Biraz daha yürümekten sonra meydana vardık. Zaten 5 dakika geçmeden etrafımız sarıldı.''Zayn,Lucky ile bir ilişkiniz mi var?'' ''Evet.'' dedi ve dudağıma masum öpücük kondurdu. ''Zayn peki Perrie ile olan ilişkin ne oldu.'' ''Yeni bir sayfa açtım ve bu sayfanın yeni adı Lucky.'' ''Peki Zayn son soru.Hayranların Perrie'yi iyi karşılamadılar, Lucky'yi karşılayacaklarından emin misin?'' ''Tabiki benim Lucky'i iyi karşılarlar. Şimdi izin verirseniz prensesimle dolaşmak istiyorum.'' Prensesim? bu çocuğu hep kameraların önüne çıkarın cidden çok romantik oluyor. ''Bu dediklerime aldanma senden nefret ediyorum.'' ''Şımarık dövme yığını.'' ''Dövme yığını mı ? Hhahahah güldürdün.'' ''Evet Zayn şu haline bak dövme kataloğu gibisin.'' ''Kataloktan seçebilirsin.'' ''Ha tabi'' dedim ve önüme döndüm.''Aman Tanrım bu Zayn Malik değil mi?'' diyen kız herkesi başımıza toplamaya çalışıyor sanırım. ''Aman Tanrım Lucky Scott ve Zayn Malik çıkıyor mu ?'' diyen insanlara baktığımda her an beni öldürebileceklerdi. ''Hadi gidelim.'' dedi ve korumanın getirdiği arabaya bindik. Radyo açıktı ve şarkı Neon Jungle-Louder çalıyordu bu şarkıya her zaman bayılmışımdır.Şarkıya içimden eşlik etmeye başladım.O sırada telefonum çaldı arayan Ryan'dı ''Alo'' ''Efendim Ryan.'' ''Lucky yarın New York'a gidiyorsun çekimler varmış.'' ''Tamam saat kaçta?'' ''Gece 03.00'de'' ''13.00 neden değil?'' ''Çünkü çekimler o zaman.'' ''Tamam görüşürüz.'' dedim ve kapattım Tanrı aşkına hiç adam akıllı uyuyamıyacakmıyım ben. ''Noldu?'' diye soran Zayn'e döndüm.''New York'a gidiyorum.'' '' Neden.'' ''Çünkü senden sıkıldım.Ya Zayn neden gidebilirim? Çekimlerim var.'' ''Tamam düzgünce söylemek diye bişey var.'' ''İnsanca anlamak diye bişey var.'' dedim ve caman odaklandım.Benim evime gelince etrafta paparaziler den oluşmuş dev bir duvar vardı. Zayn arabadan inip benim kapıma dolaştı açtı ve indim evimin kapısının önüne gelerek bana yaklaştı ve sadece benim duyabileceğim şekilde ''Senden nefret ediyorum'' dedi ''Sanki ben sana bayılıyorum'' dedim ve Zayn dudağıma masum bir öpücük daha bıraktı.''İçeriye girsen iyi olur.'' dedi bende cebimden anahtarlarımı çıkarttım ve girdim. Zayn arabaya binene kadar paparazilerin sorularını duymak zorunda kaldı.Tanrım bu nasıl bir şey birbirimizden nefret ediyoruz ama çıkıyoruz. Hemen yukarı çıktım ve pijamalarımı giyip yattım zaten 7 saat sonra uçak kalkıcaktı telefonumu saat 01.45'e kurdum hem bavulumuda hazırlardım.
-SAAT 01.45-
Tanrı aşkına bu saati kim kurd- dur 1 saniye ben kurmuştum Tanrım hemen bavuluma eşyalarımı yerleştirdim üzerime Starbucks cafe yazan tişörtümü ve şortumu giydim ayağımada leopar babetlerimi geçirince (giydikleri multimedyada :) ) saate baktığımda 02.15 olmuştu.O sırada telefonuma mesaj geldi
Kimden: Ryan
Mesaj: Aşşağıdayız seni bekliyoruz.
hemen bavulumu telefonumu ve kulaklığımı alıp çıktım. Arabaya bindim ve Zayn'de vardı. Agah tabi orada kameralar olucaktı. ''Sayende uykumdan oldum.'' diyen Zayn'e bakıp göz devirdim.Havaalanına varınca tahminim doğru çıktı heryerde kameralar paparaziler ve hayranlar işte benim harika hayranlarım pankartlarla ''Seni çok özliycek Lucky'' diye bağıran hayranlarıma öpücük attıktan sonra Ryan'a döndüm ''Gidelim'' dedi kafamla onayladım tam gidicekken Zayn aklıma geldi ve kameralar koşarak ona sarıldım oda bana sarıldı ve dudağımı öptü patlayan flaşlar ile Zayn'den ayrıldım. Ve Ryan 'ın yanına koştum ve uçağa bindim 1 hafta sonra görüşürüz Londra...
