Lise-Lise-Lise

540 16 4
                                    

Bir yerden su sesleri geliyordu, ve bir tuvalet...

Kalktığımda altım ıslaktı. Ne?! kalıbına tüküreyim. Telefonumun alarmı çalıyordu. Sağ elimin avuç içi ile alnıma vurdum kendi kendime "ne diye şelale sesi koydum ki?" diyerek azarladım. İyi ki annem yoktu şu an için, belki vardı "anne!" tamam ses yok, yatağımdan hemen kalktım. Hâlen daha bebek gibi işediğime inanamıyorum. Keşke akşamleyin tuvalete gitseydim.

Hemen bir pijama ve kilot aldım. Banyoya girip yıkandıktan sonra bir de kendime parfüm sıktım. Altımı giydim rahatladım bu çok güzel bir his ama annemi düşününce, aman Allah çarpmasın. Hızlıca banyodan çıktım.

Yorganı alıp çamaşır makinesine tıktım. Annem bana nasıl çalışacağını öğretmişti, Deterjanı kattım çalıştırdım.

Yine odama girdim bazayı ne yapacaktım? Elime hemen bir bez aldım, çamaşır suyuna soktum. Ve o sidikli yeri sildim. Kötü kokuyor.

Telefonum çalıyordu arayan Melisa;

+Ne var Melisa?

-Sen telefonları böyle mi açarsın Asyacım?

+Hayır gergin uyandım.

Bir yandan bazayı siliyordum.

-Hmm gergin olduğu sormayacağım..

+Ee neden aradın?

-Unuttun mu? Şu an seni o liseden arıyorum.

Bir anda gözlerim açıldı.

+Bir şey yapmadılar değil mi?

-Hayır tören daha başlamadı, fakat yarım saat süren var.

+Tamam tamam! Bana haber et hemen geliyorum.

Anahtar sesi Eyvah! annem geldi. İlk günümün belası işte hemen saç kurutma makinesiyle bazayı kuruttum, tabii çok zor olmuştu... Bir anlığına yakmayı bile düşündüm en hızlı kurutma şekli. Kuruduğunu düşündüğümde hemen dolabımdaki yorganlardan bir tane aldım. Daha sonra üstüne geçirdim ve kapım açıldı.

Rol yapma sırası; Güler yüzle "anne" dedim bana şaşkın yüzle "kızım" dedi "senin liseye gitmen gerekmiyordu" diye ekledi

Bende stilimi bozmayarak "Melisa beni aradı o zaman uyandım bir duş aldım" dedim. Yatağımı süzdü ve altımı... -bir kere anlama!- bana anne içgüdüsüyle bakarak "Sen çok üşengeç birisin sanırım lise sana bir etki yapmış" dedi kafamı salladım. Senin kızdığını hayal etmek üşengeçlikten soğuttu beni.

"Neyse benim liseye gitmem gerek annecim sen kahvaltını yap hadi canım annem" onu hızlıca kapıdan çıkardım. Derin bir of çektim. Hemen bir pantolon ve tişört aradım. Sol omzu sarkık üstünde "Fuck you!" yazan neon pembe bir tişört -Gökçe almıştı- altına mavi bir jean. Saçımı topladım.

Kot rengi çantamın içine Deodorant, telefon, kulaklık ve cüzdan aldım. Anneme hoşçakal öpücüğü verdim, ayağıma beyaz converslerimi geçirdim.

Bahçedeki bisikleti aldım, sağlıklı bir yaşam. Liseye hızla giderken bu sırada Melisa aradı kapattım. Geldiğimde bisikletimi zincirledim.

İçeri girdim kızları aradım. Onları ararken biri arkamdan çarptı "hey dikkat etsene öküz!" diye bağırdım çocuk bana döndü "bir şey mi dedin?" diyerek alay etti. Kalktım üstümü silkeledim "elinin körü dedim" diyerek ona sinirle baktım.

Benim yanıma geldi "hey sınırını aşma" bu çocuk kim olduğunu sanıyor. Bana iyice yaklaştı "sanırım yenisin bu seferlik seni affediyorum" ona dalga geçer gibi baktım "çok da umurumda" diyerek hızla oradan gittim. Melisa' yı bulduğumda ne oldu? der gibi baktım. Gökçe yanıma geldi "neden bu kadar geç geldin?" dedi yatağıma işedim diyemem.

Sarı YellozlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin