dokuz

1.2K 130 33
                                    

kendimi yemeye bir son vermiş sakince kitap okuyordum. odaklanmak aşırı zordu, bir paragrafı onlarca kez tekrar ediyordum belki ama normale dönmek üzereydim işte. soonyoung bunu sağlamıştı. en azından mesaj atana dek. beynimde kırmızı uyarı işretleri ötüp duruyordu. midem kasılıyor, karnım kasılıyor, kalbim bükülüyordu. uzun bir süre cevap veremedim zaten.

soonyoung
tüm bunları kendi kendine fark etmeni isterdim

tek cümleydi. bir şeyler daha yazmasını beklemiştim açıkçası fakat daha kaç türlü mahvolabilirdim ki zaten. sonra duruldum. duvarlara uzun uzun bakmaya başladım. bilgisayarıma kaydı gözlerim; orada fotoğrafımızı gördüm. o sıra gücümü toparlayabildim.

jihoon
ben de hiç fark etmemeyi isterdim
senden nefret ediyorum
bana hiçbir şey söylemediğin ve yaşadığım şeylere anlam yüklemek için uğraşmadan yıllarımı çöpe atmama sebep olduğun için
nasıl sığ ve kör olduğumu bilmiyor musun sanki
beni en iyi sen tanıyordun soonyoung

soonyoung
seninle o kadar çok duygu tattım ki
herbirinde de yalnızdım
olanları bilmene rağmen buna cesaret edebileceğimi nasıl düşündün ki
bu sefer tüm grup yanardı

jihoon
bahanelerini kendine sakla
bıktım aynı laflardan
açılmaktan söz eden kim?

soonyoung
korkabileceğimi düşünmedin mi?
o kadar iş odaklıydın ki
tepkini bir türlü kestiremiyordum
açıkçası emin olduğum kesin şeyler vardı sayılmaz
söz konusu senken aptal gibiydim sadece

jihoon
sana nasıl baktığımı gördüm soonyoung
nasıl davrandığımı
nasıl ayrı olduğunu biliyordun

soonyoung
ama bunları somutça görene dek bihaberdin
beni suçlamaya devam edecek misin?

jihoon
saçmalıyorum
haklısın
tüm bunlar geçmişte kaldı zaten
orada meşgul olmalısın
üzgünüm

soonyoung
geçmişte kalan tek şey aptallığımız
toy ve ne yapacağını bilemeyen çaylaklar değiliz artık
ve bildiğimiz tek şey ise duygularımız
birbirimizi gözardı etmeyelim
olur mu?

ağlamak istemiyordum fakat çocuk gibi ağladım. sesim beni rahatsız ediyordu; bunun için de ağladım. kesin olan bir şey vardı ki, soonyoung bana değer veriyordu. kesin olan bir diğer şey ise benim de ondan aşağı kalır yanım olmamasıydı.

zavallı halimi kanepede bırakıp masama geçtim ve favori fan yapım vidomu açtım. dudaklarımda bir gülümseme çoktan yer etmişti.

you should be hereHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin