somurtup vuruyor hakaret ediyorsun!" Sokağın ortasında bağırma bari.
"Ben senin sevgilin değilim!" onun gibi bende bağırdım.
"Rol icabı olarak öylesin!" dedi benim iki katım bağırarak.
Bir saniye sayın seyirciler biz nereye gidiyoruz?Benim evim bu taraflarda değil?
"Ama hiç merak etme çünkü bugün sana benim yanımda nasıl davranman gerektiğini öğreteceğim!" diye bağırdı.
Halk otobüslerinden birine bindik.
"Nereye gidiyoruz?" dedim.Elimi morartırcasına sıkıyordu artık.
"Konuşma!Telefonunu ver!" dedi yine kızgın bir biçimde otobüsün ortasında hafif bağırarak.
Telefonumu mecbur verdim. Ama şifre vardı.
3-4 deneme sonra açtı.Şifre Bon Jovi'ydi.
Bon Jovi'yi sevdiğimi nerden biliyor lan bu piç?
Babama geç geleceğimi belirten bir mesaj atıp kendi cebine koydu.
Yaklaşık yarım saat sonra zengin evlerinin olduğu siteye gelmiştik.
Ve beni sürüklediği eve ev demeye bin şahit isterdi.Saray yavrusu mübarek.
İlk defa bir yerde sus pus sürükleniyor ve sesimi çıkartamıyordum.
Ev yerine garaja sürükledi.Garajda bile şifre var amk.
Şifreyi görememiştim ama umarım buda 1234 değildir.
Asılı olan anahtarlardan birini aldı.
Arkalardan biryerden açılma sesi duyduğumda kafamı o tarafa çevirdim.Bir çift muhteşem far!
Karanlık kuytu yerde parlıyor.Tutun beni bayılmak üzereyim.
"Bin!" emir cümlesi üzerine arabayı onun süreceğini anladım.
"Senin sürdüğün arabaya Gallardo olsa binmem ben!" diye bende artık gürledim.
"Beni delirtme bin şu arabaya" sesi büyük garajlarında sinirle yankılanırken kaçış olmadığını anlamıştım.
-----------------------------------------------------
Sanki bütün hırsını arabadan almak istermiş gibi gaza yüklenmişti.Benim için hava hoştu öyle filmlerdeki gibi yavaşla diyerek dahada hızlansın istemiyordum.Hızı severdim ama herşeyin fazlası zarar sonuçta.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Erkeklerin Piçlikleri
Non-FictionAlınmayın baylar ama bazılarınız gerçekten çok piç.Ve karşınızda dünyanın en şanslı(!)yazarı duruyor. Bilemeyeceğim ya çoğunuz piç yada ben fazla şansızım ki çoğu bana denk geliyor. Neyse fazla uzatmadan kararı siz değerli okuyuculara bırakıyorum. Ş...